Gündem
  • 9.11.2002 11:14

BİLAL ERDOĞAN: BABAMLA ÇATIR ÇATIR TARTIŞIRIM

KAYNAK : Haber Vitrini Adını Erbakan Hoca'dan alan Bilal Necmettin Erdoğan, uluslararası politikada bilimsel arayışlar peşinde. Akranları barlarda gezerken; o Kıbrıs, AB, Kopenhag Kriterleri'ni kovalıyor. Liderler hiç kimseden çekmedi ailelerinden çektiği kadar... Hele de çocuklarından... Anımsayın; Turgut Özal'ın Efe'si, Mesut Bey'in Yavuz'u, Erbakan'ın Fatih'i, Çiller'in Mert'i... Tayyip Erdoğan'ın da çocukları var. Mesela küçük oğlu Bilal Necmettin Erdoğan... Ama üstte saydığım gençler Laila'da, Reina'da hovardalık peşinde koşup gazeteci pataklarken, son model arabalarda, sürat teknesi siparişinde görüntülenirken, Bilal Erdoğan politikanın hem de uluslararası düzeyde nasıl yapılacağının peşinde koşuyor. İşte genç bir lider çocuğunun, Bilal Erdoğan'ın kimliğini ele verecek bir yazı var aşağıda... * Dünden beri seni gözlüyorum. Açıkça söylemeliyim ki oldukça zeki ve ilgili buldum. Hem dünyayla, hem politikayla hem de Türkiye'yle. Dedin ki "Hiçbir zaman fikirlerimi esirgemem, babamla konuşurken de çevreden duyduğum olumsuz şeyleri söylerim." Onları anlatır mısın? Olumsuz neler duyduğumu mu? HALKTAN AYRI DEĞİLİZ * Hayır. Nasıl bir ilişkiniz var baba-oğul. Bi de senin hayatınla ilgili düşüncelerin neler? Ben yurtdışında bulunduğum için internetten takip ediyorum buradaki olayları. Sağolsunlar büyük gazeteler pek olumlu bir şey yazmıyorlar. Onları okudukça da, konuştuğum zaman "baba bak böyle böyle yazmışlar, şöyle şöyle demişler" diyorum. Biz pek halktan ayrı bir aile değiliz. Okula gelip giderken insanlarla karşılaştığım zaman, konuştuğum zaman onlardan duyduklarımı iletirim babama; olumlu olsun, olumsuz olsun. * Ne tür kitaplar okuyorsun? Genelde ders kitapları, araştırmalarım konusunda kitaplar. Malum Amerika'daki sistem genelde öğrencinin istediği konuda araştırmasına yönelik. Şu anda Kıbrıs üzerine bir araştırma yapıyorum. Ondan önce İrlanda, Rus politikası üzerine kitaplar okumuştum. * Bir Yunanlı profesörün asistanıydın galiba.. Evet bu yaz bir Yunanlı profesörün asistanıydım. Kendisi Kıbrıs tarihi üzerine bir kitap yazıyor. Çok iyi ilişkilerimiz oldu. Oturduk uzun uzun konuştuk. O da Türkiye politikasıyla ilgili... Türkiye, Yunanistan, Balkan, Kıbrıs, Orta Doğu politikalarıyla ilgileniyor. Tam bizim ilgi alanlarımız yani. Onları konuştuk. Daha önceden görme imkanı bulmadığım bazı perspektifleri yakalama imkanım oldu. Çok iyi bir tecrübeydi. TÜRKİYE'Yİ BABAM DEĞİŞTİRİR * Bir Türk genci olarak Tayyip Erdoğan'a gelecekte nasıl bir yer biçiyorsun? Partinin tüzüğüne de, programına da baktım. Ben Tayyip Erdoğan'ı şöyle görüyorum: Türkiye'deki siyasi düzende şu anda değişmeyi sağlayabilecek en yakın isim bence. * Diğer parti programlarına baktın mı? Bakmadım ama diğer partilerin uygulamalarını biliyorum. Henüz bu