Sağlık
  • 26.3.2013 12:04

Yüksek tansiyon hastalarına doktor tavsiyesi

NİHAL IŞIK
İSTANBUL - İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hakan Tezcan, "Kan basıncı, kanın damarlar içinde dolaşırken damar duvarına yaptığı basınçtır. Bu basıncın ideali büyük tansiyonda (sistolik) 120, küçük tansiyonda (diyastolik) 80 milimetre cıvadır. Hastane veya klinik ölçümlerinde büyük tansiyon 140, küçük tansiyon 90 ve üzerine çıkıyorsa kişide hipertansiyondan söz edilir. Evde ölçümlerde ise bu değerler 135/85 olarak kabul edilmektedir" diyerek, hipertansiyonun ortaya çıkmasında birçok nedenin bir arada olabileceğini, hastaların yüzde 95’inde çevresel ve genetik faktörler nedeniyle tansiyonun yükselmeleri olduğunu belirtti.

Tezcan, "Vücutta bir kısmı beyinden, bir kısmı böbrek üstü bezlerinden salgılanan bazı hormonlar nedeniyle tansiyon yükselebiliyor. Genetik faktörlerin yanında kişilerde yeme alışkanlıkları, tuz kullanımı, stres, fazla kilo, hareket etmemek gibi çevresel faktörler de tansiyonun erken dönemde ortaya çıkmasında etkili oluyor" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'DE HİPERTANSİYON, 18 YAŞ ÜZERİ NÜFUSUN YAKLAŞIK YÜZDE 32’SİNDE GÖRÜLÜYOR"

Genetik yatkınlığı olan kişilerin çevresel faktörlerden kendini koruyarak, risk durumlarını azaltabileceklerini açıklayan Tezcan, "Tansiyon hastalarının egzersiz yapmalarının onlara çok büyük fayda sağladığı bilinen bir gerçek. İnsanlar yaşam tarzına, yeme alışkanlıklarına dikkat etmelidir. Türkiye'de hipertansiyon 18 yaş üzeri nüfusun yaklaşık yüzde 32’sinde görülüyor. Her 10 erişkinden 3’ünde hipertansiyon görülebiliyor. Bunun yanı sıra 60 yaş üzerinde yaklaşık her 2 kişiden birinde yüksek tansiyon görülüyor. Bunun nedeni yaşla beraber damar sertliği sorunlarının ortaya çıkmasıdır. Büzüşüp, genişleyebilen elastik damarlarımız yaşlandıkça bu kabiliyetini kaybeder" diye konuştu.

"EVDEKİ KAN BASINCI ÖLÇÜMLERİ DİKKATE ALINMALI"

Günde toplam en fazla 5 gram tuz tüketilmesi gerektiğini, fakat Türkiye’de günlük tuz tüketiminin bunun 3 misline kadar çıktığını belirten Prof. Dr. Tezcan, şöyle devam etti: "Aşırı tuz tüketimi hipertansiyonu tetikleyen en önemli unsurlardan biri. Kilo kontrolü, sigara, alkol tüketimine de dikkat etmek gerekiyor. Genetik ve çevresel faktörler hipertansiyonun yüzde 95’lik bir kısmını oluşturuyor. Hipertansiyonun yüzde 5’lik kısmı da vücutta başka bir organın hastalığından ortaya çıkabilir. Tiroit, böbrek gibi hastalıklardan kaynaklanan tansiyon yükselmeleri, bu hastalıkların tedavisinin ardından normale dönebilir."

Hipertansiyonu olan bir hastanın kullandığı ilaçları, kendini iyi hissettiğinde bırakmasının yanlış olduğunu, ilaçların ömür boyu, doktorun önerdiği dozlarda kullanmasının önemli olduğunu vurgulayan Tezcan, "Yıllar içinde, kullanılan ilaç ve dozu değişebileceği için doktor kontrolünün olması önemli. Yılda 2 kez doktora kontrole gitmeyi öneriyoruz. Bunun dışında evde kan basıncı ölçümü çok önemsenmeli. Kişinin tansiyonunda aşırı yükselme ya da düşüş olursa yine doktora başvurulmalıdır. Tansiyon aylara, yıllara, mevsimlere, ruh halinize, uykunuza, kilonuza, yediklerinize göre değişebilir" şeklinde konuştu.

  "UYGUN DOZDA UYGUN İLAÇ KULLANILMALI"

"Şeker hastaları nasıl evde kendi ölçümlerini düzenli yapıyorlarsa, tansiyon hastaları da kan basınçlarını düzenli olarak evde ölçmeli" diyen Prof. Dr. Tezcan, şunları kaydetti:
"Hasta, doktoruna sorarak, uygun cihazı alarak, uzun vadeli takipte haftada en az 1 kez tansiyonunu ölçmeli. İlk kez doktora gidildiğinde veya yıllık kontrole gitmeden önce de 1 hafta boyunca sabah akşam ölçümleri yapılıp kaydedilmelidir. Tansiyon her seferinde bulgu vermediği için, herhangi bir rahatsızlık hissedilmese de arada kan basıncı ölçülmelidir.Kontrolsüz kan basıncı uzun süre yüksek seyrederse; kalp büyümesi, kalp yetmezliği, kalp krizi, böbrek yetmezliği, beyin kanaması, görme bozuklukları yapabilir. Kişi kendini takip etmeli, doktorunun ona uygun gördüğü doz ve ilaç dışında ilaç kullanmamalı."
 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 16:53

İLGİLİ HABERLER