Eğitim
  • 29.8.2003 14:22

BAKAN ÇELİK AÇIK KONUŞTU: ''KAYIT PARASI İLE İLGİLİ BİR ŞİKAYET GELİRSE OKUL MÜDÜRÜNÜN VE YÖNETİCİSİNİN GIRTLAĞINA YAPIŞIRIM''

EDA HAN ANKARA - Okulların açılmasına az bir zaman kala, Ankara Ticaret Odası (ATO) ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortaklaşa düzenlediği '1 milyon defter-1 milyon kalem' kampanyası başlattı. ATO'da biraraya gelen ATO Başkanı Sinan Aygün ile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, kampanyanın startını bugün verdi. Kampanya, ilk günde gelen destekle 450 bin rakamına ulaşırken, Bakan Çelik kendi maaşından 100 bin adet kalemle kampanyaya destek verdi. Kampanyada toplanan kalem ve defterler Ankara Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından belirlenecek okullardaki öğrencilere dağıtılacak. Bakan Çelik, Türk Milli Eğitimi'nin, 18 milyon 654 öğrencisi, 60 bin okulu, 1 milyon personeli ve bunun yanında halk eğitim merkezleriyle Türkiye'nin en büyük kamu kuruluşu olduğunu söyledi. Hükümet olarak eğitim sorununa önem verdiklerini kaydeden Çelik, ''Eğitim sorunu yalnızca devletin konsolide bütçesine bırakılacak bir şey değil. Gelişmiş ülkelerin eğitim sorununu çözmüş olmasında devlet ve özel sektörün yanında vakıfların, özel kuruluşların desteğinin olduğu açıktır'' dedi. İlköğretimde okuyan çocuklara ücretsiz kitap verileceğini hatırlatan Çelik, ''77 milyon kitap 15 Eylül'de okullar açıldığında çocuklara verilecek. Veliler, geçmiş yıllardaki gibi kapı kapı dolaşarak kitap peşinde koşmayacak. Özellikle yayınevlerinin okullarla yaptığı kirli pazarlıklar sona ermiştir. Türkiye'nin şeffaflaşmasını sağlayarak, yozlaşmayı kaldırmayı hedefliyoruz'' diye konuştu. Ücretsiz kitap dağıtımı için 'Bu kadar verilir mi?' diye kendisine birçok eleştiri geldiğini belirten Çelik, ''Biz ücretsiz kitap için 152 trilyon lira ayırdık. Bu Türkiye'nin bir günlük iç borç faizine eşittir'' dedi. Bir ülkede fenalıkların ve iyiliklerin altında eğitimin yattığını söyleyen Çelik, ''Gündüzden, gece için kandili hazır hale getirmeniz gerekiyor. Biz de ufkumuzu aydınlatmak için kandilleri hazırlamalıyız. Bunu rastgele değil, medeni ülkeler nasıl yapıyorsa öyle yapmalıyız'' ifadelerini kullandı. Türkiye'de okulların yüzde 98'nin devletin elinde olduğunu söyleyen Çelik, ''Türkiye'nin artık statükocu yapıdan kurtulması gerekiyor. Devlet düzenleme ve denetlemeyi yapmalı, özel sektöre destek vermelidir. Böylece eğitimde ilerlemeye devam ederiz'' dedi. Bakan Çelik, 10 bin öğrencinin özel okullarda okutulmasına ilişkin için ise şu değerlendirmeyi yaptı: ''Şap ile şekeri birbirine karıştırmamız lazım. Özel okullara öğrenci gönderilmesiyle birlikte devlet okullarının yükü azalacaktır. Kaldı ki özel okulların teftişini biz yapıyoruz ve özel okulları devlet okullarından daha fazla denetliyoruz'' 'HERŞEYİ DEVLETTEN BEKLEMEK YANLIŞ' Aygün ise ATO olarak eğitime ayrı bir önem verdiklerini söyledi. Türkiye'nin ağır bir ekonomik kriz geçirdiğini hatırlatan Aygün, yavaş yavaş bu krizden çıkıldığına dikkat çekerek, ''Nekahat döneminden sonra ayakta durmaya çalıştık. Ama yürüyemedik'' dedi. Aygün, oda olarak bütçelerinin yüzde 10'unu eğitime ayırdıklarını kaydetti. Göreve geldiğinden bu yana 8.5 trilyon liralık burs verdiklerini ifade eden Aygün, bu yıl da 2 bin 500 öğrenciye burs vermek için 3 trilyon lira kaynak ayırdıklarını söyledi. Herşeyi devletten beklemenin yanlış olduğunu söyleyen Aygün, ''Devletin imkanları belli. Son on yıldır da devletin imkanları har vurulup harman savrulmuştur'' diye konuştu. İşadamlarına çağrıda bulunan Aygün, ''Verginizin nereye gittiğini merak etmek istemiyorsanız, okul yaptırın. Elinizde böyle bir imkan var, bunu değerlendirin'' dedi. Okul kayıtlarında 'bağış' adı altında alınan paralar konusunda kendisine çok şikayet geldiğini ifade eden Aygün, bu sıkıntıları Bakan Çelik'e iletti. Aygün, Bakan Çelik'e bu konuda gönüllü olarak çalışacağını bu nedenle Bakandan bu konuda kendisine görev vermesini istedi. Çelik'te kayıt yapılırken zorla para alınmasına karşı olduğunu söyleyerek, ''Birşeyi zorla alırsanız bunun adı bağış değil vergi olur. Hali vakti yerinde vatandaşların bağışta bulunması ve buna teşvik edilmesinden yanayım. Ama bu gönüllülük esasına bağlı olmalı. Eğer bu konuda bize bir şikayet gelirse o okul müdürünün, yöneticisinin gırtlağına yapışırım'' dedi. Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandıran Çelik, özel okullara öğrenci gönderilmesi ile ilgili bir soruya, ''Özel okullarla anlaşma bir yıllık yapılacak. Daha sonra bu konu ile ilgili gerekli yasal düzenlemeleri yapacağız'' dedi. Şehir dışını tercih eden öğrenciler için yurt ve barınma taahhüdünde bulunmadığını kaydeden Çelik, ancak pansiyonlu okullarda boş yer olursa buralara yerleştirilebileceğini söyledi. Aygün, daha sonra ATO'nun ve ATO üyesi Salih Bezci'nin okul yaptıracağını içeren taahhütnameyi Bakan Çelik'e verdi Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:35

İLGİLİ HABERLER