Haftanın bas(k)ın olayı Hınçç-al Bey''in, son haftalamalarda koluna takmış olduğu hanımkızımızla boy pos fotoğrafları eşliğinde Dünyanın En İyi Editörlerinden''e röportajlamasıydı. Hem: ''''Bayram değil seyran değil; Eniştem kendini niye teşhir etti?'''' oluyordu insan; hem de hanımkızımızın üstbaşından ötürü ve nice açıklama ötesi berisi ''unsur''dan ötürü, hakikaten fevkalade fena oluyordu.
Böyle bir çorap/mini etek/üstüne minnak zincir olayı hiçbir piyasada kalmamıştır; Biri çıkıp da: ''''Evladım, bir blucin geçir üstüne'''', diyemez
miydi, bu bir ''''Pretty Woman Bayrampaşa''da'''' simülasyonu mudur; o mudur/bu mudur derken -Ki, Sn. Uluç''un dik yaka kazağından aşırdığı uzun ince kolyesinin yarattığı buhranlar da cabası.
Açıklamanın pimini çekmiş Hınç-al Bey. Meğer 6 yıldır takıldığı sevgilisi ortalıkta görünmelerini istemediği için, maazallah ''empo-tan''mı dememişler, ''home-seksüel'' mi, demediğini bırakmamış maalesef büzemediğin torbalar. Şimdi tabii o örümcekdantel çorapların ısrarcı sakilliğinin sırrı ortaya çıktı. Ve tabii bu açıklama üstüne biz Türk Okurları''nda bir hicran karası, gönül yarası ki- Üç-beş tavuk suyuna çorbayla ancak karlı hayatlarımıza dönebildik. Dönebilirdik.
Yaşam Gurusu demişken, ABD''nin en ünlü yaşam gurularından, ''Dr. Kaplan''dan Zinde Yaşam Rehberi'' adlı Hınç-al Bey köşelerine ziyadesiyle layık eserin yarattırıkçısı ve değer -link eşi fazla botokstan hastanelik olmuşlar. Ama nasıl hastanelik! 53 yaşındaki eş Bonnie tamamen felç olmuş ve yalnızca parmak uçlarını hareket ettirebiliyormuş. Yine de işte enerjican biri olarak: ''Bunları haketmedim'' notunu kaleme alabiliyor. ''''Kendimi sarhoş bir sürücü tarafından ARACINA vurulan biri gibi hissediyorum.''''
Hakikaten ARAÇ gibi hissedersen bedenini, böyle bir üstün yabancılaşma, böyle bir mükemmelleşeceğim kriziyle başı gözü dağıtma; ARACINI, aracı kurumlara teslim edip ''genççleşiciiim, güzelleşiciiim'' görüyoruz
-işte bu botoks motoks ameliyat mat kat güzelleşenleri. Nükhet Duru, Bülent Ersoy''la Bülent Ersoy arası bir şey oldu nitekim. Bir çeşit Taylandlı Yaşlı Transseksüeller Kraliçesi.
Ben de düşünmekteydim diyelim: Bu Nükhet Duru Cenk Eren İkilisi''nden daha fena ne olabilir? Bunlara maruz kalmaktan hayatta diye diye. Ali Poyrazoğlu da katılmış bunlara: Ve al sana müstehcen kabareleme!
Ne oldum dememeli hakikaten ve gelen, herrr zaman gideni aratıyor. Bir kez daha Atasözleri Limanı''na sığınıyorum banalitenin.
Şöyle bir ahir zaman sorunu var: Cart diye çıktıkları adamın/kadının dövmesini yaptırıyorlar oralarına buralarına. Özellikle kadınların huyu gerçi bu. Bir Damgalı Eşek Psikolojisi, olsa gerek: Sahibimi buldum. Mutluyum, kutluyum hezeyanı. Ve fakat ilişkiler ne kadar geçiciyse, uçucuysa; dövmeler o kadar kalıcı.
Mesela Nez nişanlandığı çocuğun başharfiyle kalakalmış parmağında. Şimdi Kasımpaşa''dan çocukluk aşkı (bakkal amca sayesinde hatırlaşmışlar) Damat Güloğlu''yla evlenmek üzere ya 3-5 gündür.
''Vizontele Tuuba''da ki Tubacık da mesela, Mustafa Sandal''la birlikteyken bileğine anında bi MS çaktırmış. Oysa şimdi mutlu bir yuvacığı, çantasını taşıyan bi kocacığı var. Entelektüel hayatından bulduğu ilk fırsatta sildirtecekmiş damgasını. Pardon, dövmesini.
Bu ne menem bi sahiplenilme aracıdır?
Bu ne şiddetli bir etiketlenme; eti, hakikaten kirletme azmidir? Ve fakak kızlarımız kızanlarımız için o zibidi heriflere bir nevi ''bağlama büyüsü'' işlevini gördüğünü düşünüyorum damdövlerin. Bu işin piri Ebru Şallı mesela çak diye H harfini çaktı karnına ve Yeni Karamürsel''in oğlunu ''nikâhladı'' filan. (O dağların terminolojisi.)
Demet Şener''e tavsiyesinden biliyorum.
İbrahim Kutlugerz onu ''alsın'' diye acilen dövmelenmesini tavsiye etmişti. O da koşa koşa bi İK filan çaktırdı kendine.
Netice? Hâlâ düğün bekliyo-ruz. Ben beklemiyorum da, İbrahim Kutlusoy''dan Düğün Bekleyen Kadınlar sinir bozucu bir yoğunluk oluşturuyorlar hakikaten. Adam da NBA''nin en paçoz takımında dahi tutunamayıp dost ve kardeş (ve aşina: taverna) Yunanistan''da soluğu anca alıyor. Oynar orda artık sirtaki filan.
Cumartesi gecesi TV8''de ''Dikkat Şahan Çıkabilir'' diye bi çocuğa rastladım. Acayip komik bir çocuk. Hem zeki, hem yetenekli. Al, ''Saturday Night Live'' da yazsın, oynasın yani. Ve fakat zamanlama her şeydir komedide. O skeçlerr o kadar uzatılmasa -hakikaten Hamdi Alkanlar, Levent Kırcalar, Merbil''lerden sonra komiklikte çağ/nesil/sınıf atlamış kadar olucaz sayesinde.
Hele ''Avrupa Yakası'' kabak tadı verdikçe iyice bozuk paralandırılan Ata Demirer''e ve o Aslılı Cemli bitmek bilmez episodların aşırı antikomik, vahim sıkıcılığıyla boğulma, raddelerine hepten toptan varıp da, otur-com''larını (Demirer''e rağmen) terk etmiş bulunduğumuz ŞU mübarek günlerde. Şahan çıksın yani, diyoruz. Dikkat ediyoruz.
Perihan Mağden
Radikal
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:04
