Gündem
  • 11.11.2005 18:07

BAHÇELİ: ''''BAŞBAKAN YA TÜRBAN YA AB DEMELİDİR''''

MÜGE TUTCALI ANKARA (İHA) - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti''nin uzun vadeli değil, 6 aylık bir milli program hazırlaması gerektiğini belirterek, ''''Zira, AKP çok yakında tasfiye olacaktır. Giderayak üstleneceği böylesine ağır taahhütlerin MHP''nin iktidarını bağlamayacağını herkese şimdiden hatırlatmak isteriz'''' dedi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi''nin (AİHM) türban konusunda verdiği kararla ilgili olarak ise Bahçeli, ''''Başbakan yıllardır siyasetinin temeli olan türbanla, son yıllarda büyük bir hevesi olan AB arasındaki tercihinin ne olduğunu ortaya koymalıdır. Ya türban ya AB demelidir'''' şeklinde konuştu. Bahçeli bugün parti genel merkezinde gündeme ilişkin konuları değerlendirdiği bir basın toplantısı düzenledi. Bahçeli, AK Parti iktidarının 3. yılında Türkiye''nin kanunsuzlukların kol gezdiği, vurgun ve hırsızlığın prim yaptığı skandallar ülkesi haline geldiğini iddia etti. Terör örgütünün bu dönemde yeniden hortladığını ve Türkiye''nin milli birliğini hedef alan bölücü tahriklerin de bu dönemde hız kazandığını ileri süren Bahçeli, ''''AKP''nin AB karşısındaki teslimiyetçi siyasetinden cesaret alan etnik bölücülük siyasi arenaya çıkmıştır. Kanlı terör eylemleri İmralı''daki cani tarafından serbestçe ve alenen yönetilmiştir. Başbakan Erdoğan, Türkiye''nin karşısındaki silahlı bölücü terör sorununu etnik bir kimlik talebi olarak görmüş ve buna siyasi ve hukuki statü kazandırılması anlamına gelecek sorumsuz beyanlarıyla bölücü heveslerin iştahını kabartmıştır'''' diye konuştu. AK Parti''nin Irak konusunda da, Türkiye''nin çıkarlarını ön planda tutan bir politikası bulunmadığını ifade eden Bahçeli, ''''AKP bu konuda ABD''nin ve peşmerge gruplarını dümen suyuna girmiştir. Kuzey Irak''tan kaynaklanan PKK terörü bütün şiddetiyle sürerken, hükümet affedilmeyecek bir sessizlik ve atalet içindedir'''' dedi. ''''BARZANİ PKK TERÖRÜNÜ KULLANMAYA ÇALIŞIYOR'''' Bahçeli, Kürt devleti kurulması yolunda alınan mesafe karşısında da AK Parti hükümetinin sessiz kaldığını savunarak, ''''Kürt Bölgesi Başkanı sıfatıyla ABD''ye bir ziyaret gerçekleştiren Barzani PKK terörünü Türkiye''ye karşı bir şantaj silahı olarak kullanmaya çalışıyor. Bu zat, tek çıkış yolunun sorunun Türkiye içinde barışçı ve demokratik çözüme kavuşturulması olduğunu söylemiştir. Türkiye''de bu yönde olumlu gelişmeler yaşandığını belirten Barzani, bu konuda referans olarak da Başbakan Erdoğan''ın son Diyarbakır ziyaretini ve burada yaptığı sorumsuz beyanları göstermiştir'''' diye konuştu. ''''Siyasi ve ekonomik istikrar yalanı ve AB hayal ticareti, AKP''yi suni teneffüsle yaşatmak için bir nefes borusu olarak görülmektedir'''' diyen Bahçeli, 9 Kasım günü yayınlanan AB Türkiye İlerleme Raporu ve Katılım Ortaklığı Belgesi hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, Türkiye''ye ödettirilecek ağır faturanın toplu dökümünün bu belgelerle Türkiye''nin önüne konduğunu ifade ederek, ''''AB''nin Türkiye''ye bakış açısının merkezinde, zorla milli azınlık yaratma düşüncesi yatmaktadır. AB''nin bu konudaki sakat bakış açısı, Türk vatandaşları arasında etnik temelde farklılık ve ayrışma yaratma anlayışına dayanmaktadır'''' dedi. AB''nin kademeli bir süreçte azınlıklara siyasi ve hukuki statü tanınmasını istediğini belirten Bahçeli, ''''PKK terörü konusunda Türkiye''ye karşı iki yüzlü bir tutum sergileyen AB, şimdi de terör örgütünün siyasi kimlik kazanması için seferber olmuştur'''' diye