Selçuk Bayraktar duyurdu: Türkiye’nin 30 km’lik uzay limanı nerede?
Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın duyurduğu, Somali’de okyanus kıyısında kurulan 30 kilometreye 30 kilometrelik uzay fırlatma tesisi dünya basınının radarına girdi. Stratejik konumu ve teknik avantajlarıyla öne çıkan tesis, Türkiye’yi uzay limanına sahip sınırlı sayıdaki ülkeler arasına taşıdı.
Türkiye uzay yarışında ezber bozacak bir adım attı. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın açıkladığı Somali’deki uzay fırlatma tesisiyle Türkiye, uzay limanına sahip sınırlı sayıdaki ülkeler arasına girdi. Okyanus kıyısında kurulan dev tesis, sadece Türkiye’de değil dünya basınında da geniş yankı uyandırdı.
Bayraktar, “Türkiye artık bir uzay fırlatma istasyonuna sahip. Somali’de 30 kilometreye 30 kilometre büyüklüğünde bir alanımız var” demişti.

NEDEN SOMALİ?
Somali’nin ekvatora yakın konumu, uzay fırlatmaları için kritik bir avantaj sağlıyor. Bayraktar, okyanus kıyısına sahip olunmasının fırlatma araçları için olmazsa olmaz olduğunu söyledi. Dünyada bu şartları sağlayan yalnızca 12 nokta bulunduğunu hatırlattı.
Bayraktar, “Kalmış tek yerlerden biri Somali. En iyi lokasyonlardan biri. Orada bir uzay istasyonu olacak” ifadelerini kullandı.
İNŞAAT BAŞLADI, ROKETSAN DA KULLANACAK
Uzay limanının inşasına devlet tarafından başlandığı bilgisi paylaşıldı. Tesisin yalnızca bir kurumla sınırlı kalmayacağı, savunma ve uzay ekosisteminin önemli aktörlerine açık olacağı iletti.
Bayraktar, Roketsan’ın da bu tesisten faydalanacağını söyledi. Baykar ve Fergani’nin de ilerleyen süreçte kendi fırlatma araçlarını bu üs üzerinden kullanmayı hedeflediğini açıkladı.
120 TONLUK ROKET GELİYOR: HEDEF ALÇAK YÖRÜNGE
Fergani Uzay tarafından geliştirilen fırlatma araçları öne çıktı. Selçuk Bayraktar, 120 tonluk bir roket üzerinde çalışıldığını söyledi. Roketin, 2 tonluk faydalı yükü 500 kilometre alçak yörüngeye taşıyabilecek kapasiteye sahip olduğu bilgisi paylaşıldı.
Bayraktar, “5 yıl içinde fırlatma araçlarımız hazır olacak” ifadesini kullandı.
Küresel konumlandırma sistemlerine bağımlılığın risklerine değinen Bayraktar, Türkiye’nin yerli bir sistem kurma hedefini anlattı.
Bu kapsamda geliştirilen yerli GPS benzeri sistemin adının “Uluğ Bey” olacağı açıklandı.
DÜNYA BASINI SOMALİ’DEKİ TÜRK UZAY HAMLESİNİ İZLİYOR
Türkiye’nin Somali’de uzay fırlatma tesisi kurma süreci, Batı ve Asya basınında geniş biçimde yer aldı. ABD, Avrupa ve Asya merkezli yayınlarda, Somali’de inşası süren tesisin Türkiye’yi uzay limanına sahip ülkeler arasına taşıdığı bilgisi paylaşıldı. Birçok haberde, ekvatora yakın konumun roket ve uydu fırlatmalarında sağladığı teknik avantajlara yer verildi.
Uluslararası yayınlarda, Somali kıyılarındaki çalışmaların yalnızca teknik değil jeopolitik sonuçlar doğurduğu değerlendirmeleri yer aldı. Sürecin, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu hattında Türkiye’nin etkinliğini artırdığı aktarıldı.
ASYA BASINI YAZDI: BÖLGESEL DENGELER DEĞİŞİYOR
Sri Lanka Guardian’da yayımlanan haberde, Türkiye’nin Somali’de kurduğu uzay fırlatma tesisinin Afrika Boynuzu’ndaki dengeler üzerinde etkili olduğu yazıldı. Haberde, Somali’nin coğrafi konumunun Türkiye’ye önemli bir stratejik alan sunduğu bilgisine yer verildi.
Yayında, Türkiye’nin Somali’deki askeri, ekonomik ve teknolojik varlığının son yıllarda genişlediği aktarıldı. Uzay fırlatma tesisinin, Kızıldeniz’den Hint Okyanusu’na uzanan hat üzerinde yeni bir denge oluşturduğu ifade edildi.
UYDULAR BÖLGEYE ÇEVRİLDİ: ABD, FRANSA VE ÇİN TAKİPTE
Bazı uluslararası yayınlarda, ABD, Fransa ve Çin’e ait istihbarat uydularının Somali kıyılarındaki faaliyetleri izlediği bilgisi yer aldı. İzlenen bölgelerin, Türkiye’nin uzay fırlatma tesisi inşa ettiği alanlarla örtüştüğü aktarıldı.
Fransa merkezli istihbarat yayını Intelligence Online'da yayınlanan habere göre ABD'li Maxar'ın WorldView Legion uyduları, Fransız Airbus Defence and Space'in Pléiades Néo takımyıldızı ve Çinli Changguang Satellite Technology grubunun Jilin-1 istihbarat uyduları, Somali kıyılarındaki iki belirli noktada olağan dışı sıklıkta görüntüleme gerçekleştirdi.
“İSRAİL OLSAM ENDİŞELENİRDİM”
Kenya merkezli Sahan Global düşünce kuruluşunun araştırma direktörü Dr. Rashid Abdi, Türkiye’nin Somali’deki uzay tesisi girişimini Afrika’daki etkinliğin genişlemesinin bir parçası olarak ele aldı. “İsrail’in yerinde olsam kesinlikle endişelenirdim” dedi.
Katıldığı bir bölgesel forumda, Türkiye’nin Somali’ye binlerce personel gönderdiğini, Mogadişu’nun kuzeyinde uzay tesisi ve liman altyapısı için arazi alındığını anlattı. Abdi, "Türkiye, balistik füze menzilini artıracak bir üs için zemin hazırlıyor" yorumunu paylaştı.
Uzay tesisi, füze testleri ve ileri savunma faaliyetleri için de kullanılabilecek kapasiteye sahip. Bu adımla Türkiye, Kızıldeniz ve batı Hint Okyanusu hattında daha geniş bir hareket alanına ulaştı.

