Gündem
  • 17.12.2002 12:06

AKŞENER: BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ASKERLE ANLAŞMIŞTIK; AMA...

KAYNAK : Haber Vitrini 28 Haziran 1996’dan 30 Haziran 1997 tarihine kadar görev yapan Necmettin Erbakan’ın başbakanlığındaki RP–DYP (Refahyol) hükümetinin İçişleri Bakanı Meral Akşener, Zaman’a yaptığı açıklamada, başörtüsü tartışmalarının yoğun olarak yaşandığı 1997 yılında asker ve sivil bürokrasi ile diyalog kurarak sorunun çözülebileceğini gösterdiklerini söyledi. Kadın memurların başörtüsü ile işe gidebilmeleri için “bir vasat oluşturduklarını” anlatan Akşener, şu görüşleri dile getirdi: “Üniforma zorunluluğu olmayan işlerde, siyasi simge olarak algılanan örtünme şekli dışında şu şekilde bağlı bir eşarp, şöyle bir gömlek, uzun bir ceket, etek. Ressam bunları çizdi. Ve bu vasat yakalandı. Hazırlanan çizimlere MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç da olumlu yaklaştı ve bir anlaşma zemini sağlandı. Sonra ne olduysa oldu iki gün sonra kızlar ilahiyat fakültesinin kapısında, üniversite dışında kaldı.” Meral Akşener, 28 Şubat’ı “sosyolojik bir fay kırığı” olarak değerlendiriyor. Cumhuriyeti kuran sivil ve silahlı bürokrasinin ülkenin bölünmesi ve rejimin değişmesiyle ilgili endişeleri bulunduğunu belirten Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bana göre bu korku ve endişelerinde çok samimiler. Bu endişeleri tetikleyen grupların da İstanbul sermayesi ve basını olduğunu düşünüyorum. Kurumsal endişeler samimiydi; ama bu endişelerin tetiklenmesi İstanbul’dan oluyordu. 28 Şubat sürecinde, siyasetçi kanat da iktidarıyla, muhalefetiyle dik duramadı. Siyasetçi, sürecin daha hatasız gitmesi açısından sivil ve silahlı bürokrasi ile doğru bir diyalog kurabilirdi. Siyasetçi diyalog da kuramadı, dik duruş da sergileyemedi. 1997’de Refahyol hükümeti yıkıldıktan sonra DYP ve RP şecaat gösterdi; ama bu da vatandaş tarafından inandırıcı bulunmadı. Kaybeden taraflar açısından olaya baktığınızda o dönemin pek çok grubu kaybetti. Siyaset kurumunun korkakları kaybetti. Sosyal hayatın korkakları, fırsatçıları kaybetti. Kazanan var mı, derseniz çok kazanan olduğunu zannetmiyorum.” AK Parti’nin 3 Kasım’da aldığı oyların halkın uzlaşma arayışını gösterdiğini ifade eden Akşener, başörtüsü, imam hatipler ve Kur’an kurslarının gerginlik alanı olmaktan çıkartılması gerektiğini vurguladı. AK Parti iktidarının gerginlik alanlarını ortadan kaldırarak Türkiye’ye büyük hizmette bulunabileceğini dile getiren Akşener, “Belli şeyler anlatılarak endişelerin izolesine yönelik ortak bir yolun bulunması mümkün. Ticaret, siyaset yapan statü sahibi insanların, bireylerin, şahısların bu gerginliğin bitmesini istemediklerini gördüm. Türkiye’de gerginlik alanından beslenen, istismar ederek bu işten faydalanan grupların bu problemin içinden ellerinin çektirilmesi gerekir. Bunun sorunların çözümünde ciddi katkıları olur diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu. (Zaman) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:56

İLGİLİ HABERLER