Sağlık
  • 2.10.2005 12:32

KLON KORKUSU YASAK GETİRDİ

İSTANBUL - Kök hücrelerin laboratuvar ortamında üretilip çoğaltılması son 10 yılın en çarpıcı gelişmelerinden biri oldu. Ancak dünya henüz bu konu üzerinde uzlaşabilmiş değil. Çünkü kök hücrelerle ilgili araştırmaların insan kopyalamaya kadar varabileceği korkusu endişe yaratıyor. Bu durum da birçok ülkede embriyonik kök hücre araştırmalarına sınırlandırma getirilmesine neden oluyor. Geçen yıl 21-22 Ekim''de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu''nda da konu ele alındı ama uzlaşma sağlanamadı. 66 ülke çalışmaların yasaklanmasına taraf olurken Belçika, Güney Kore ve Britanya''nın da aralarında bulunduğu 20 ülke yasaklamaya karşı çıktı. ''Gelişmeler izleniyor'' Konunun önemi ve Türkiye''de halkın bilgi sahibi olmaması nedeniyle geçen yıl Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) ''Kök Hücre Araştırmalarında Güncel Kavramlar'' başlıklı bir rapor yayımladı. Raporda, bugün tartışılan emriyonik kök hücre çalışmalarıyla ilgili bir an önce yasal önlemlerin alınması gerektiği uyarısında bulunuluyor. TÜBA raporunda şu noktalara dikkat çekildi: ''''Bugün için felç, şeker, alzheimer, parkinson gibi hastalıkların tedavisinde kök hücre uygulamaları büyük ümit vaadetmekle birlikte henüz kabul gören bir tedavi seçeneği değildir. Bu konuda ülkemizde de bazı araştırmalar yürütülmektedir. Ancak bu araştırmaların gerçekleşmesinde etik kurallara mutlaka uyulmalı. Toplumun bu konuda yanlış bilgilendirilerek yanlış beklentilere kapılmaması gerekli. TÜBA bu gelişmeleri yakından izlemektedir ve kabul gören bir kök hücre tedavisi geliştirildiği takdirde toplumun bilgisine sunulacaktır. Diğer yandan insan kopyalama amaçlı araştırmaların ülkemizde yürütülmemesi için gerekli yasal önlemlerin bir an önce alınması şarttır. Ayrıca tüp bebek uygulamalarından arta kalan embriyonlarla cenin ve erişkin kaynaklı hücre dizilerinin, kök hücre dizilerinin klinik tedavi amaçlı kullanımı, yurtdışından getirilmesi, ticareti ancak kurulması önerilen Ulusal Kök Hücre Araştırma ve Uygulamaları Kurulu''nun onayı ile gerçekleştirilebilir olmalıdır'''' deniliyor. ''Türkiye atılım yapabilir'' TÜBA''nın kök hücre araştırmalarıyla ilgili raporunda Türkiye''nin kök hücre araştırmalarında nasıl ön plana çıkacağı ise şu ifadelerle açıklanıyor: ''''Ülkemiz, kök hücre araştırmalarında ciddi bir atılım yapmak için uygun bir konumda görünmektedir. Karar vericilerin kök hücre araştırmalarına kaynak ve insan gücünü odaklayabildikleri ölçüde ülkemizin, Batı''daki tartışmalardan doğan boşluğu, Güney Kore örneğinde olduğu gibi doldurabilmesi, bu stratejik alanda önüne çıkan fırsatı gerektiğince değerlendirerek öne çıkmasının mümkün olacağına inanıyoruz.'''' Sekiz üniversite araştırıyor Türkiye''de Hacettepe, İstanbul, Akdeniz, Ankara, Ege, Karadeniz Teknik, Bilkent ve Gazi Üniversitesi''nde kök hücre konusunda çalışmalar yapılıyor. Konunun uzmanı olan pek çok kişi arasında yaygın görüş, Türkiye''nin bu alanda atılım yapmak için uygun bir konumda olduğu. Ancak kurumlararası işbirliği, etik, yasal düzenlemeler ve devletin desteğinin olması gerekiyor. TÜBA''nın raporuna göre, embriyonik kök hücrelerin çeşitli hücrelere dönüşebilmesi heyecanlı olduğu kadar da riskli. Çünkü embriyonik kök hücre çok hızlı çoğalabiliyor. Çoğalma kontrolden çıktığında beraberinde hastalıkları getirebiliyor. Tartışma konularından biri de bunun nasıl önlenebileceği. Dünya klonlamayı 1997''de koyun ''Dolly'' ile tanıdı. Bir hücre çekirdeğinin, çekirdeği çıkarılmış bir yumurtanın içine konulmasıyla gerçekleşen klonlama tavşan, fare, kedi ve sığır gibi hayvanları koplayalamada kullanılıyor. 2001 yılında İngiliz Parlamentosu tıbbi araştırmalarda kullanılmak üzere insan embriyonunun klonlanmasını yasallaştırdı. (radikal) Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:00

İLGİLİ HABERLER