BU BİR KAVGA
Biliyorum. Yıllardır gazeteler arasında süregelen atışmalardan, kavgalardan bıktınız, sıkıldınız.
Haber almak için aldığınız gazetelerde gruplar arası itişme, kakışmaları görmekten hoşlanmıyorsunuz.
Ama bazen böyle bir mücadeleye girişmek kaçınılmaz oluyor.
Evet, bizim verdiğimiz bir kavga. Benim kimi yazılarım da bir kavga yazısı.
Ancak bu bir ''medya kavgası'' değil. Bu bir çıkar grubuyla, bağımsız gazetecilik anlayışının kavgası.
Çünkü medya kavgası, haber, pazar payı, promosyon ürünü üzerine olur.
Bu, Türkiye'yi yönetmek isteyen, özelleştirmeye çıkan herşeyi satın almak isteyen, hükümetler kurup, bakanlar atamak isteyen, krediler alıp ödeyemeyince yeni kredi alma hakkını kendinde gören bir grupla giriştiğimiz bir kavga.
Hırçınlıklarının nedeni
İçinde bulundukları mali sıkıntının doruğa ulaşması nedeniyle hırçınlıklarının gittikçe arttığını görüyoruz. Biz onların nasıl bir mali açmaz içinde olduğunu da çok iyi biliyoruz!
Sürekli küfür ve hakaret dolu yayınlarını izliyoruz.
Çıkarları için manşetleri çarpıtmalarını ibretle seyrediyoruz.
SABAH'ı yok etme çabalarına acıyarak ve gülerek bakıyoruz.
Dağıtım tekellerinin kırılması karşısındaki çaresizliklerini anlıyoruz.
Gruplar arası eleman alımı yasağının kalkmasından nasıl tedirgin olduklarını, eski dönemde dilediğince gazete fiyatı belirleme günlerine nasıl özlemle baktıklarını biliyoruz.
Ve biz bu anlayışla birarada olmayacağımızı ve bu anlayışın temsilcilerine karşı koyacağımızı ilan ediyoruz.
Çünkü Türkiye'de demokrasi olacaksa, serbest rekabet olacaksa, iktidarları bir medya grubu çevresinde odaklanmış bir küçük çıkar grubu değil de, halkın özgür iradesi tayin edecekse, Türkiye'de bu görüşün karşısında durmak gerekir.
Biz bunu yapıyoruz.
Rekabetten keyif alıyoruz
Türkiye çağdaş dünyada yerini alacaksa, basında, dağıtımında çok sesliliği sağlamak zorunda.
SABAH şu anda Türkiye'de bu çok sesliliğin güvencesi.
Bu rekabet ve çok seslilik kimilerini elbette rahatsız ediyor.
Bizse gücümüzü bu çok seslilik ve rekabet ortamından alıyoruz.
Rekabet, çirkin bile olsa, bizi korkutmuyor. Biz rekabetten keyif alıyoruz.
Habercilikte, daha iyi gazete hazırlamakta herkesle rekabete açık ve hazırız.
Ancak küfür, iftira, çarpıtma haber gibi konularda onlarla rekabet edemeyiz.
Ama yukarıda da dediğim gibi, bu anlayışa sahip olanlarla sonuna kadar kavga ederiz.
Çünkü, okurun ve tarihin haklının yanında olduğunu çok iyi biliyoruz. Yakın geçmişimizden dersimizi aldık. Sadece ve sadece gazetecilik yapmakta kararlıyız.
Bir de kötülerin maskesini düşürmekte ve kötüyle kavga etmekte...
Bizimkisi işte böyle bir kavga.
Çok az bir süre daha dişinizi sıkın. Çok yakında bu da bitecek.
İyi pazarlar.
(ERGUN BABAHAN/ SABAH)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:10