Gündem
  • 31.1.2006 11:34

AKŞAM GAZETESİNDEN İLGİNÇ BİR DEĞERLENDİRME: AKP İÇİNDE BÖLÜNME SİNYALLERİ

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, hem Başbakan'ın yumuşak karnını oluşturdu hem de AKP içinde tartışmalara yol açtı ve partinin bölünmesine yol açabilecek bir süreç başlattı. Bu gerçeğe rağmen Başbakan'ın Unakıtan'a sahip çıkmayı sürdürmesinin nedenini doğru kavramadan parti içindeki bu kavgayı doğru anlamamız mümkün değildir.

AKP Lideri, Turgut Özal'dan devralmış olduğu bakış açısıyla bazı konularda hızlı ilerleme ve sokak terimiyle 'işbitiricilik' istediğinden, Maliye Bakanlığı'na Unakıtan'ı getirdi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da aynı gerekçelerle Başbakan'ın yönetim üslubuna yakındır. İki isim de Başbakan'ın İstanbul dönemindeki takımı içindedirler.

BAŞBAKAN'IN TAKIMI

Gerçekten iki bakan da kendilerinden beklendiği gibi hızlı biçimde işlere girişmişlerdir. AKP içindeki tartışmayı anlamak için bir ismi daha doğru konumlandırmak gerekiyor. Arada bir yaptığı çıkışlarla dikkat çeken Abdüllatif Şener de eski Maliye Bakanları'ndandır. Başbakan, bazı işlerde hızla gidilmesini istemeye başladığı için Özelleştirme İdaresi'ni Abdüllatif Şener'in Bakanlığı'ndan aldı ve Maliye'ye bağladı. Bu yapıldığı anda Unakıtan, bir dönemdir bekletilmekte olan bazı düzenlemelere imza attı ve gerekli görülen hızları sağladı. Partinin bu iki önemli ismi arasındaki anlaşmazlıkların temelinde bu yatar. Parti içinde, akçeli işlere hiç girilmemesini isteyen bir grup da vardır, bunlar dini açıdan çok daha muhafazakardırlar ve bazı işlerde süratli gidilmesinin yarattığı imaj problemlerinden son derece rahatsızdırlar. Bu kesim son dönemlerde rahatsızlıklarını daha yüksek sesle belirtmeye başlamıştır. Başbakan Erdoğan, bu kesimin isteklerini kolaylıkla göz ardı edebilecek durumda değil. Bu arada parti içinde Maliye kökenli olup da üst yönetimlere gelmiş olan etkili isimler de var. Ankara'da konuşulan, Unakıtan ile ilgili bazı haberlerin sızdırılmasında, hatta mal varlıkları ile çıkan tartışmada Unakıtan'ın köşeye sıkışmasında bu grubun etkili olduğu da söyleniyor.

Bu dinamikler, parti ve hükümet içinde hayli büyük sarsıntılara yol açtı. Başbakan bu farklı grupları nasıl uzlaştırabilecek, bunu gayet tabii ki henüz bilmiyoruz ama bildiğimiz tek şey; Başbakan'ın işinin hayli zor olacağıdır.

AKRABALAR SORUN

Burada bir hatırlatmayı da yapmakta yarar var. En fazla eleştirilerde bulunanlar bile bu yazıda ismi geçenlerin akçeli işlere bizzat karıştıkları iddiasında bulunamıyor. Ancak Türk siyasetinde önemli isimlerin yıpranmasına yol açmış olan akrabalar (oğullar) meselesi, bu isimlerin de başında. Bu isimlere aynı konuda problemi olduğu için Abdülkadir Aksu'yu da eklemek mümkün. Hatta gelen haberlere göre, bu isimlerin oğullarının birbirleriyle iyi tanıştıkları ve ortak girişimlerde bulundukları da bazı çevrelerde konuşuluyor.

'Akrabalar' meselesinin Türk siyasi yaşamında Turgut Özal ve Süleyman Demirel gibi iki önemli ismi bile nasıl yıprattığı hatırlanırsa, AKP'nin bu yöndeki gelişmeleri acilen kontrol altına almasının gerektiği ortadadır. Bu yapılmadığı takdirde, AKP her geçen gün daha da yıpranacak ve siyaseten zorlanacaktır. Hatta zorlanması başlamıştır bile. Partinin iki cephesi, yani dini muhafazakarlar ile liberal bakışlılar arasında uzlaşmanın hangi formülle yapılabileceği da şu anda tam bilinememektedir. Belki de dini muhafazakar bir geçmişe sahip olan Unakıtan'ın akçeli işlerde hız sağlayacak isim olarak seçilmesinin temelinde bu uzlaşmayı bizzat onun varlığının sağlayabileceği düşünülmüş olabilir. Hatta Başbakan'ın Unakıtan'a verdiği önem de buradan kaynaklanabilir ama akrabaların yarattığı sorun da bu noktada devreye girip bir uzlaşma umudunu azaltmaktadır. Başbakan, çözümü oldukça zor görünen bu sorunla bizzat ilgilenmelidir ve onun nasıl bir çözüm üreteceği de Türk siyasi hayatının son dönemdeki en ilginç gelişmesi olacaktır.(AKŞAM)
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:08

İLGİLİ HABERLER