MÜZAKERELERİN 2005'İN İLK YARISINDA BAŞLAMASI ÖNGÖRÜLÜYOR
ANKARA - Kaynaklar, müzakerelere başlanması kararının alınması sırasında Kıbrıs konusuna ilişkin herhangi bir koşulun masada olmayacağını da kaydettiler.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu'nun bazı açıklamalarının hatırlatılması üzerine, Avrupalı kaynaklar, GKRY'nin süreci veto etmek gibi bir girişimde bulunmasını beklemediklerini söylediler. Bir kaynak, ''24 ülkenin onay verdiği bir sürece bir ülkenin engel olmaya çalışması, siyasi açıdan kabul edilemez bir durumdur'' diye konuştu.
Komisyon Raporunda yer alan ve Türkiye tarafından eleştirilen bazı noktaları değerlendiren kaynaklar, raporda müzakere süreci için kullanılan ''ucu açık'' ifadesinin yeni bir ifade olmadığını, hiçbir müzakere sürecinin sonucunun başından garanti edilmesinin mümkün olmadığını belirttiler.
Öte yandan, AB kaynakları, raporda ifade edilmesine karşın, kişilerin serbest dolaşımına kalıcı kısıtlama getirilmesinin Birliğin temelinde yatan ''dört özgürlük ilkesine'' (kişilerin, malların, sermayenin ve hizmetin serbest dolaşımı) aykırı olacağını, bu nedenle bunun hukuki geçerliliğinin tartışmalı olduğunu belirttiler.
Türkiye ile AB arasında ''azınlık'' kavramının tanımına ilişkin farklı anlayışlar olduğuna dikkati çeken kaynaklar, Lozan Anlaşması'nın Topluluk Hukuku'nun bir parçası olmadığını belirterek, Türkiye ve AB'nin bir araya gelerek, azınlık kavramının tanımı konusunda zaman içinde ortak bir anlayış yakalayabileceğini ifade ettiler.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:04