Ekonomi
  • 30.3.2006 11:00

TÜPRAŞ İŞÇİLERİ'NDEN PROTESTO!

MÜGE TUTCALI
ANKARA - Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, TÜPRAŞ özelleştirmesinde yürütmeyi durdurma kararını uygulamayan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın (ÖİB) hukuka göre değil, keyfi hareket ettiğini belirterek, "Kararın uygulama mercii olan ÖİB'in, konuyla ilgili bir ÖYK kararını bekleyeceğini açıklamış olması işlenen suçu ortadan kaldırmamaktadır" dedi.
ÖİB dün yaptığı açıklamayla TÜPRAŞ özelleştirmesinde Danıştay'ın verdiği yürütmeyi durdurma kararının uygulanmasıyla ilgili kararı Özelleştirme Yüksek Kurulu'na (ÖYK) bırakmıştı. Konu hakkında bir açıklama yapan Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Öztaşkın, ÖİB'nin, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 2 Şubat 2006 tarihinde aldığı, TÜPRAŞ'ın yüzde 51'lik hissesinin blok satışına ilişkin ihale komisyonu kararının ve ihale şartnamesinin yürütmesinin durdurulması kararını uygulamadığını ve hukuki değil keyfi hareket ederek, 30 günlük yasal süre içerisinde bu kararı uygulamamakla suç işlediğini savundu. Kararın uygulama mercii olan ÖİB'nin, konuyla ilgili bir ÖYK kararını bekleyeceğini açıklamış olmasının işlenen suçu ortadan kaldırmadığını ifade eden Öztaşkın, söz konusu yürütmeyi durdurma kararının uygulanmamasının, bugünden itibaren bir hukuk sorunu olmaktan öteye hukukun üstünlüğü ilkesinin benimsendiği Türkiye'nin sorunu haline geldiğini belirtti. Hukuk Devletinin temelini oluşturan hukuk kurallarına uyulmasını sağlayacak hukuki mekanizmaların hepsinin Anayasa'da yer aldığını ifade eden Öztaşkın, yargı kararının uygulanmaması nedeniyle Anayasa'nın çiğnendiğini, Anayasal suç işlendiğini kaydetti.
TÜPRAŞ'ın satışına karşı çıkarak hukuk devleti mekanizmalarını kullanan ve yasa dışına çıkan ÖİB'nin işlemlerini durdurmak için yargıya başvuran TÜPRAŞ işçilerinin, bu konudaki sorumluluklarını yerine getirdiklerini belirten Öztaşkın, "TÜPRAŞ'ı satın alan girişimciler de aynı sorumluluğu göstermeli ve aleyhine verilen mahkeme kararlarını görmezden gelen idare de, maliyeti hukuk devletinin kurucu mekanizmalarını yıkmak olan bu eyleminden derhal vazgeçmelidir. Hukuki etkisi ve sonuçları net ve kesin olan, söz konusu yürütmeyi durdurma kararı, medyada bazı basın mensupları ve hukuk insanları tarafından tartışma konusu yapılmaktadır. Bir hukuk profesyonelinin, hukuk devletinin en temel koruyucu mekanizmasına (yargıya) başvurularak alınan bir kararın hukuki bir etkisinin olmadığını, yasa dışına çıkan idare üzerinde sonuç doğurmayacağını, mesleğinin ahlaki sınırlarını zorlamadan söyleyebilmesinin mümkün olmadığı bilinmelidir. Ayrıca, basının, yasa dışına çıkan idare aleyhine verilen kararın, ne gerekçeyle olursa olsun hukuki etkisinin olmadığını haber yapması, bunun üzerinde yorumlar geliştirmesi, hukuk devletinin en temel ilkelerinin ortadan kaldırılmasına hizmet etmektedir" dedi.
Yargı kararlarını uygulamakla yükümlü olan idarenin ve siyasi sorumluların, bu kararı uygulamamalarından doğan her türlü idari ve cezai yaptırımın gerçekleşmesi için gerek ulusal gerek uluslararası kurumlar nezrinde girişimlerini sonuna kadar devam ettireceklerini ifade eden Öztaşkın, "Petrol-İş üyesi TÜPRAŞ işçileri, bir kez daha kişisel ve kurumsal çıkarları aşan şekilde, ülkenin ve kamunun çıkarlarının da savunuculuğunu yapmaktadır. Bilinmelidir ki, hukuk devletini yıkarak elde edilen her kazanım ve her yönetim gayri meşru ve bunu düzeltmek için yapılan her girişim ise meşrudur. Bu gerçekten hareketle, TÜPRAŞ işçileri bugün, açıklamayı protesto etmek için 5 rafineride işe geç başlayacaklardır. Sermayenin, medyanın ve hükümetin yargı kararlarının çiğnenmesi için oluşturdukları ittifaka karşı Petrol-İş Sendikası, hukukun üstünlüğünü savunmak adına tek başına bile kalsa mücadelesini korkmadan, yılmadan, hatta 'satılmadan' kararlıkla sürdürecektir. Petrol-İş Sendikası ve üyeleri, davalarından vazgeçmeyeceklerdir" şeklinde konuştu.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:42

İLGİLİ HABERLER