Medya
  • 20.10.2005 11:26

AVRUPA BASININDA BUGÜN...

LONDRA (İHA) - Avrupa''da yayımlanan gazeteler, Irak''ın eski devlet başkanı Saddam Hüseyin''in dün başlayan yargılama sürecine geniş yer verdi. Gazeteler, Saddam Hüseyin''in mahkeme salonunda ''meydan okur ve kibirli'' bir tavır sergilediği görüşünde birleşti. Independent gazetesi, ''''Başlamasından 3 saat sonra duruşma aniden ve basit bir gerekçeyle - korku yüzünden - durdu'''' diye yazdı ve davayı 2. Dünya Savaşı sonunda savaş suçlularının yargılandığı Nürnberg Davası''yla karşılaştırdı. Duruşmanın Nürnberg Davası''ndan oldukça farklı olduğunu kaydeden gazete, ''''Çünkü korkmuş görünen sanık değil savcılık. 30-40 kadar tanık intikam korkusuyla mahkemeye gelemedi. Televizyonlar sadece bir yargıcın yüzünü gösterebildi. Irak hükümeti ve Amerikalılar yargıçlar heyetine Süleymaniyeli Kürt Rizgar Muhammed Emin''in başkanlık etmesini istemiş olamaz. Çünkü pek çok Iraklı, her Kürdün Saddam''a karşı önyargılı olacağını düşünebilir. Ama muhtemelen Kürt olmayan diğer yargıçlardan hiçbiri, bu işi üstlenmek istemedi'''' ifadelerine yer verdi. Daily Telegraph gazetesi, Hakim Rizgar Muhammed Emin''den bugün övgüyle söz ederek, ''''Ölçülü davranan ve asla sesini yükseltmeyen yargıç, yaramaz bir öğrenci karşısındaki sabırlı müdür gibiydi'''' benzetmesini yaptı. Yargıcın Süleymaniye''de bağımsız kararlar vermesiyle tanındığını aktaran gazete, buna örnek olarak da Rizgar Muhammed Emin''in yeri geldiğinde Kürt yetkilileri de mahkum etmekten çekinmemesini gösterdi. ''''MEŞRUİYETE HALK KARAR VERECEK'''' Daily Telegraph''tan John Keegan yazısında, ''''Bir devlet başkanının yargılanması, hep yargının yetkisinin son noktasına dek sorgulandığı bir durum olagelmiştir. Her gün her ülkede davalar devlet adına açılmaktadır. Bu nedenle her sistemde, sanık konumuna gelmiş bir devlet başkanı, 1649''da İngiltere Kralı I. Charles''ın parlamento önünde yaptığı gibi, mahkemenin meşruiyetini sorgulayabilir'''' ifadelerini kullandı. I. Charles''ın da idam edildiğini anımsatan Keegan, meşruiyet tartışmasında son kararı halkın vereceğini belirtirken, ''''Akademisyen hukukçuların Nürnberg sürecinin yasallığı konusunda da şüpheleri vardı. Ama neyse ki sokaktaki adam mahkeme ve kararını, Hitler''in ayakçılarının layığını bulduğunu düşünerek kabul etti. Şimdi önemli olan, bugünkü sokakların da Saddam hakkında mahkemeyle aynı hükmü vermesini sağlamaktır'''' ifadesine yer verdi. Financial Times''ta yazan Amerikan Barış Enstitüsü hukuk uzmanı Laurel Miller ise ''''Mahkemenin kusurları olabilir ama bu adil olmadığı anlamına gelmiyor'''' görüşünü savundu. ''''Adalet isteyenler öncelikle mahkemenin bunu yapabilmesine yardım etmeli'''' diyen Miller, başta BM olmak üzere, İngiltere ve Avustralya hariç hiçbir batılı ülkenin mahkemeye tavsiye ya da eğitim desteği vermediğini, adeta boykot uyguladığını belirtti. Miller, ''''Sorun ölüm cezası ise, Afganistan''da da ölüm cezası var. Ama uluslararası toplum bu ülkeye yardım ediyor. Iraklı yargıçlar bu durumu kırmak için yabancı danışmanlar davet etmelidir'''' çağrısında bulundu. ''''GUARDIAN MUHABİRİNİN KAÇIRILMASI'''' Guardian muhabiri Rory Carroll''ın (33) dün Bağdat''ta kaçırılması da tüm gazetelerde yer buldu. Guardian, ''''Kuzey İrlanda''da yılın genç muhabiri'''' ödülünü