BİLGİN ŞAŞMAZ
ANKARA - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Erbakan'ın AK Parti hükümetine yönelik eleştirilerine, ''Devletin gerçekleri, salon siyaseti gerçeklerinden farklıdır'' şeklinde cevap verdi.
Bakan Çiçek, Ankara Hakimevi'nde başlayan 'Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İçtihatları Konusunda Eğitimciler Yetiştirilmesi Semineri'nin ardından gazetecilerle yaptığı sohbet sırasında açıklamalarda bulundu. İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlıkları sürdürülen 'Pişmanlık Yasası'nın kapsam olarak önceki yasadan farklı olacağını ifade eden Çiçek, ''Aynı yasa olsaydı sadece süresini uzatırdık. Demek ki ondan daha farklıdır ve bekleneni sağlayacak bir düzenlemedir'' diye konuştu.
Konuşmasında söz konusu yasaya ilişkin detaylı bilgiler veren Çiçek, konuya ilişkin çeşitli toplantılar yapıldığını, savcıların çalışmalara katıldığını, bu çerçevede Adalet Bakanlığı olarak kendi düşüncelerini, görüşlerini ve uygulamaları İçişleri Bakanlığı'na bildirdiklerini söyledi. Söz konusu yasa taslağının İçişleri Bakanlığı'nın öncelik vermesi halinde Bakanlar Kurulu gündemine alınabileceğine işaret eden Çiçek, Bakanlığı'nın Yasanın içeriğine ilişkin görüşleri konusunda açıklama yapmadı. Bir gazetecinin, ''Bir hakim, Türk kanunları ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin kesiştiği noktada, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerini uygulayabilir mi?'' sorusuna Bakan Çiçek, ''Kesinlikle uygulayabilir. Anayasa'nın 90. maddesine göre uluslararası sözleşmeler, iç hukukun bir parçasıdır. Bu sözleşmeler kanun mesafesindedir. Hatta kanundan bir adım daha ilerdedirler. Çünkü bunlarla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne gidilemiyor. Bir yargıç. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini uyguladığı zaman bir kanunu uygulamış oluyor'' yanıtını verdi. Bakan Çiçek, Türkiye AB konusunda içinde bulunduğu sıkıntıyı çok kısa bir sürede aşabileceğini dile getirerek, şunları kaydetti:
''Kaldı ki Türkiye'nin önünde de çok uzun bir zaman yok. 18 ay gibi bir zaman vardır. Bu süre sonunda Türkiye AB'ye ya girecektir ya girmeyecektir. Gireceğiz diye karar verip, zaman kaybetmenin, ikili oynamanın Türkiye'ye bir faydası yok. Eğer AB içersinde yer almayacaksak, enlem ve boylamımızı yeniden belirlemememiz gerekmektedir. Dolayısıyla kafamızda bir takım 'acaba'lar varsa bunları ortadan kaldırmamız gerekir''.
57. HÜKÜMET DE ELEŞTİRİLERDEN NASİBİNİ ALDI
Konuşmasında, AB üyeliğini Türkiye'nin kendisinin talep ettiğinin altını çizen Çiçek, şu ifadelere yer verdi: ''Kimse bize bunları dayatmıyor. Biz kendimiz kabul ettik. Ferdi Müracaat Hakkı'nı biz kendimiz talep ettik, İnsan Hakları Sözleşmesi'ni kendimiz gidip imzaladık. AB'ye müracaat yapan biziz. Kimse bize kırmızı davetiye göndermedi. Hem kabul edip, altını imzalayıp, hem de onun aksine davranmak doğru bir husus değil. Bu konu Türkiye'nin itibarı ve güvenirliği açısından da önemli. Yani, 'Sözleşmelere imza atarlar, sonra yan çizerler' konumuna getirmek Türkiye'yi son derece yanlıştır. Bu konuda önceki Hükümetin bir takım yanlışları oldu. AB konusu kamuoyuna bütün yönleri ile anlatılmadı. Hatırlayacaksınız konu, TBMM'de 10-12 dakikalık bir görüşmeden ibarettir. Halbuki, 5 yıllık kalkınma planları bile TBMM'de ilgili komisyonlarda 1-1,5 ay konuşulur. AB projesi ise en az 50-100 yıllık bir plandır. 5 yıPişmanlık yayası'na lı 1-1,5 ay konuşuyorsunuz, Türkiye'nin 50-100 yıllık geleceğini 12 dakika konuşuyorsunuz. Böyle olunca da bu proje toplumda yeteri kadar anlaşılamadı. AB'nin Türkiye'ye getireceği bir takım kolaylıklar var ama getirdiği bir takım yükümlülükler de var. Biz, sağlayacağı yararlar üzerinde durduk, getireceği yükümlülükleri ele almadık. Onun için konunun TBMM'de bütün yönleri ile bir kez daha görüşülmesi lazım''.
Terörle Mücadale'nin 8 maddesinde değişiklik yapılıp yapılmayacağı sorulduğunda ise Bakan Çiçek, AB üyesi ülkelerinin kendilerinin uymadığı şartları bizden istemediğini, ayrıca Birliğe girmeyi bizim istediğimizi, bunun şartlarını da yerine getirmek durumunda olduğumuzu ifade etti. Erbakan'ın hükümete yönelik eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Bakan Çiçek, ''O Erbakanca söylemiştir'' ifadesini kullandı. Bakan Çiçek, Necmettin Erbakan'ın şu an hükümet olması durumunda eleştirdiği birçok işi kendisinin de yapacağını ifade ederek, ''Devletin gerçekleri, salon siyaseti gerçeklerinden farklıdır. Türkiye ne zaman salon siyasetinden vazgeçerse, karışıklıklar da o zaman ortadan kalkar'' dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:58