"TAYFUN İÇİN YENİ TEST ALANI"
Saxafi Media üssün Türkiye’nin en gelişmiş balistik füzesi Tayfun’un testlerine ev sahipliği yapacağını ileri sürdü. Türk kaynaklara göre, Tayfun’un ilk testinde 561 kilometre menzile ulaşıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, menzilin 1.000 kilometrenin üzerine çıkarılacağını açıklamıştı
"Tesiste uzay ve bilimsel çalışmaların yanı sıra uzun menzilli füze konuşlandırma ihtimali de var" diyen Abdi, Türkiye’yi "açık deniz yeteneklerine sahip bir güç" olarak tanımladı. Türk donanmasının Akdeniz’in ötesinde, Süveyş Kanalı, Kızıldeniz ve Somali açıklarında faaliyet yürüttüğünü dile getirdi.
Türk Uzay Ajansı denetiminde kurulduğu öne sürülen tesisin Mogadişu’nun kuzeyinde, Hint Okyanusu kıyısında yaklaşık 900 kilometrekarelik bir alana yayıldığı bilgisi paylaşıldı. Somali’nin ekvatora yakın konumu sayesinde roketlerin daha az yakıtla yörüngeye ulaşabildiği, geniş okyanus alanının ise fırlatma ve test faaliyetleri için elverişli olduğu vurgulandı.

ATLANTİC COUNCİL TÜRKİYE AY HEDEFLERİNİ NETLEŞTİRDİ
Atlantic Council de Türkiye’nin uzay çalışmalarını yalnızca uydu projeleriyle sınırlı tutmadığını yazdı. Ay hedeflerinin net bir takvimle planlandığına yer verildi. Ulusal Uzay Programı kapsamında yürütülen Ay Araştırma Programı’nın ilk aşaması AYAP-1’in, Ay’a sert iniş yapmayı amaçladığı aktarıldı.
Programın ikinci aşaması AYAP-2’de ise 2030’lu yıllarda Ay yüzeyine yumuşak iniş hedefi bulunduğu kaydedildi. Bu aşamada uzay aracının Ay yüzeyine kontrollü biçimde inmesi ve görevini hasar almadan sürdürmesi planlanıyor.
Atlantic Council’de yer alan bilgilere göre, Türkiye’nin Ay programı artan uzay bütçesi ve gelişen teknoloji altyapısıyla ilerliyor. 2026 ulusal uzay ve havacılık bütçesinin önceki yıla göre yükseltildiği bilgisi de yazıda yer aldı.
Güncellenme Tarihi : 13.12.2025 14:20