Gündem
  • 3.4.2003 12:42

AĞAR: ''HÜKÜMETİN, KOALİSYONUN İÇİNDE OLDUĞUNU İFADE ETMESİ İÇİN BU KADAR GECİKMESİ GEREKMİYORDU''

MUAMMER TAN ANKARA - DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hükümetin dış politikada tutarsız ve kararsız bir politika izlediğini öne sürerek, ''Hükümet, koalisyonun içinde olduğunu ifade etmesi için bu kadar gecikmesi gerekmiyordu'' dedi. Ağar, Vakıf 2000 Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ülkü Söylemezoğlu'nu parti genel merkezindeki makamında kabul ederek, bir süre görüştü. Söylemezoğlu'nun vakıf olarak yürüttükleri 'Yeniden Yapılanma Projesi' kapsamındaki 'siyasette yeniden yapılanma' çalışmaları hakkında verdiği bilgileri dinleyen Ağar, seçime kısa bir süre kala, Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu'nun değiştirilmesi yönündeki tartışmaların bir fayda getirmediğini söyledi. Ortaya çıkan bugünkü tablonun, temsilde adaletin sağlanmadığı bir tablo olarak karşımıza çıktığını belirten Ağar, ''Her ne kadar istikrarın var olduğu iddia edilse de temsilde adaletin sağlanmaması, yüzde 45 civarında bir oyun karşılığını, Meclis'te temsil edilememesi gibi garip bir sonuç ortaya çıkarmıştır'' dedi. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Ağar, 'Dün Sayın Gül, 'direkt olarak biz de koalisyonun içindeyiz' dedi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?' yönündeki soruya, ''Hükümetin, koalisyonun içinde olduğunu ifade etmesi için bu kadar gecikmesi gerekmiyordu'' karşılığını verdi. Mutabakat çerçevesinde Türkiye'nin fiili olarak müdahalenin içinde olma durumunun söz konusu olmadığının görüldüğünü vurgulayan Ağar, ''Bu noktada gelecek idiyseniz o zaman bu kadar farklı ve çelişkili beyanlara gerek yok idi. Bunu daha önceden de hükümet yapabilirdi. Hükümetin kararsızlığı her saniye görülmektedir'' şeklinde konuştu. ABD'den gelecek ekonomik yardımın 1 milyar dolara kadar düştüğünün hatırlatılması üzerine Ağar, hükümetin sürekli kararsız, tereddüt ve tavırsız halinin konuyu bu noktaya getirdiğini belirtti. Ağar, Başbakan Recep Erdoğan'ın 'ülke oksijen çadırında, acil serum gerekiyor' açıklamasına da tepki göstererek, bu tür açıklamaların toplumda paniğe yol açtığını öne sürdü. Ağar, ''Türkiye'nin gerçekten bir savaş hali, olağanüstü hali olduğunda millet canı dahil her şeyi vermeye hazırdır. Ama öncelikle bütün bu şartları bile bile iktidar görevine talip olan bir hükümetin bu tutarsızlıklar içerisinde konuşmasının kabul edilebilir yanı yoktur. İnsiyatif elden kaçmıştır'' değerlendirmesinde bulundu. 'Yeni bir tezkere gerekli mi?' yönündeki bir soru üzerine Ağar, mutabakatın fiilen bir askeri müdahale olarak görülmediğini hatırlatarak, şunları kaydetti: ''İnsani yardım ve bir takım teknik yardımların olduğu ifade ediliyor. Askeri malzemeye yönelik bir şey olmadığı söyleniyor. Bütün bunların hepsi tabii ki hükümetin takdirinde olan bir konudur. Bu ileri boyutlarda askeri yardım arzusuna kadar gidebileceği de anlaşılmaktadır. Ucu açık bir mutabakat şeklidir. Askeri boyutlarda olan yardımlar söz konusu olduğu vakit , o zaman bir tezkere gerekeceği aşikardır''. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:43

İLGİLİ HABERLER