partinin uygulamasını görmedim. Uygulamasını görürsem belki daha başka kararlar da verebilirim belki ama şu anda tüzüğü çok olumlu buluyorum ve babamın bunu uygulamadaki azmini görüyorum. Bizde seçim sistemi öyle ki milletvekillerimiz maalesef genel başkanlarının doğrultusunda oy kullanıyorlar, genel başkanlarının doğrultusunda kanun yapıyorlar. Yani partizanlık dediğimiz olay. AK Parti, Türkiye'de bunun bozulmasının başlangıcı olacak sanırım. Ağlak yaptık sonra aştık * Senin yaşam üzerine düşüncelerin ne? Politik bir yapılanma aile içerisine girdiği zaman hiç kaçarı yok zaten... Biz doğduğumuzdan beri böyle bir ortam içerisindeyiz. Dolayısıyla ben; ne babam belediye başkanı olduğu zaman değişen bir şey gördüm hayatımızda, ne de bu yeni girişimde... Yalnız azmini biliyorum babamın. * Cezaevi sürecinde bir değişiklik oldu am; çok radikal bir şey... Ceza süresi olgunlaşma süresiydi, hepimiz için yetişme süresiydi. * Umutsuzluğa kapıldığınız oldu mu? Yani halk tabiriyle ağlak yaptınız mı? İlk önce çocuksu bir üzüntü oldu ama daha sonra aştık galiba... * Peki gelecekte ne düşünüyorsun kendin için, politika düşünüyor musun? Ben şu anda sosyoloji okuyorum. Tarih ve sosyoloji okuyorum. Amerika'da Indiana Üniversitesi'ndeyim. Muhakkak sosyal hayatta yerim olacak. Bu siyasette mi olur, yoksa içinde bulunduğum topluluktaki çeşitli faaliyetler içinde mi olur bilmiyorum. Yani ben bayanlar arasında önemli bir eğitim eksikliğinin olduğunu görüyorum. Bayanlar arasında hala sosyal hayata çıkarken bir çekingenlik olduğuna inanıyorum. Bunların aşılmasında kendine özgüvenin çok büyük önemi var. Bu anlamda katkım olacağına inanıyorum. Burs verdiği solcu öğrenci ona narkoz verdi Yıllar önce Çırpıcı Halı Sahası'nda Galatasaraylı milli futbolcular Hakan Şükür, İsmail ve Uğur Tütüneker'le futbol oynarken bir arkadaşının sağ kolundan şiddetle çekmesi sonucu omzu çıktı Tayyip Erdoğan'ın. Doktorların "habituel çıkık" dediği ve tekrarlayan omuz çıkmaları sık sık sorun oluyordu. Bazen çıkan omzunu hastaneye yetişemeden arkadaşlarına tarif ederek taktırdığı da oluyordu. 3 yıl kadar önce, Vakıf Gureba Hastanesi'nde ameliyat olmaya karar verdi. Hazırlıklar yapıldı. Ve iki etaplı ameliyatın ilk etabı için hastaneye yattı. Ameliyathanede onu bir sürpriz bekliyordu. Kendine narkozu veren doktor; Erdoğan'ın, sol görüşlü bir öğrenci olmasına karşın belediyeden burs verdiği bir doktordu. Dr. Necati Karaoğlu narkozu vermeden önce, Erdoğan'ın elini tuttu ve; "Başkanım, ben zor şartlar altında okudum, öğrencilik yıllarımda sizin verdiğiniz burs için müracaat ettim ve bana anlayışımı, düşüncemi sormadan burs verdiniz ve ben şimdi burada anestezi asistanıyım." Duygulu bir an yaşandı ve Erdoğan iki seanslı ameliyatın 3 saatlik birinci bölümü için uykuya daldı. sabah Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:37

İLGİLİ HABERLER