Dünya
  • 1.12.2007 00:30

DUİSBURG'DA "ÜLKÜCÜ DERNEKLERİ KAPATILSIN" TARTIŞMASI

HAMDİ YULUĞ
DUİSBURG - Almanya'da yaşayan Türklere yakınlığıyla bilinen Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) Duisburg Belediyesi Göç ve Uyum Meclisi üyelerinin Ülkü Ocağı'nı hedef göstererek, kapatılmasına yönelik verdiği teklif kentte yaşayan Türkleri şaşırttı.


Duisburg Belediyesi Göç ve Uyum Meclisi Başkanı Şevket Avcı'nın başkanlığında önceki gün yapılan 2007 yılı son oturumuna Sosyal Demokrat Partili (SPD) üyeler damgasını vurdu. SPD'li Göç ve Uyum Meclisi üyeleri Andrea Demming-Rosenberg, Sylvia Pohle, Manfred Slykers ve Manfred Kaiser, verdikleri teklifte Ülkü Ocakları'nın kapatılması için hukuki inceleme başlatılmasını istedi. Belediye başkanından gerekli işlemleri başlatması istenen teklifin gerekçesinde, "Bozkurtlar" isimli oluşumun Türkiye'de faaliyet gösteren Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) paramiliter kolu olduğu ileri sürüldü. Bu örgütün yurtdışında da faaliyetlerde bulunduğu ve Batı ülkelerinde yaşayan göçmenleri kendi safına çekmeye çalıştığı savunuldu. Bu organizasyona ait internet sitelerinde Siyonistlere, Yahudilere, Kürtlere, ABD'ye, Yunanlılara, Ermenilere ve komünistlere saldırıldığı ve düşman gösterilen bu grupların Duisburg'da yıllardır barış içinde yaşadığı iddia edildi.


SPD'li meclis üyelerinin bu teklifi üzerine Göç ve Uyum Meclisi Başkanı Şevket Avcı, "O zaman bir bildiri hazırlayalım, kentte anayasaya aykırı faaliyet gösteren her şey yasaklansın ve kurallara uymayan derneklere de yasal müdahale yapılsın" dedi.


Konuşmanın ardından SPD'li üyelerin görüşülmek üzere meclise verdikleri teklif oylamaya sunuldu. Yapılan oylamaya katılan 22 meclis üyesinin 17'si ret, 4'ü kabul oyu kullanırken, Yeşiller Partisi'nden Sait Keleş ise çekimser kaldığını ifade etti.


SPD'li meclis üyelerinin verdiği teklifi değerlendiren Gürsel Doğan, "Zaman olarak böyle bir teklifin karşımıza gelmesi, SPD gibi koalisyon ortağımız için talihsiz bir olay. 25 yıldır bu ülkede göç politikasını belirlediğini iddia eden bir partinin böyle taraf tutması yanlış bir politikadır" şeklinde konuştu.


2 hafta önce Yeşiller Partisi'ndeki üyelerin aynı şekilde bir teklif sunmaya hazırlandıklarını belirten Doğan, "Kendileriyle yaptığım görüşmede böyle bir teklifin yanlış olacağını, demokratik yollara gitmeleri yönünde uyardım. Onlar da teklif bu yöndeki tekliflerini meclise getirmeden geri çekti" diye konuştu.


SPD'nin son dakikada böyle bir teklif vermesinin kentteki siyasi atmosferi bozmaya yönelik olduğuna dikkat çeken Gürsel Doğan, "Burada tek bir dernek ve tek bir ideolojik kesimin hedef olarak gösterilip, diğer radikal kuruluşlara hiç değinmemek, Türk toplumuna yanlış mesajlar verir. Burada anayasaya aykırı faaliyet gösteren bütün dernek ve kuruluşlar ele alınmış olsa, o zaman buna anlayışla bakabilirdik. Ancak tek bir grubun teklifte hedef gösterilmesi çok tehlikeli bir yaklaşım. SPD'nin Türklere yönelik bu tutumunu çok tehlikeli görüyorum" şeklinde konuştu.


Göç ve Uyum Meclisi Başkanı Şevket Avcı ise, "Duisburg'da huzur ortamı var. Bu kent Almanya'nın en huzurlu 6. büyük şehri. Bu kadar çok yabancı yaşamasına karşın çıkan olay sayısına bakıldığı zaman oldukça az. Bu huzuru buradaki insanlarımıza, sivil toplum örgütlerine ve genel idareye borçluyuz. Burada huzuru bozmak için uğraşanlar olacaktır tabii. Tıpkı bugün karşımıza gelen önerge gibi. Ancak sağduyulu meclis üyesi arkadaşlarımla birlikte bunun karşısında durup, teklifin mecliste görüşülmesini reddettik. Terörün kökü neresi olursa olsun, nereden gelirse gelsin hepsine karşıyız. Burada belli bir grubu hedef gösterip, diğer radikal grupları göz ardı etmenin hiçbir anlamı yok. Duisburg'da güzel giden bazı şeyler baltalanmaya çalışılıyor. Bu yüzden daha uyanık olmamız lazım. Bazı güçler Türk toplumunu provoke etmeye çalışıyor. Bunlara karşı sağduyulu olup, provoke olmamamız lazım" dedi.


2 hafta önce SPD'li üyelerin sunduğu teklifin aynısını hazırlayıp meclise getirmeyi planlayan ancak daha sonra geri çeken Yeşiller Partisi'nin Göç ve Uyum Meclisi üyesi Sait Keleş, neden böyle bir teklif hazırlama gereği duyduklarıyla ilgili soruya, "Bundan 3 hafta önce Ülkücüler Duisburg'da polisten izinsiz yürüyüş yaptı. Bu yürüyüş esnasında belirli derneklere hitaben çirkin sloganlar attılar. Ortam karışıktı, kavga olması ihtimali oluşmuştu. Sadece Duisburg değil Almanya geneline baktığımızda diğer kentlerdeki yürüyüşlerde de aynı şekilde kargaşalıklar görülmüştü. Almanya'da huzuru bozduklarını düşündüğüm için böyle bir teklif hazırlamıştım" yanıtını verdi.


Teklifte, neden sadece Ülkü Ocakları'na yer verilip diğer daha radikal grupların ele alınmadığı yolundaki soru üzerine de Keleş, Duisburg'da huzuru sadece Ülkücüler'in bozduğunu iddia ederek, "Solcu ve Kürt gruplar Ülkücülerin provokasyonuna gelip de huzuru bozmak için bir eyleme girmiş olsalardı, onlar içinde böyle bir teklif hazırlardık. Burada olanları provoke eden sadece Ülkücülerdir" dedi.


Teklifi geriye çekme nedenini de değerlendiren Keleş, "Teklifi verdiğimizde baktık ki sorunlar artıyor, baskılar oluşuyor, huzursuz bir ortam oluşmaya başladı. Sorunlar oluşmasın diye teklifi çektik geriye" şeklinde konuştu.


Keleş, SPD'nin hangi siyasi amaçla aynı teklifi meclise sunduğunu da anlamadığını savundu.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 15:25

İLGİLİ HABERLER