Gündem
  • 10.8.2003 11:27

AĞAR'DAN AKP'YE AĞIR ELEŞTİRİ: YENİ YETMELER

DYP Lideri, AKP’yi eleştirdi ve ''Darağaçları durduramadı, altı ayda bir kılıktan kılığa giren siyasetin yeni yetmeleri mi bizi durduracak?'' diye konuştu. CHP'yi de AKP'nin stepnesi olarak niteledi DYP Gençlik Kolları Genel Başkanlığı tarafından çıkarılmaya başlanan Genç Birikim adlı dergiye ''Türkiye’nin Siyasal Analizine Bir Bakış'' başlığı ile bir yazı kaleme alan Ağar, AKP’nin yanı sıra CHP ve Meclis dışı muhalefete de eleştiriler yöneltti. 3 Kasım seçimleriyle oluşan Meclis’in ne kadar gizlenmek istenirse istensin, milletin çoğunluğunun temsil edilmediği bir Meclis olduğunu savunan Ağar, ''İktidar partisi, şimdi ‘güç odakları’ diye nitelenen menfaat gruplarının, millete karşı bir tedbiridir ve muhalefet partisi de onun stepnesidir'' dedi. Gerilim politikası Hükümeti menfaat gruplarının etkisi altında olmakla eleştiren ve iktidarın vatandaşa ektirmediğini, biçtirmediğini, üretimi desteklemediğini ileri süren Ağar, CHP’yi de ''Aynı grupların yedeğe aldığı muhalefet partisi ise bu konuları gündemine dahi almayı düşünmemektedir'' diye eleştirdi. Ağar, yazısında şu görüşlere yer verdi: ''Zira, her iki parti de, varlıklarını vatandaşın hayat tarzları üzerinden ir gerilim politikası ile korumak düşüncesindedirler ve önceliklerini de buna göre sıralamaktadırlar. Maalesef, Meclis dışındaki partiler de hayat tarzları üzerinden daha gerilimli bir zıtlaşmanın tarafı olmak yahut etnik kutuplaşmalarla güçlenmek peşindeler. Bu tarz siyasetin millete çıkarabileceği faturanın hesabı ise yapılmamaktadır.'' Halkın verdiği büyük desteğe rağmen Türkiye’nin muktedir olmayan bir hükümet tarafından yönetildiğini belirten Ağar, ''Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu tehdit ve tehlikelerin kaynağı buradadır'' dedi. Hükümetin dış politikasını da eleştiren Ağar, yazısında şu görüşlere yer verdi: ''Bütün bu hesapsızlıkların üzerine dış politikadaki dehşet verici ve büyük milletimizin tarihine asla uygun olmayan aymazlıklar eklenmekte, ordunun kendi emrinde olduğunu ve ordunun mesuliyetini de taşıdığını idrak edemeyen hükümet, bir komşu ülke başbakanının ‘kötü ordu, iyi hükümet’ açıklamalarını cevapsız bırakmayı uygun görmektedir. Burada acemilikten söz etmiyorum. İş bilmezlikten söz etmiyorum. Vizyonsuzluktan söz etmiyorum. Sözünü ettiğim, toprağa, tarihe, tecrübeye, kısaca devlete ve devleti devlet yapan değerlere sahip olmayıştır.'' Yazısında 3 Kasım seçim sonuçlarına da değinen Ağar, şunları kaydetti: ''Genel başkanınız olarak ben ‘bu sonuçtan biz de sorumluyuz’ diyebilmek yürekliliğine sahibim. Sizin de aynı yürekliliğe sahip olmanızı istiyorum ve bekliyorum. Meseleyi böyle kabul etmezsek, 3 Kasım’ın bize verdiği mesajı anlamamışız demektir. Milletimizin o seçimde önümüze koyduğu yeni yol haritasını görmemişiz demektir. Milletin sandıkta verdiği mesajı okuyamazsak, biz mağlup oluruz, millet mahzun olur. 3 Kasım seçimleri birçok partiyi tasfiye etti, Bu doğru. Ancak Doğru Yol Partisi’ne verilen mesaj farklıdır. Milletimiz Doğru Yol Partisi’ne, ‘Senden vazgeçmiş, sana sırtımı dönmüş değilim’ mesajı vermiştir.'' Kendileri için menfaat üretmeyi düşünmediklerini kaydeden Ağar, “600 yıl, üç kıtada hükümran olmuş, tarihin en köklü devlet geleneği, bugün ciddi bir tahribatla karşı karşıyadır. Sebebi, Doğru Yol Partisi’nin temsil ettiği bu siyasi geleneğin 3 Kasım’da Meclis’e taşınamamasıdır” görüşünü savundu. Yeni yetmeler DYP’nin yürüyüşünün durmayacağını kaydeden Ağar, şöyle dedi: Yeniden doğmasını bilenler için bu bir bitiş noktası değil, yepyeni, taptaze bir başlangıç noktasıdır. Bu elli yıllık bir yürüyüştür. Darağaçları, bu demokrat yürüyüşü durduramadı. Darbeler, bu hizmet kervanını durduramadı. Yasaklar, bu davanın er oğlu erlerini yıldıramadı da şimdi, her altı ayda bir kılıktan kılığa giren bu siyasetin yeni yetmeleri mi bizi durduracak? Türkiye’nin başında 365 kişilik Meclis çoğunluğu ile tek başına bir iktidar var. Öyle bir hükümet ki, 365 kişilik Meclis çoğunluğu ve tek başına iktidarı orta yerde dururken, ‘Seçimi kazandık ama iktidar olamadık’ diyebilen ve bundan da utanç duymayan bir siyaset anlayışı. Türkiye için vahim gelişmelerin başladığı nokta, işte buradıdır. Türkiye’nin, halkın verdiği büyük desteğe rağmen muktedir olamayan bir hükümet tarafından yönetiliyor olmasıdır. H.O.Tercüman Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:29

İLGİLİ HABERLER