17 Mayıs 2010 günü Zonguldak'ın Kilimli beldesine bağlı Karadon mevkiinde kuyusunu Çinli Firma'nın yaptığı maden ocağında 30 işçi ocakta kalmıştı. İşçilerden 28'inin cenazesi defnedilmiş ancak ikisine 5 ay geçmesine rağmen ulaşılamadı.
Olayın ardından Şili'de meydana gelen göçükte ise 33 işçi ocakta kalmıştı. Ancak yetkililer,işçilere ulaşıp gün yüzüne çıkmalarını sağladı. Yaklaşık 5 aydan bu yana ulaşılamayan Dursun Kartal ve Engin Düzcük'ün çıkarılması için kuyunun tamir edilmesi gerektiği vurgulandı.
Eşini yaklaşık 5 ay önce işe gönderdiğini ancak hala daha eşinin ölüsünü bile göremediğini dile getiren 35 yaşındaki hayat arkadaşı Hayriye Düzcük ise, 'Bize sabredin diyorlar. Cenazesini bile alsak razıyız. Çalışmalara başlamadan bize sabredin diyorlar. Bir an önce eşimi istiyorum" diye konuştu. Düzcük'ün yengesi Fatma Düzcük ise "Cenazemiz yerine yerleşmediği için o acıyı küllendiremiyoruz. Her bayram yanıma gelirdi. Bu sefer yanıma hiç kimse gelmedi. Ben buraya geleli 20 yıl oldu. O benim kardeşimdi. Bu yetkililer kimse, benim kardeşimi oradan çıkartsınlar" dedi.
Ulaşılamayan işçilerden Engin Düzcük'ün babası Şükrü Düzcük, oğullarının çıkarılması için 18 Ekim 2010 günü ihale yapılacağını aktardı. Yetkililerin beş aydan bu yana kendilerine en net bir şekilde açıklama yaptığını söyleyen baba Şükrü Düzcük, "Kuyuda hasar ne şekil bilmiyorum. Çalışmaların hiç başlamamasına rağmen bize 'sabret' diyorlar. Bize bu güne kadar net bir şey söylenmedi. Ama artık sabrımızda kalmadı. Bu kuyuyu Çinli Firma yapmış. Ama onaramayacaklarını söylemişler. Şili'deki adamları bile 2 ayda çıkarttılar Bizimkiler ise 5 ay geçti hala çocuğumu çıkaracaklar. Bir an önce çocuğumun cenazesini oradan çıkartsınlar. Bize 18 Ekim 2010'da ihale yapılacağını söylediler" diye konuştu.
"BAŞBAKANIM DUY BENİ"
Dursun Kartal'ın hayat arkadaşı Gülizar Kartal ise 5 aydır haber alamadığı eşinin önümüzdeki Kurban Bayramı'na kadar bulunmasını istedi. Eşi için gözyaşı döküp ağıtlar yakan Gülizar Kartal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenip şöyle dedi:
"Başbakanım ne olur artık benim sesimi duy. Bu bayram oldu eşim gelmedi. Bari önümüzdeki bayram cenazesini yerine koyalım. Benim eşimin tek ablası var, hiç kimsesi yok. Çocuklarım her gün bana babalarını soruyor. Şili'de 2 ayda insanları sağlam bir şekilde gün yüzüne çıkarttılar. Kuyu tamir olacakmış da öyle benim eşime ulaşılabilirmiş. Başbakan benim sesimi duysun. Kendi yakınları olsa bir dakika bile başlarından ayrılmazlar" diye ağladı.
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 02:47