SAFURE CANTÜRK
ANKARA (İHA) - Çukurova Elektrik A.Ş.''ye (ÇEAŞ) el konulmasına ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılan davanın duruşması, Danıştay''da bugün yapıldı. Danıştay 13. Dairesi''ndeki davanın duruşmasına ÇEAŞ avukatı ve ÇEAŞ''ın yanında davaya müdahil olarak katılan Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan ile davalı Başbakanlık ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı temsilcileri katıldı. Davacı ÇEAŞ Avukatı Neyir Musal, ÇEAŞ''a el konulmasının Uzan Grubu''na karşı yapılan ''''linç hareketi'''' olduğunu savundu. ÇEAŞ''ın imtiyaz sözleşmesinde öngörülen yatırımları yapmadığı iddiasının doğru olmadığını belirten Musal, ÇEAŞ''ın mallarına bedelsiz el konulmasının hukuka aykırı olduğunu söyledi. Davaya müdahil olarak katılan Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan ise ÇEAŞ ve Kepez''e el konulmasının şahsına, ailesine ve çocuklarına karşı, Türkiye Cumhuriyeti''nde yapılmış en büyük müsadere hareketi olduğunu ileri sürdü. Bu hareketin, siyasete başlamasıyla bağlantılı olduğunu ileri süren Uzan, Genç Parti''nin, 3 Kasım 2002 seçimlerinde, 70 günde 2 buçuk milyon oy alarak, Türkiye''nin 5. büyük partisi olduğunu anlattı. Seçim sonrasında da doğruları söyleyerek, iktidarı uyardıklarını ifade eden Uzan, partisinin 2003''teki oylarının yüzde 18-21''e çıktığının araştırmalarda görüldüğünü kaydetti.
Uzan''ın bu sözleri üzerine, Danıştay 13. Daire Başkanı Faruk Çelik, partisinin siyasi gelişmesini anlatmasının mahkeme açısından sıkıntı olacağını belirterek, siyasi konuların dava dışı olduğu uyarısında bulundu. Bunun üzerine, ÇEAŞ''ın hissedarları arasında yabancıların da bulunduğunu, bunların haklarının da hukuka aykırı olarak ihlal edildiğini kaydeden Uzan, ÇEAŞ''ın gerekli yatırımları yaptığını, Berke Barajı''nın büyük bir yatırım olduğunu söyledi. Uzan, ''''Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, son 10 yılda kaç tane baraj yapmış? Yoğun krizin yaşandığı 2001''de, ÇEAŞ 400 milyon dolarlık yatırım yapmıştır'''' dedi. ''''ÇEAŞ''a karşı yapılan bu hareket, benim siyasete başlamamla birlikte olmuştur'''' diyen Uzan, bu girişimin, ancak yargı kararıyla durdurulabileceğini öne sürdü. Yabancı hissedarların dava açmaları halinde Türkiye''nin büyük miktarda tazminat ödemeye mahkum olacağını iddia eden Cem Uzan, mevcut iktidarın, hukuku ayaklar altına aldığını savundu. Uzan ayrıca mahkeme heyetine, bu olayların başladığı dönemde daha doğmamış anne karnındaki 3 aylık bebeği hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, yurt dışına çıkmasının yasaklandığını hatırlatarak, iktidarın bu uygulamasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi''ne taşıdıklarını söyledi.
Davalı Başbakanlık ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri, ÇEAŞ kaynaklarının Uzan Grubu''na ait şirketlere aktarıldığını, ÇEAŞ''a el konulmasına ilişkin işlemlerin hukuka uygun olduğunu belirterek, davanın reddini talep etti.
Danıştay Savcısı Mehmet Karaoğlu da ÇEAŞ''ın imtiyaz sözleşmesi hükümlerine aykırı hareket ettiğini bu nedenle Bakanlar Kurulu''nun görevlendirme kararını kaldırması ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işlemlerinin hukuka uygun olduğunu belirterek, davanın reddi yönünde görüş bildirdi. Danıştay 13. Dairesi, gelecek günlerde iptal istemine ilişkin kararı verecek.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:14
