TRAJİKOMİK BİR ÖYKÜ: 'ÜMRANİYE SAPIĞI' DİYE SUÇLANAN ADAM ÇAREYİ YUNANİSTAN'A KAÇMAKTA BULDU!..
Kimsenin iş vermediği ve çocukların dalga geçtiği Akyıldız, çareyi yurtdışına kaçmakta buldu. Yunanistan’a iltica talebi kabul edilmeyen Akyıldız’ı nişanlısı da terk etti. Akyıldız, hakkını yargıda arıyor, AİHM’ye gitmeyi düşünüyor.
‘Ümraniye sapığı’ diye yakalandıktan sonra suçsuzluğu anlaşılan Bilal Akyıldız, iki yıldır sokakta adres bile soramıyor. Suçsuz olduğu anlaşıldığı halde kimsenin iş vermediği; çocukların ‘Tecavüzcü Coşkun’ diye çağırdığı Akyıldız, çareyi Türkiye’den kaçmakta buldu. Kaçabileceği en yakın yer olarak Yunanistan’ı gören Akyıldız, üç ay önce Meriç Nehri’nden balıkçı teknesiyle Yunanistan’a geçti. Yunanistan tarafından iltica talebi kabul edilmeyen Akyıldız, Türk güvenlik güçlerine teslim edildi. Kaçak olarak yurtdışına çıktığı için hakkında dava açılan Akyıldız, 111 milyon lira para cezasına çarptırıldı. Ancak Akyıldız’ın başına gelenleri bilen hakim cezayı erteledi. Türkiye’de kalmaya dayanamadığını söyleyen Akyıldız, yurtdışına çıkmak için ne gerekirse yapacağını vurguluyor. Akyıldız, kendini günlerce sapık olarak gösteren bir TV kanalına, yakalayan güvenlik güçlerine ve devlete üç dava açtı. Avukat Mehmet Yavuz, bu davalardan iki yıldır hiçbir sonuç alamadıklarını söylüyor. Davalar bu şekilde devam ederse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gideceklerini ifade eden Yavuz, Türkiye’nin ağır tazminata mahkum edilebileceğini öne sürüyor.
Bilal Akyıldız (33), 17 Kasım 2002’de Anadolu yakasında birçok kız çocuğuna tecavüz ettiği gerekçesiyle aranan ‘Ümraniye sapığı’nın robot resmine benzediği için yakalandı. 2 gün içinde yapılan DNA testi sonucu Akyıldız’ın aranan sapık olmadığı anlaşıldı. Yine de tutuklanıp cezaevine konan Akyıldız, gerçek sapık Yaman Özçelik’in yakalanmasıyla yaklaşık 1 ay sonra serbest kaldı. Karakolda çeşitli işkencelere maruz kaldığını savunan Akyıldız, asıl çilenin cezaevinden çıktıktan sonra başladığını ifade ediyor. Akyıldız, gerçek sapığın yakalanmasıyla cezaevinden çıksa da bu durum onun aklanmasına yetmiyor. Bir anda tüm Türkiye’nin ‘Ümraniye sapığı’ diye tanıdığı Akyıldız’ın hayatında her şey tersine gitmeye başlıyor. İnşaat işçisi Akyıldız’a dönemin İETT genel müdürü televizyonda canlı yayında iş vererek mağduriyetinin giderileceği müjdesi veriyor. Bu söz tutulmadığı gibi Akyıldız’a inşaatlarda da iş verilmiyor. Akyıldız, insanların kendine ‘gerçekten suçlu olmasaydı devlet ona iş verirdi’ diye şüphe içinde yaklaştığını söylüyor. Mahkeme, haksız yere tutuklu kaldığı süre için Akyıldız’a toplam 1 milyar 150 milyon lira maddi manevi tazminat verilmesine hükmetti. Bu karar, Akyıldız’ın avukatı tarafından 2003’te temyiz edildi ve hâlâ sonuçlanmadı. Akyıldız, haksız yere tutuklu kalması ve suçlu damgası yemesi nedeniyle üç tane dava açtı, bunlar da sonuçlanmadı. Akyıldız’ın, Samandıra Jandarma Karakol Komutanlığı’na bağlı güvenlik güçleri tarafından polis bölgesinden alınıp götürülmesi ile ilgili Kartal 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘görevi kötüye kullanmak’ suçundan dava açıldı. Akyıldız’ın yakalama tutanağını imzalayan 3 jandarmanın tayini Güneydoğu’daki bazı illere çıkarıldığı için talimatla ifadeleri alındı. Jandarmaların, ifadelerinde suçlamaları kabul etmediği öğrenildi.
Bu söylentilerin ardından Akyıldız’ı, önce evlenmeye hazırlandığı nişanlısı terk ediyor. Toplum içine çıkmaktan çekindiğini ifade ediyor.
Akyıldız, “Otobüse bindiğimde kadınlar benden uzaklaşıyor. Çocuklar peşimden ‘Tecavüzcü Coşkun, sapık’ diye bağırıyor. Çıldırtacak hareketler oluyor. İnsanlarda soru işaretleri kaldı. Adres bile soramıyorum. Bir kişi olsa döversiniz; ama bu kadar insanla baş etmek mümkün değil.” diye konuşuyor. Gerçek fail Yaman Özçelik’in basında hiç yer almamasından yakınan Akyıldız, bu yüzden akıllarda ‘sapık’ diye kendisinin kaldığını vurguluyor. Akyıldız, yargısız infaz yaptığını kaydederek medyayı suçluyor. Jandarmanın suçsuz yere yakaladığını ve tacizde bulunduğunu ileri sürüyor. “Kendimi Boğaz Köprüsü’nden atsam, o zaman da öbür dünyada hiç yerim olmayacak.” diyen Akyıldız, iki yıldır çalışmadığını kaydediyor. Akyıldız, mahkemeler için birçok masraf yaptığını ve 7 milyar lira borçlandığını belirtiyor. Akyıldız, en kolay gidebileceği yer olarak Yunanistan’ı görmüş. Yaklaşık 3 ay önce Meriç Nehri’nden balıkçı teknesiyle Yunanistan tarafına geçmiş. Akyıldız, şunları dile etiriyor: “Türkiye’de devam eden davalarım olduğu için iltica talebim kabul edilmedi. Üç gün kamplarda kaldım, sonra beni Türkiye’ye teslim ettiler. Eğer iltica talebim kabul edilseydi oradan Hollanda’ya geçecektim.” Annesi Emine Akyıldız’ın olayın şokuyla felç geçirdiğini aktaran Akyıldız, çocuklarının perişan olduğunu ifade etti.
Zaman
