Gündem
  • 6.8.2003 18:06

AK PARTİ'Lİ KARAMAN: ''YOLSUZLUKLARIN ÜZERİNE SONUCUNDA NE OLURSA OLSUN, MALİYET ANALİZİ, SİYASİ ANALİZ YAPMADAN GİDİYORUZ''

ALİ OSMAN KARATEKİN İZMİR - TBMM KİT Yolsuzluklarını Araştırma Komisyonu Üyesi AK Parti İzmir Milletvekili Fazıl Karaman, Türkiye'nin yolsuzluklarda dünyada ilk üç sırada olduğunu söyleyerek, ''Yolsuzlukların üzerine sonucu ne olursa olsun, maliyet analizi, siyasi analiz yapmadan gidiyoruz'' dedi. AK Parti İzmir Milletvekili Fazıl Karaman, Bakırçay Bölgesi'ndeki partisine ait teşkilatların sorun ve dertlerini dinleyerek, Aliağa ilçe teşkilatına yaptığı ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını da cevapladı. AK Parti'nin yolsuzlukların üzerine çok ciddi bir şekilde gittiğini kaydeden Karaman, ''5 yıl sonunda bu Meclis kapanıp bir başka döneme devrettiğinde, Türkiye yolsuzluktaki o ilk üç sırada değil de daha alt sıralarda yerini alacak. Ama burada temel görev Meclis'in değil, hükümetindir. Geçmiş dönemlerde Meclis'in elindeki delille bizim elimizdeki deliller arasında bir farklılık yok. Biz komisyon olarak diyoruz ki bugün bazı şeyler çok net. Ama geçmişte aynı komisyonlar demiş ki bunlar net değil. Bu söylemin içeriğinde tamamen siyasilik yatmaktadır'' dedi. Karaman, yolsuzlukla mücadelenin toplumsal bütünlük içinde yapılması gerektiğine de dikkat çekerek, ''Yolsuzlukla topyekün mücadele edilirse başarıya ulaşılır. Bugün belediyelerden tutun da tüm kamu kurumlarında yolsuzluk ve usulsüzlüklere rastlamak mümkün. Daha şeffaf ve demokratik olunduğunda bu olumsuzluktan bu ülke kurtulabilir'' diye konuştu. Karaman, konu ile ilgili olarak şunları söyledi: ''Biz komisyon olarak şu ince noktayı göz önünde tutuyoruz; bu komisyonun içinde geçmiş siyasi partilere ait temsilciler yok. Dolayısıyla biz sanki onların temsilcileriymiş gibi olaya bakıp, en azından bir vicdansızlık, tabirimi mazur görün bir siyasi linç savaşına girmesin diye çok hassas davranıyoruz. Ve orada raporlarda da belirtiliyor. Soruşturma komisyonu taleplerinde hukuki deliller gerçekten vardır. Bu delilerinin sonucunda yargı ne der, bu artık yargının bileceği iş. Yargıda biliyorsunuz Anayasa Mahkemesi, Yüce Divan'dır. Kararı orası verecek. Soruşturma Komisyonu kurulması ve komisyon sonrası Yüce Divan'a gitme kararı Meclis'in görevidir. Buna da Meclis karar verecektir.'' ''YOLSUZLUĞU KALDIRACAK YAPININ ORTAYA KONMASI TEMEL PRENSİP'' Devlet ve özel sektörle ile ilgili birçok olayda, en azından bir kayırmacılık, rüşvet ve hortum diye tabir edilen bir takım olaylarla karşı karşıya kalınabileceğini belirten Karaman, ''Biz komisyon olarak Türkiye'de bütün yolsuzluk olaylarını inceleyecek ve çözeceğiz diye bir isteğimiz, arzumuz ve gayretimiz olmadı. Bazı yerlerde birinci olarak bu yolsuzluğu oluşturan nedenlerin bulunarak bunları ortadan kaldıracak idari ve yasal yapının ortaya konması düşüncesi komisyonun temel prensibidir'' diye konuştu. Karaman, komisyonun hazırladığı raporun toplam bin sayfa olduğunu ifade ederek, ''Fakat en önemli bölümü bu 150 sayfalık bölüm. 5 yıl sonunda bu Meclis kapanıp bir başka döneme devrettiğinde Türkiye yolsuzluktaki o ilk üç sırada değil de, daha alt sıralarda yerini alacak. Ama burada temel görev Meclis'in değil, temel görev hükümetindir. Hükümetimiz bu noktada çok hassas. Yolsuzluklarının üzerine sonucunda ne olursa olsun, maliyet analizi, siyasi analizi yapmadan üzerine gidiyor. Biz de Meclis olarak bunu kolaylaştırıcı ne varsa yapmaya çalışıyoruz. Bilgi Edinme Yasası geliyor, bir yandan onu çıkarmaya çalışıyoruz. Şeffaflıkla ilgili şeyleri yapmaya çalışıyoruz. Hükümet, Meclis ve vatandaşın el birliği ile İnşallah bunlar hallolacak. Ama yolsuzlukla mücadele öyle bir saman alevi, bir anlık mücadele değil. Uzun sonsuz bir mücadele. Çünkü bu kemikleşmiş bir problem. Herkesin yolsuzlukla ilgili olayları olağan karşıladığı bir toplumda, yolsuzlukla mücadelenin ne kadar zor olduğunu siz de takdir edersiniz. Bizimkisi bir başlangıçtı. Çok güzel bir çalışma oldu. 60 uzmanla birlikte 12 milletvekili ciddi bir efor sarf ederek bir şeyler yaptık. Bu sadece bir adımdır. Bu adımın devam etmesi gerekir'' dedi. DOKUNULMAZLIĞIN KALDIRILMASI Komisyon raporunda milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili bir bölüm olduğunu hatırlatan Karaman, ''Dokunulmazlığın en azından Avrupa Birliği standartlarına çekilmesi noktasında çalışmalar var. Fakat dokunulmazlık hakikaten çok ince bir nokta, iki ucu keskin bir bıçak. Türkiye'de sadece siyasilerin, milletvekillerinin dokunulmazlığı değil, memurun dokunulmazlığı, birçok çalışanın, hakimin, savcının da dokunulmazlığı söz konusu. Memurun kendisini işinde yaptığı bir suçtan dolayı yargılayamıyorsunuz. Memurun muakematı prosedürünü takip etmek zorundasınız. Bütün bunların bence bir mütaala zincirinden geçirilmesi gerekir'' diye konuştu. Dokunulmazlık konusunda Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulduğunu anlatan Karaman, ''AK Parti ve CHP milletvekilleri bir arada çalışıyorlar. Bu mütaala zincirinden sonra dokunulmazlıkla ilgili Türkiye'nin izleyeceği bir yöntem yol haritasının çıkması lazım. Takdir edersiniz ki, çala kalem yasama dokunulmazlığının kaldırılması ilerde Meclis ve siyasiler hedef altında kalacaklardır. Bunları daha çok hedef altına sokarsak bu kez parlamentoyu çalıştıramaz hale gelebiliriz. Dokunulmazlık kalsın ya da kalkmasın demiyoruz. Ama bir mütaala zincirinden geçirilerek ondan sonra makul bir yol bulunsun diyoruz'' diye konuştu. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:27

İLGİLİ HABERLER