
Tuncay Şanlı'dan millilere tavsiyeler
Fenerbahçe'de üç şampiyonluk, EURO 2008'de yarı final ve Konfederasyonlar Kupası'nda üçüncülük başarılarını yaşayan, A Millî Takım tarihinin en fazla gol atan ikinci oyuncusu olan Tuncay Şanlı açıklamalarda bulundu.
"YETENEKLİ FUTBOLCULARA SAHİBİZ"
Millî Takım'da EURO 2008'de oynayanlardan sadece Hakan Balta, Arda Turan, Mehmet Topal ve Mevlüt Erdinç EURO 2016 elemelerinde forma giyebildi. O günkü kadroyla bugünkünü kıyasladığında neler söyleyebilirsin?
Böyle bir kıyaslama yapmayı çok anlamlı bulmuyorum. Bizden önce de bir kadro vardı ve biz o kadronun içine geldik. Bu bir süreç ve değişim olmak zorunda. Önemli olan buradaki geçişleri doğru yapabilmek. Biz değişimi her şeyi hemen değiştirmek olarak algılıyoruz ama o zaman da hem ülke futboluna hem de oyuncuya zarar veriyoruz. Oyuncunun üzerindeki baskı artıyor. Bu geçişleri doğru yapabilirsek, zaten yetenekli oyuncalara sahibiz ve doğru harmanlamayla iyi takımlar oluşturabiliriz. Elbette geçişlerde oyuncular eksilecek ve yeniler gelecek. O yüzden kıyaslama yapmak yerine, şu anda da yetenekli oyunculara sahip olduğumuzu ve bunu da finallere katılarak gösterdiğimizi düşünüyorum.
"TÜRKİYE DÜNYA FUTBOLUNDA ÖNEMLİ BİR RENK"
EURO 2008'deki rakiplerimizden Çek Cumhuriyeti ve Hırvatistan'la EURO 2016'da da bir kez daha eşleştik. Grubumuzda ayrıca son iki Avrupa Şampiyonası'nın şampiyonu ve bir önceki Dünya Kupası'nı kaldıran İspanya var. Bu gruptaki takımları ve şansımızı nasıl değerlendiriyorsun?
Bence yine şans çünkü 2008'den bir karışım var. Ama "Daha önce başardık yine yaparız" diye düşünmek yerine oraya gidip yine bir renk katacağımızı düşünmemiz gerekir. Zaten daha elemelerde bile turnuvaya renk kattık, şimdi finallerde de bunu yapabiliriz. Ben Türkiye'nin dünya futbolunda önemli bir renk olduğunu, her turnuvada bulunması gerektiğini düşünüyorum. Biz orada olduğumuz sürece turnuva daha renkli olacak ve inanıyorum ki insanlara başka şeyler göstereceğiz.
"AVRUPA'YA GİTME FIRSATI OLAN GİTSİN"
Genç oyuncuların Avrupa'da oynamasını teşvik etmek için neler yapılabilir sence?
Enes mesela; babası benim kaptanımdı, beraber oynadık. Çok yetenekli ve kendisini geliştirebilir. Ben genç oyuncular için hep şunu söylüyorum; Türkiye'de oyna ama Avrupa'ya gitme fırsatın varsa da değerlendir. Tabiî ki kendi ülkene, takımına hizmet et. Gidip gitmemek de sorun değil. Tabiî ki mücadele olacak. Tabiî ki oynamak istiyor herkes. Ama yeterlilik duygusu var bir… İkincisi bizde gidecek oyuncu ya Barcelona'ya, Real Madrid'e ya Manchester United'a, Chelsea'ye gidecek. Tamam, böyle hayal et; güzel olsun. Ama onu hayal edebilmek için önce basamakları çıkman lâzım. Zaten seni gelip almak istese gelir alır kulüp… Arda direkt Barcelona'ya mı gitti? Hayır… Orada bir süreç geçirdi. Kendini çok fazla geliştirdi.
"EĞİTİM ŞART"
Gençlerin Avrupa'ya gitmelerini özendirmek için nasıl bir formül bulunabilir?
Çocukları özendirmek için eğitim şart. Şu an kurstayım. O kadar güzel şeyler görüyorum ki… Sağ olsunlar Mustafa Özer Hocam, Nedim Karadeniz Hocam ve diğer çalışanlar çok güzel şeyler anlatıyorlar. Çok bilgililer. Mustafa Özer Hocama, "Neden buradaki eğitim sistemi ülkemizdeki kulüplere anlatılmıyor?" dedim. En alt gruptan en üst gruba anlatılması gerekir. Dedi ki, "Fatih Hoca da biz de bunu istiyoruz ama kulüpler tercih etmiyor…" Bazen aramızda da konuşuyoruz, "Nasıl başarabiliriz" dedik ya… Sen altyapıdaki oyuncuları o günlük başarı için mi kullanıyorsun yoksa yetiştirmeye mi çalışıyorsun? Bizde maalesef öyle. Altyapı hep birinci olacak ve galip gelecek. Ama oradan oyuncu gelmiyor. Senin orada aldığın başarı beni ilgilendirmez ki… Ben A takımın hocası olsam ya da yönetici olsam beni ilgilendirmez.
Güncellenme Tarihi : 18.3.2016 15:57