Almanya'dan sınır dışı edilen nişanlısı Hakan Çakmak'ın peşinden Türkiye'ye gelmişti 25 yaşındaki Nina Typol. Ancak önceki akşam Kadıköy Göztepe'de o çok sevdiği nişanlısı tarafından başından iki kurşunla vuruldu Nina. Hemen kaldırıldığı Özel İsviçre Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'nde kontrol altına alınan Nina'nın 'beyin ölümü' gerçekleşince doktorlar organ nakli için konsültasyona (inceleme) başladılar. Ancak bu arada Nina'nın vücudunda başka bir kalbin daha attığı belirlendi. Yapılan testler göstermişti ki, Nina Typol altı hafta dört günlük hamileydi. Böylece Nina'dan organ nakli yapılamayacağı da kesinleşmiş oldu.
En zor karar
Peki, bebeğin durumu ne olacaktı? Haber üzerine, yaşam makinesine bağlı olarak hayatta tutulan Typol'un Almanya'da yaşayan anne ve babası Klaus ve Marion Typol, apar topar Türkiye'ye geldi. Şimdi onları, kızlarının ve bebeğin geleceğiyle ilgili çok zor bir karar bekliyor. Yaşasınlar mı, ölsünler mi?
Özel İsviçre Hastanesi Başhekimi Dr. Kazım Taş, yoğun bakım hastalarında ortaya çıkabilen istenmeyen yan etkilerin gelişmemesi halinde bebeğin yaşayabileceğini belirterek şunları söyledi:
''Eğer hastada komplikasyonlar (yan etkiler) ortaya çıkmazsa yani beyindeki yaradan dolayı bir iltihap gelişmez, akciğer ve kalp sorunu meydana gelmez, böbrek veya karaciğerde sıkıntı doğmazsa biz bu hastayı 6.5 - 7 ay besleyerek arzu ettiğimiz hedefe varırız. Çocuk doğabilir. Ama her zaman komplikasyon meydana gelebilir.''
Ender görülen bir vaka
Jinekolog Dr. Ömer Özdemir de hastanın yaşadığı sürece gebeliğini takip edeceğini belirterek şöyle konuştu: ''Dünyada böyle vakalar nadir görülür. ABD ve Almanya'da böyle vakalar olduğunu duymuştum. Ancak onlar çok ilerlemiş, altı yedi aylık gebeliklerdi ve bebeğin yaşaması mümkün olmuştu. Bir kaç hafta dayanıp daha sonra bebeği erken almışlardı. Bizdeki durum çok farklı. Henüz 1.5 aylık bir gebelik. Bu tip vaka pek duymadım. Teorik olarak anne yaşadığı sürece bebek de karnında yaşar. Ama anne ne kadar yaşar o belli değil. Normalde beyin ölümü raporu verilmiş bir insan, organ bağışı yapacak durumdadır. Gebelik ise organ bağışına engel.''
Ailesi vurulduğundan habersiz
Nina'nın ailesi ve Çakmak'ın annesi Saadet Çakmak, dün İstanbul'a geldi. Anne Çakmak, Nina'nın vurulduğunu ailesinin bilmediğini söyledi. Çakmak, ''Oğlumla Nina'nın çok mutlu bir ilişkisi vardı. Olayın gerçekleştiği gün 13.00 sıralarında Almanya'yı aradılar, çok mutlulardı. Oğlumun böyle bir şey yapacağına hâlâ inanamıyorum'' dedi. Nina ile oğlunun sekiz yıldır birlikte olduğunu belirten Çakmak, ''Nina Almanya'da sekreterdi. Oğlumla uzun yıllardır birliktelerdi. Nina, ailesi ile birlikte defalarca Türkiye'ye tatile de geldi'' diye konuştu.
'Babası olduğunu nereden biliyorsun?'
Nina Typol'u vurduktan sonra kaçan nişanlısı Hakan Çakmak, olaydan bir gün sonra yakalandı. Çakmak, polisteki ilk ifadesinde şunları söyledi: ''O akşam tartışmaya başladık. 'Sıkıldım, Almanya'ya gitmek istiyorum' dedi. Hamile olduğunu ve çocuğun babası olduğumu söyledim. 'Babasının sen olduğunu nereden biliyorsun?' diye bağırdı. Böyle konuşunca dayanamayarak ateş ettim. Sonra bir kere daha ateş ettim.''
Sinema büyüsü etkiler mi?
Sinema büyüsü Nina Typol'e etki eder mi? Typol'ün yazgısı Time Dergisi ve Uluslararası Film Eleştirmenleri Birliği - FIPRESCI tarafından 2002'nin en iyi filmi seçilen ''Konuş Onunla / Habla con Ella''daki balerininkine benziyor... İspanyol yönetmen Pedro Almodovar'ın filminde trafik kazası geçirip komaya giren balerin, ona öteden beri aşık olan hastabakıcı tarafından hamile bırakılır. Sırf genç kıza yakın olabilmek için hastabakıcılık yapan yalnız adam, tecavüz suçundan mahkum olunca cezaevinde intihar eder. Oysa balerinin karnındaki bebek onun kurtarıcısı olacaktır: Dünyaya gelirken annesini de komadan çıkarıp yaşama döndürür...(Milliyet)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:17