İSTANBUL - Antioksidan maddeler olan C ve E vitamini ile vücutta A vitaminine dönüşen beta-karoten, kalp hastalıkları ve kanserden koruyucu özellikler taşıyor. Özellikle kalp-damar hastalıklarının tedavisinde antioksidanların yararlı etkileri olduğu, artık ispatlanmış bir bulgu. Vücuttaki yaşlanma sürecini geciktiren antioksidan maddelerden maksimum fayda sağlamanın yolu ise dengeli beslenmekten geçiyor. Her yaş grubunun mutlaka kahvaltı yapması, büyüme ve gelişme çağındakilerin ise mutlaka süt, yoğurt, peynir tüketmeleri öneriliyor.
Acıbadem Hastanesi Kadıköy'de görev yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Fatoş Özcan, 'Güncel Sağlık' dergisindeki yazısında, insan vücudundaki toksit maddelerin, cildin kolajen tabakasını tahrip eden serbest radikaller ve karbonmonoksit gibi zararlı gazlar oluşturarak yaşlanma sürecini başlattığını belirterek, ''Ancak, bitkilerdeki bazı vitaminlerin bu süreci azaltıcı etkisi var. Bir bakıma vücuttaki paslanmayı giderdiklerini söylemek mümkün. Hakkında uzun süredir araştırmalar yapılan, kongreler düzenlenen söz konusu vitaminlere, paslanmayı geciktirici etkisinden dolayı anti-oksidan adı veriliyor. Antioksidanlar bu yararlarından ötürü dengeli beslenmenin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor'' dedi.
Antioksidanların, serbest radikallerin etkisini yok eden enzimleri arttırarak vücudun savunma sistemine katkıda bulunduklarını vurgulayan Özcan, vücudun kendini tahrip etme özelliği olduğu gibi, savunma mekanizmasından ileri gelen tedavi özelliğinin de mevcut olduğunu bildirdi. Bunu daha da pekiştiren ve dirençli olmayı sağlayan besinlerin (özellikle vitaminler), bileşimindeki paslanmayı önleyici maddelerle serbest radikallerin ve toksinlerin oluşumunu engellediğini ve yaşlanmayı yavaşlattığını ifade eden Özcan, daha da önemlisi, başta kanser olmak üzere birçok hastalığın oluşumunu engellediğini kaydetti.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Fatoş Özcan, antioksidan maddelerin, sağladığı faydalar dolayısıyla bilinçsizce tüketilmesinin de doğru olmadığını kaydederek, antioksidanların, herkesin boyuna, yaşına ve kilosuna bağlı olarak değişik ölçülerde tüketilmesi gerektiğini belirtti.
Antioksidanlardan yeterli miktarda alabilmek için her yaş grubunun mutlaka kahvaltı yapması gerektiğini ifade eden Özcan'ın diğer önerileri ise şöyle:
''Kahvaltıda peynir, zeytin, yumurta, ceviz, domates, portakal, salatalık, maydanoz gibi besinler alınmalı. Bu tarz bir kahvaltı tercih edilmiyorsa, yulaf ezmesi, süt veya yoğurt, kuru üzüm, fındık, ceviz ve meyve karışımı son derece sağlıklı. Büyüme ve gelişme çağında mutlaka süt, yoğurt, peynir tüketilmeli. Yemekler arasındaki ara öğünlerde meyve, ceviz, kuru kayısı gibi yiyecekler tercih edilmeli. Öğle ve akşam yemeklerinden birinde tavuk, balık, hindi eti, kurubaklagil, soya kıymalı dolma gibi protein grubu mutlaka sebze ve salatalarla tüketilmeli. Bol soğan, sarımsak kullanmalı. Zeytinyağı veya fındık yağını, soya, mısırözü ya da ayçiçek gibi yağlarla yarıya karıştırarak yemek pişirilmeli.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:35
