Türkan Şoray Feriye Sineması'ndaki gösterimde son derece heyecanlıydı. Hanım izleyicilerin sözleri ve filmin duygusallığı Şoray'ı ağlattı
Geçtiğimiz hafta ''Gönderilmemiş Mektuplar'' filmini birlikte izlemek için Türkan Şoray'la sözleşmiştik. Çarşamba günü kendisini evinden aldım ve Feriye Sineması'na gittik. Dışarıda insanın içini kaynatan müthiş bir bahar havası olmasına rağmen hanımlar öğle saatinde sinema salonundaydı. Sessizce içeri girip, koltuklarımıza oturduk ve filmi izlemeye başladık.
''Gönderilmemiş Mektuplar'' acılar, kayıplar, hesaplaşmalar, ertelenmiş duygular üzerine kurulmuş müthiş duygusal bir film. Yani tam damardan... Bu nedenle salonda hanım izleyiciler ağırlıktaydı.
Antrakta sinemanın müdürü salona girip izleyicilere bir sürpriz yaptı ve ''Şu anda Türkan Şoray da aramızda'' dedi. İşte o andan itibaren yaşananları görmeliydiniz. Gözlemlediklerimden çıkardığım sonuç şu; Türk insanı eski filmlerin o duygusal tadını çok özlemiş. Çoğu sinema salonunda göremediğimiz farklı bir izleyici kitlesi vardı salonda. Bir hanım Şoray'a, ''Bıktık artık o vurdulu kırdılı filmlerden. Biz bu tadı çok özlemişiz'' dedi. Herkes Türkan Şoray'ı öptü, fotoğraf çektirdi, kimisi yakınlarını telefonla arayıp onunla konuşturdu. Ardından ikinci yarı için yeniden koltuklarımıza oturduk.
HERKES MUTLU
Filmin ikinci bölümünde duygusallık doruğa çıktı. Hanımlar Türkan Şoray'ın canlandırdığı Gülfem karakterinin kendisiyle ve aşkıyla hesaplaşmasını izlerken nasıl taraf oldular, nasıl tepkilerini dile getirdiler anlatamam. Bu arada tabii gözyaşları da akmaya başladı. Türkan Şoray'a baktım, o da ağlıyor. Film bittikten sonra dış salonda sohbet devam etti. Hanımlar yıllardır hayran oldukları, öykündükleri bir starı yanıbaşlarında bu kadar mütevazi, bu kadar güleryüzlü görmekten hem şaşkın hem de çok mutluydular. Tabii Türkan Şoray da çok mutlu oldu.
sabah
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:47