konuştu. Bahçeli, İlerleme Raporu''nda ''Resmi dilin Türkçe olduğu ve Türkçe''den başka dillerin eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına anadilleri olarak okutulamayacağı ve öğretilemeyeceği'' ile ilgili Anayasa''nın 3. ve 42. maddelerinin değiştirilmek istendiğini kaydederek, AB''nin ikinci talebinin de Kürtçe dahil Türkçe dışındaki dillerde yayın yapılması ve Kürtçe''nin öğretilmesinin önündeki engellerin kaldırılması olduğunu söyledi. Bahçeli, ''''Bu sürecin sonunda da, bu azınlık dillerinin Türkçe ile eyit statüde resmi dil olarak kabulü dayatması gelecektir'''' dedi. ''''ÖCALAN''I HİMAYE ALTINA ALMA GAYRETLERİ SÜRÜYOR'''' ''''AB''nin İmralı''daki caniyi himaye altına alma gayretlerinin son raporda da sürüyor olması esef vericidir'''' diye konuşan Bahçeli, terörist başı Abdullah Öcalan''ın yeniden yargılanması konusunun 9 Kasım belgelerinde yer aldığını ve bu konuya raporun İnsan Hakları ve Azınlıkların Korunması başlığı altında yer verilmiş olmasının, AB açısından utanç verici bir gelişme olduğunu dile getirdi. Bahçeli, ''''AB, bu tutumuyla Avrupa Mahkemesi''nin İmralı katilinin yeniden mahkemeye çıkarılması konusunda tamamen siyasi düşüncelerle aldığı bir hukuk ve ahlak dışı kararın uygulanması için her yola başvuracağını ve bunun ısrarlı takipçisi olacağını göstermiştir. AB korkusuyla Türkiye''nin haysiyetini ayaklar altına alan bu hükümet, ne yazık ki hala İmralı canisinin yeniden yargılanmasının söz konusu dahi olmayacağını açıklayacak kadar ilkeli ve onurlu bir tavır sergileyememiştir'''' şeklinde konuştu. İlerleme Raporu''nun din hürriyeti bölümünde Alevi vatandaşların ''Sünni olmayan Müslüman topluluk'' olarak tanımlandığını ve gayrimüslim vatandaşlara ilişkin uzun bir listeden oluşan taleplerin ortaya konduğunu belirten Bahçeli, Ermeni, Rum ve Yahudi cemaatlere tüzel kişilik tanınması, gayri menkulleri üzerinde tasarruf etmelerinin önündeki engellerin kaldırılması ve bu cemaatlere ilişkin vakıfların denetim dışında bırakılmasının istendiğini söyledi. Bahçeli, Ermeni topluluğu için yeni bir idari düzenleme yapılarak bunun uygulanmaya konulması talebinin ilk kez Türkiye''nin karşısına çıkarıldığını ifade ederek, ''''AB''nin bundan ne kastettiği, bu konuda hükümetin hangi temasları yürüttüğü Türk milleti tarafından bilinmemektedir. Hükümet herhalde Türk kamuoyunu bu konuda aydınlatmak sorumluluğunun gereğini yerine getirecektir. Bu yapılmadığı takdirde, hükümetin gizli görüşmelerle azınlıklara ilişkin pazarlıklar içine girdiği sonucunu çıkarmamızın doğal karşılanması gerekecektir'''' diye konuştu. AK Parti''nin AB''nin talimatları doğrultusunda, Fener Rum Patrikhanesi''nin papaz eğitimi ihtiyacını karşılamak için Ruhban Okulu''nu da açacağını savunan Bahçeli, Gökçeada''daki Yunan azınlığın gayrimenkul satın alması önündeki engellerin kaldırılması isteğinin de ilk kez AB Raporu''nda yer aldığını bildirdi. ''''AB, MİLLİ GÜVENLİK MEVZUATINI DEĞİŞTİRMEYİ AMAÇLIYOR'''' Bahçeli, AB''nin, Türkiye''nin milli güvenlik ve ülkenin bölünmez bütünlüğü konusundaki mevzuatını köklü biçimde değiştirmesini istediğini vurgulayarak, ''''Türkiye Cumhuriyeti''nin milli birlik ve bölünmez bütünlüğü aleyhindeki fiilleri ve terör propagandası yapmayı suç olmaktan çıkaran AKP''den, şimdi de Türklüğü aşağılamayı cezalandırmaması istenilmektedir'''' dedi. 9 kasım belgelerinde, Türkiye''nin, Kıbrıs Rum Yönetimi''nin uluslararası örgütlere üye olması üzerindeki vetosunu kaldırmasının da istendiğini belirten Bahçeli, ''''Türkiye ilk olarak Ege sorunlarının Yunanistan''ın istediği