almış olan İrlandalı gazetecinin, ''''Mahkemenin gidişatı konusunda Iraklı bir aileyle mülakat yaptıktan sonra'''' kaçırıldığını yazdı. Habere göre bu aileyle teması ise Şii radikal imam Mukteda es Sadr''ın Bağdat''taki temsilciliği sağladı. Ocak ayından bu yana Irak''ta görev yapan muhabir için kaygı duyduklarını belirten Guardian, kendi de bir gazeteci olan baba Joe Carroll''ın ''''Serbest kalmasını umuyor ve bunun için dua ediyoruz'''' sözlerini aktardı. Guardian başyazısında ise, milletvekillerini bugün Avam Kamarası''na gelecek bir yasa tasarısını desteklemeye çağırdı. Eski bakanlardan Clare Short''un hazırladığı tasarı, hükümetin askerleri yabancı bir ülkeye sevk etme kararı için önce parlamentodan onay almasını şart koşuyor. 21. yüzyılda hiçbir şeyin savaşa gitme kararından daha önemli olmadığı yorumunu yapan gazete, ''''Tasarıya tüm partilerden destek veriliyor. Fakat asıl mesele yarın Avam Kamarası''nda yeterli çoğunluk sağlanmasıdır. Çünkü bugünlerde milletvekilleri cumaları parlamentoya uğramaya alışık değil. Ama bu hafta en azından 100 kişi, bunu yapmalı'''' diye yazdı. Independent, ABD ve Fransa''nın, Lübnan eski başbakanı Refik Hariri''ye yönelik suikastın ardından Suriye''ye yaptırım uygulanması için harekete geçtiğini yazdı. Gazeteye göre BM Genel Sekreteri''ne suikast hakkında yarın sunulacak raporda, Suriye''nin bombalı saldırıya suç ortaklığı ve yardım ettiği suçlaması yer alacak. Ayrıca, üst düzey Suriyeli ve Lübnanlı yetkililerin de cinayetle suçlanması bekleniyor. ''''HARİRİ SUİKASTI'''' Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Essad ise rapor öncesinde Alman Die Zeit''a verdiği mülakatta ''''Yüzde yüz masumuz'''' diye konuştu. Afganistan''daki İngiliz askeri sayısının iki katına çıkabileceğini yazan Daily Telegraph, bunu ''''Hollandalıların pek istikrarlı olmayan Helmand vilayetine asker göndermek istememesiyle'''' açıkladı. Gazeteye göre, durum böyle devam ederse baharda bölgeye ikinci bir İngiliz tugayı daha sevk edilebilir. Bu durum da Irak''ta 8 bin asker bulunduran İngiliz ordusunu iyice zorlayabilir. Financial Times, seçime hazırlanan Azerbaycan''da gerginliğin tırmandığına dikkat çekti ve ''''Hükümetin, kabinedeki en önde gelen reformcu olan, Ekonomi Bakanı Ferhad Aliyev''i tam da üst düzey bir Amerikalı diplomat görüşmeler için gelirken görevden alması gerginliği artırdı. Aliyev, ülkedeki en büyük benzin istasyonu zinciri olan Azpetrol''ün işletmecisi olan kardeşi Refik Aliyev ile birlikte gözaltına alındı. Muhalif siyasetçiler liberal Aliyev kardeşlerle sertlik yanlılarının gitgide artan anlaşmazlık içinde olduğunu belirtiyor. Bu gelişmeler ülkenin petrol gelirlerini artıracak Bakü Ceyhan boru hattının da açılışı öncesine rastlıyor'''' ifadelerine yer verdi. Gazete, Aliyev kardeşlerin Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile akrabalığı olmadığının da altını çizdi. Guardian sayfalarında, İngiliz işverenlerin enerji krizi uyarısına yer verdi. İşverenlerin başkanı Sir Digby Jones''a göre ''''Ülkede doğalgaz stokları yetersiz ve korkulduğu gibi soğuk bir kış kapıdaysa ve sıcaklıklar bir hafta süreyle sıfırın altında seyrederse kriz yaşanabilir. Bu durumda sanayie yönelinmesi ve mesai saatlerinin kısaltılması şart olabilir.'''' ''''İRAN''DAN GAYRI RESMİ AMBARGO'''' Guardian, İran''ın İngiltere''ye sessiz sedasız ticaret yaptırımı uygulamaya başladığını yazdı. Gayrı resmi uygulama doğrultusunda İran İngiliz malları almıyor. İngiliz Dışişleri Bakanlığı bu uygulamayı açıklığa kavuşturmaya çalışıyor. Aynı ambargo, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Konseyi''nde İran''ın BM''ye sevkı yönünde tavır koyan Güney Kore, Çek Cumhuriyeti ve Arjantin''e de uygulanıyor. İngiltere, İran''a yılda 1 milyar dolarlık mal satıyor. Kuş gribi ile ilgili gelişmeler basında geniş yer bulmaya devam ediyor. İngiliz hükümeti 6 ay içinde 60 milyon doz aşının hazır olması için harekete geçti. Hükümet nihai olarak herkese iki doz aşı yani 120 milyon aşı sağlanmasını amaçlıyor. Financial Times bu amaçla ihaleye açılacak ''''uyur sözleşmelerin üreticilere gerektiğinde üretim yapma'''' imkanı sağlayacağını kaydetti. Hükümet şirketlere hazırlık yapmaları için şimdi ödeme yapacak, hastalık ortaya çıktığında da aşıya en kısa zamanda ve öncelikli olarak kavuşacak. Independent, özellikle Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yetkililerinin Çin''den gelen vakalarla ilgili haberlere kuşkuyla baktığını belirtti. Habere göre yetkililer salgının gerçek boyutlarının gizleniyor olmasından endişe ediyor. ''''TAMİFLU HAYAT KURTARIYOR'''' Gazete başyazılarından birisini kuş gribine ve patent tartışmalarına ayırarak, ''''Tüm dünyada talebi patlayan Tamiflu, salgına karşı yegane savunma değil. Ama tercih ediliyor, çünkü depolanıp kullanılması kolay. Belirtiler başlar başlamaz 5 gün günde iki kez birer hap alınması hayat kurtarıyor. Tamiflu satışları son 3 ayda ikiye katlandı ve üreticisi Roche''un karı yüzde 20 arttı. Roche üzerinde patent haklarını gevşetme baskısı artıyor. Ancak şirket bunu yarın bile yapsa bir şirketin dünya pazarı için üretime geçmesi bir yıldan fazla sürer. İngiltere 120 milyon doz sipariş etmeye hazırlanıyor. Peki ya dünyanın geri kalanı?'''' satırlarına yer verdi. Independent, bir kürü 16 sterlin (yaklaşık 38,5 YTL) olan ilacın pek çok gelişmekte olan ülkenin alım gücü dışında kaldığına vurgu yapıp şu formülü önerdi, ''''Şirket İngiltere gibi alım gücü olan ülkelere ıskontolu satışla yine makul bir kar etsin. Ama alamayacak olanlara da çok büyük ıskontolarla ilacı sağlasın.'''' Times kanser için ''mucize ilaç'' olarak nitelenen Herceptin adlı ilaçla ilgili gelişmeleri ilk sayfasından verdi. Gazete, ''''Dünyanın en güvenilir tıp dergisinde yayımlanan bir yazıda ilacın sonuçlarından ''çarpıcı'' diye söz ediliyor. Başbakan da bu Herceptin''in İngiltere''de daha hızlı piyasaya sürülmesi gerektiğinde ısrarlı. Araştırmalara gar öre meme kanserinde cerrahi müdahaleden sonra Herceptin alan kadınlarda sorunun ilk 2-3 yılda nüksetmesi ihtimali ortadan kalkıyor'''' ifadelerini kullandı. Financial Times ise İngiltere''deki yeni babalık izni planlarını ilk sayfasına taşıdı ve 3 ay ücretli izin öngören planın işverenlerden büyük tepki çektiğini belirtti. Plana göre yeni baba olmuş bir çalışan, partneri 9 aylık ücretli annelik izninin tamamını kullanmamayı seçerse, 3 ay ödemeli izin alabilecek. İşverenler bunun hem işgücü kaybı, hem de ödeme yönüyle üzerlerine büyük bir yük getireceğinden şikayet ediyor. Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:51

İLGİLİ HABERLER