Dünya
  • 21.6.2007 07:37

POLONYA DİRENİYOR: MUSLUKÇUNUN İNTİKAMI!..

Bugün Brüksel’de başlayan AB zirvesinde anayasa tartışmalarının yeni bir krizi tetiklemesi bekleniyor. Polonya, nüfusu kalabalık ülkelere daha fazla oy hakkı verilmesiyle ilgili reforma direniyor.

Varşova’nın bu inadı "Muslukçunun intikamı" diye yorumlanıyor. Genişleme karşıtları, "Polonyalı muslukçular AB’yi istila edecek" savıyla bu ülkenin üyeliğine itiraz etmişti.

BASİTLEŞTİRİLMİŞ ve gözden geçirilmiş yeni bir AB Anayasası metni üzerinde anlaşmaya çaba gösteren AB ülkelerini, yeni bir kriz bekliyor. Polonya, oy mekanizmasındaki ağırlığının azalacağını öne sürerek yeni metni onaylamayacağı yönündeki görüşünde direniyor. Polonya’nın bu tavrı, "Muslukçunun intikamı" olarak yorumlanıyor. Polonya’nın üyeliğine karşı çıkan bazı ülkeler, sembolik olarak "Polonyalı muslukçunun AB’deki işleri kapacağı" yönünde kampanya yürütmüş ve genişlemeye karşı çıkmışlardı.

Bugün ve yarın Brüksel’de gerçekleşecek olan AB zirvesinin "zor" ve "uzun" süreceği tahmin ediliyor. AB Dönem Başkanı Almanya’nın AB anayasasını canlandırmak üzere hazırladığı rapor, üye ülkelerde tartışma konusu oldu. 22 Haziran gecesi liderler yeni Anayasa metni üzerine müzakerede bulunacaklar, ancak uzlaşma konusunda henüz bir umut ışığı yok.

ANLAŞMAMAKTA ISRARLI

2000 yılında kabul edilen oylama sisteminde ülke nüfuslarının pek ağırlığı bulunmuyor. Almanya’nın başı çektiği kalabalık nüfuslu ülkeler ise oylamada kendilerine daha fazla ağırlık verilmesi için bastırıyor. Bu durumda kararlar, Bakanlar Konseyi’nde "çifte çoğunluk" ile alınacak. Kararların kabul edilmesi için iki şart getirilecek. Karara üye ülkelerden yüzde 55’lik destek aranacak. Bu desteğin de nüfusun en az yüzde 65’ini temsil etmesi gerekecek. 2004 yılında AB üyesi olan Polonya ise yeni oy sistemiyle, AB içindeki nüfuzunun azalmasından endişe duyuyor. Polonya Başbakanı Jaroslaw Kaczynski, dün Alman Bild Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, "Bizi tecrit etmek, görmezden gelmek istiyorlar. Bu konuda anlaşmamız mümkün değil. Bizim için intihar olur" dedi. Henüz kapıyı kapatmadıklarını belirten Polonyalı lider, müzakerelerle sorunu çözmekten yana olduklarını söyledi.

Yeni metne sadece itirazın Polonya’dan değil, aynı zamanda İngiltere’den de gelmesi bekleniyor. Karar alma sisteminde oybirliğinden nitelikli çoğunluğa geçilmesine yönelik itirazlar Londra’dan da geldi. AB liderleri 11 sayfalık metni "anayasa" olarak tarif etmeyecek. Ayrıca metinde AB bayrağı ve marşına da alerjik bulunabileceği gerekçesiyle atıfta bulunulmayacak. Metin üzerinde bir uzlaşma olursa, yeni Anayasanın 2009’da yürürlüğe girmesi isteniyor.

Tehdit ve rüşvet

AB Komisyonu Başkanı Jose Mario Barosso, Polonya’ya "uzlaşma" çağrısı yaptı ve üstü kapalı olarak "bölgesel yardımlardan yararlanmasının zorlaştırılabileceği" mesajını verdi.

Almanya ise herhangi bir anlaşma olmazsa, "anlaşabilen ülkelerin yoluna devam edebileceği" yönünde bir B planıyla üye ülkelerin karşısına çıkmayı planlıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ise, Polonya’ya AB tarım yardımının 2014’de değil 2009’da verilebileceğini, bunun karşılığında ise Polonya’nın hazırlanan "Anayasa metnini" kabul etmesini istedi. HÜRRİYET

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 18:09

İLGİLİ HABERLER