çerçevede çözümü için Uluslararası Adalet Divanı''nın yargı yetkisini tanıyacaktır. Bunun yanı sıra, İlerleme Raporu''nda Türkiye''nin Ege''de Yunan karasularının 12 mile çıkarılmasının savaş sebebi sayacağına ilişkin siyaseti üzerinde özel olarak durulmuştur. Bu konuda TBMM Başkanı''nın Nisan 2005''te bu politikanın değişebileceği hakkındaki açıklamasına ve Dışişleri Bakanı''nın buna karşı olmadığına ilişkin beyanına atıf yapılarak, buna rağmen bu siyasetin değişmediği vurgulanmıştır. Bunun anlamı çok açıktır. Yunanistan''ın karasularının 12 mile genişletilerek Ege''yi bütünüyle Yunan gölü haline dönüştürmesinin zemini hazırlanmak istenmektedir'''' şeklinde konuştu. AK Parti''nin ''''İlerleme Raporu AB''nin gözlemlerini içeren bir belge olarak Türkiye''yi bağlamaz, biz katılım Ortaklığı Belgesi''ne bakarız'''' deme hakkı olmadığına da işaret eden Bahçeli, ''''Karşımıza çıkarılan bu talep ve dayatmaların. kendisine saygısı olan bir devlet tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Üstelik 9 Kasım belgeleri Türkiye için ikinci sınıf ortaklıkla sonuçlanacak çıkmaz sokağın yol haritasıdır'''' dedi. Bahçeli, AK Parti''nin uzun vadeli değil 6 aylık bir milli program hazırlaması gerektiğini belirterek, ''''Zira, AKP çok yakında tasfiye olacaktır. Giderayak üstleneceği böylesine ağır taahhütlerin MHP''nin iktidarını bağlamayacağını herkese şimdiden hatırlatmak isteriz'''' diye konuştu. Bahçeli erken seçimin Türkiye''nin gündemine girdiğini ve ''milli hesaplaşma günü''nün de ufukta görüldüğünü dile getirdi. ''''KUŞATMA DARALTILMIŞTIR'''' Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bahçeli, Şemdinli''deki olayların bir provokasyon sonucu olup olmadığıyla ilgili, bu sabah basında yer alan bilgilere bakıldığında doğru bir bilginin sunulmadığını anlaşıldığını belirterek, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu''ya çok büyük görevler düştüğünü söyledi. Olayların dikkatle incelenmesi ve doğru bilgilerin kamuoyuna verilmesi gerektiğine ve Türkiye''nin çok nazik bir dönemden geçtiğine işaret eden Bahçeli, gelişigüzel konuşulmaması gerektiğini kaydetti. Bahçeli, ''''Zihinler çok karışıktır, olaylar büyüktür, kuşatma daraltılmıştır'''' dedi. AİHM''nin türban konusunda verdiği kararla ilgili bir soruyu da cevaplandıran Bahçeli, başbakanın AİHM''nin gerekçesini bir an önce okuması ve 3., 5. ve 6. uyum paketleriyle de neyin önünü kapattığını anlaması gerektiğini söyledi. Bahçeli, ''''Yıllardır siyasetinin temeli olan türbanla, son yıllarda büyük bir hevesi olan AB arasındaki tercihinin ne olduğunu ortaya koymalıdır. Ya türban ya AB demelidir'''' şeklinde konuştu. Bahçeli, AB Komisyonu''nun Türkiye Delegasyonu Başkanı Hans-Jörg Kretschmer''in Milli Güvenlik Siyaset Belgesi''nde ''casus belli'' (savaş nedeni) bulunduğunun doğrulanması halinde bunun AB''de kaygı yaratacağı yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine ise ''''Milli Siyaset Belgesi Türkiye''nin siyaset belgesidir. AB yetkilisi öncelikle Türkiye''nin Milli Siyaset Belgesi''nin ne olduğunu öğrensin ondan sonra yorum yapsın'''' ifadesini kullandı. İstanbul, Ankara ve Çorum belediyelerindeki yolsuzluk haberleriyle ilgili soruya da Bahçeli, ''''Sinsi devrim değil, sinsi talan var'''' cevabını verdi. Bahçeli, Kara Kuvvetleri''nin bröve değişikliği ile ilgili olarak, kararın Silahlı Kuvvetlere ait olduğunu; ancak, Atatürk''ün Kocatepe''de düşünerek adım atmasını simgeleyen figürün korunması gerektiğini düşündüğünü belirtti. Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:41

İLGİLİ HABERLER