''TÜRK HALKI GÜLBEN'İ AFFETMEZ, HERKESİN AKLINDA HALA O PORNO KASETLER VAR''.. İŞTE AYKUT IŞIKLAR'IN YAZISI...
ŞÖHRETİ TAŞIMAK, ŞÖHRET OLMAKTAN ÇOK DAHA ZOR.
Şöhret olup gittiğin her yerde itibar görmek güzel şey de... şöhret olup yaptığın her işin hesabını vermek de çok zor iş. Açık konuşuyorum, bu ülkede şöhret olmanın bedeli gerçekten çok ağır. Avrupa ve Amerika'da hiç benzemiyor. Orada da sanatçılar seviliyor. Ancak birisine aşık oldu diye veya evlendi diye kimseye hesap vermiyor. Bizim halkımızı çok sevdiği sanatçının bazen ciğerlerini söküyor.
Popüler sanatlar sayesinde ünlü olanların birinci belası gazeteciler. Bizimle uğraşmak başlı başına bir iş. 'Aman yanlış anlamasınlar da yanlış yazmasınlar' korkusu, çoğunu genç yaşta kalp hastası yapıyor. Gazetecilere sempatik, mert, dürüst görüneceğim diye bin türlü takla atmak zorunda kalıyorlar. Böyle tanınsınlar da gazeteciler de halka böyle tanıtsın diye...
Her halde dünyanın hiçbir ülkesinde, böyle deliler gibi seven hayran kitlesi yoktur. Aslında genel anlamda dersek 'halk' yoktur. Sevdiği sanatçıyı; platonik aşkı, eşi, nişanlı gibi gören çok vatandaş var. Bazen de kız kardeşimiz, abimiz hatta babamız anamız gibi yakın görenleri tanıyorum.
Ne yapsa karışırız. Sanki telefon edip izin alması gerekiyormuş gibi. Veya sizi aldatıyormuş gibi sinirleniriz. İçimizden yok olmayan bir duygu vardır. Sanki günün birinde otobüste karşınıza çıkacak, 'aay işte aradığım insan' diye size şak diye âşık olacak .
Gazetelerde okuduğu yalan haberlere inanıp, sanatçıdan nefret edenler gördüm. 'Ama o da şunu şunu yapıyormuş' diye anlatanlar. Sanki gözünle görmüş gibi konuşanlar. En kötüsü de ne biliyor musunuz? sanatçıya bu yalan haberler veya özel yaşamı nedeniyle küsüyorlar. 'Aaaa o kadının kasetini asla almam. O şöyle şöyle yapmış' diyenlere çok rastladım. Peki sesini ve şarkılarını seviyor musun? diye sorunca da 'Evet çok beğeniyorum. Ama özel yaşamı yüzünden kasetine para vermem' diyenler...
Sibel Can, Muazzez Ersoy, Gülben Ergen ve Ebru Gündeş'e ne oldu?
Sibel Can, son ki yıldır hanım hanımcık. Çok iyi eş ve anne oldu. Daha güzelleşti. Sahne performansı aynı. Albümleri için eskisinden daha güzel, daha iyi şarkılar buluyor. Ama evlendiği kişi ile rahmetli Barış Manço arasında bazı alacak-verecek problemlerinin bedelini ödemek ona kaldı. Eşi, Lale Manço ile mahkemelik oldu ya... Barış Manço hayranları, Sibel Can'ın sanat hayatını iki yılda bitirdiler.
Muazzez Ersoy'un manken İsmet ile evlenip hemen boşanmasını da kabul edemedi hayranları. Hele İsmet'i 'Ünlüler Çiftliği'nde görüp daha yakından tanıyanlar daha da öfkelendi. 'Muazzez gibi efendi bir kadın, o adamla nasıl evlendi?' diye bana sordular. Kadının ne günahı var değil mi? Evlendi hata olduğunu anlayıp hemen ayrıldı. Gel de bunu hayranlarına anlat.
Gülben Ergen her ağzını açışta 'Eşim eşim' deyip duruyor. Eşi sayesinde Çankaya Köşkü'ne çıkmış, ilk bayrammış, önümüzdeki yol anne olacakmış falan filan. Bunlar ailelere yönelik mesajlar. Çizgisini değiştirmeye uğraşıyor. Oysa herkesin aklında hâlâ o porno kasetler var. Ağzınla kuş tutsa, Türk halkı Gülben'i affetmez. Siz medyanın verdiği havaya sakın inanmayın.
Ebru Gündeş ilk yıllarında çocukların sevgilisi idi. Çocuklar büyüyünce Ebru olacağım derdi. Şimdi ise... her yıl başka bir sevgili ile halkın karşısına geliyor. Hangi kitlenin sanatçısı? Oysa ondaki ses kim de var?
Hadi bunlar uç örnekler. Ya masum hareketlere verilen kararlara ne demeli... Nurgül Yeşilçay için 'Türkan Şoray'ın yerini bu kız alacak' diyorlardı. Cem Özer gibi her yolu denemiş ve kendini bitirmiş bir aktör ile evlenince... Yeşilçay sıradan bir genç oyuncu oldu. Artık çocuğunu büyütsün. Ne filmciler peşinden koşar, ne filmine giden olur.
Bu konuda yüzlerce örnek verebilirim. Kısacası bu ülkede ünlü sanatçı olmak çok zor. Zirvede dolaşırken yaptığın küçük bir hata yüzünden yerlerde sürünmeye başlarsın.
Aykut Işıklar
D.B.Tercuman
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:17