BAKAN ÇİÇEK''TEN İLGİNÇ ÇIKIŞ: 3 EKİM DİYE HAPŞIRAMIYORUZ!

FİKRET BİLA''NIN MİLLİYETTEKİ YAZISI: Çiçek: ''Hapşıramayacak mıyız?'' Boğaziçi ve Sabancı üniversitelerinin düzenlediği Ermeni konferansının idare mahkemesi kararıyla durdurulması hem hukuk hem siyaset dünyasında tartışmalara neden oldu. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı hukukçular arasında tartışılırken, siyaset dünyasında da görüşü en çok merak edilen Adalet Bakanı Cemil Çiçek oldu. Konferansın ilk düzenlendiği dönemde Meclis''te sert bir konuşma yapan ve girişimi Türkiye''yi ''''hançerlemek'''' olarak nitelendiren Çiçek, dünkü görüşmemizde hem hukuki, hem de siyasi değerlendirmeler yaptı. ''Konferans yapılabilir'' Çiçek, hukukçu kimliğiyle idare mahkemesinin kararını şöyle değerlendirdi: ''''Mahkemenin kararı sadece Boğaziçi ve Sabancı üniversitelerini bağlar. Konferans yapılamaz diye genel bir karar yok. Böyle bir yasal kısıtlama da yok. Dolayısıyla, konferans bu iki üniversite dışında herhangi bir yerde yapılabilir. Başka bir üniversitede veya bir otelde düzenlenebilir. Bu bakımdan konferansın yapılmasına iki üniversitenin mekânı dışında bir kısıt yoktur.'''' ''Biz de beğenmiyoruz'' Çiçek, yargı bağımsızlığına dikkat çekerek şöyle devam etti: ''''Şimdi mahkemenin aldığı karara bir üst mahkemede itiraz mümkün. Türkiye''de yargı yolu açık. Ve itiraz edeceklerini de açıkladılar. Bu bakımdan benim kararın içeriğine ilişkin yorum yapmam doğru olmaz. Ancak, yargı bağımsızlığına vurgu yapmak isterim. Avrupa Birliği ülkeleri mahkemenin bu kararını eleştiriyorlar, beğenmiyorlar. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz, eleştirirsiniz ama yargı kararına saygı duymak zorundasınız. Çünkü yargı bağımsızdır. Biz de bazı Avrupa ülkelerinde yargı kararlarını beğenmiyoruz. Eleştiriyoruz. Bize hemen, ''AB ülkelerinde yargı bağımsızdır, biz bir şey diyemeyiz'', yanıtını veriyorlar. Teröristleri istiyoruz, yargı kararı diye vermiyorlar. Biz de o kararları beğenmiyoruz. Olaya böyle bakmak lazım. Kaldı ki dediğim gibi bu karara karşı yargı yolu zaten açık.'''' ''Diyeceklerini biliyoruz'' Çiçek, konferansla ilgili siyasi tartışmalar konusunda ise şu değerlendirmeyi yapıyor: ''''Bugüne nasıl gelindiği unutuluyor. Bu konferans ilk gündeme geldiğinde ben görüşümü söylemiştim. Konferansı düzenleyenler diyorlar ki, ''Biz resmi görüş temsilcilerini çağırmıyoruz.'' Örneğin Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu''nu bu nedenle çağırmıyorlar. Ne diyeceği belliymiş, onun için çağırmıyorlarmış. Öyle bakarsanız, biz de konferansı düzenleyenlerin veya katılacakların önde gelenlerinin ne diyeceğini biliyoruz. Örnek vermek gerekirse: Prof. Dr. Halil Berktay görüşlerini zaten açıkladı. Milliyet gazetesinde Derya Sazak''ın Sohbet Odası''nda Berktay''ın görüşlerini okuduk. O görüşleri savunan diğer hocaların da ne diyecekleri belli. Çünkü zaten bu konuda görüşlerini açıklıyorlar. Siz resmi görüşü savunuyor dediğiniz bilim adamlarının ne diyeceğini biliyorsanız, sizin ne diyeceğiniz de biliniyor.'''' ''Öksürsek, 3 Ekim'' Çiçek, konferansı engellemeye çalışanların 3 Ekim''i engellemeye çalıştıkları yolundaki görüşleri anımsatmam üzerine de şöyle konuştu: ''''Bu gelişmelerin 3 Ekim''le hiçbir ilgisi yok. Her tepkiyi 3 Ekim''e bağlamak yanlış olur. Neredeyse öksürsek bile 3 Ekim diyecekler. Her şeyi 3 Ekim''e bağlarsak olmaz, her şeyi 3 Ekim korkusuyla izah edersek olmaz. O zaman 3 Ekim korkusuyla hapşıramayız bile. Böyle mantık olur mu?'''' Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:03