ALİ ULURASBA
ANKARA- Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye'nin AB üyeliğinin bir devlet politikası olduğunu söyledi. Gül, ''AB üyeliği devlet projesi haline gelmiştir ve bir devlet politikasıdır. Dolayısıyla dönüşü olmayan bir yoldayız'' dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda hükümetin talebi üzerinde Avrupa Birliği ile ilgili genel görüşme ön görüşmesi müzakereleri başladı. TBMM Genel Kurulu TBMM Başkanvekili Sadık Yakut başkanlığında başladı. Gündem dışı konuşmaların ardından Dışişleri Bakanı Abdullah Gül kürsüye geldi. Sözlerine iktidar ve muhalefetin el ele vermesi halinde Türkiye'nin AB üyeliğinin kolaylaşacağını ve onaylanacağını kaydeden Gül, ''Uzun bir geçmişe dayanan Türkiye - AB ilişkileri her zaman tam üyelik hedefine yönelik olmuştur. 1963 yılında Ankara'da ankara anlaşması yapılmıştır. Daha sonra yıllar geçtikten sonra 1987 yılında o zamanki hükümet tam üyelik için başvurmuştur. Daha sonra geçen yıllar şunu göstermiştir ki Türkiye ısrarlı olursa AB üyesi olabilir. Daha sonra Türkiye Gümrük Birliği'ne girmiştir. Türkiye şu anda AB'nin Gümrük Birliği üyesidir. Türkiye'nin AET'ye başvurusu üzerinden 44 yıl geçmiş, Ankara Anlaşması'nın üzerinden ise 40 yıl geçmiştir. Bütün bu dönem içerisinde inişler çıkışlar olmuştur, Türkiye'den AB'ye farklı bakışlar olmuştur, AB'den de Türkiye'ye farklı farklı bakışlar olumştur. Devlet projesi haline gelmiştir ve bir devlet politikasıdır. Dolayısıyla dönüşü olmayan bir yoldayız. Bundan dolayı AB Türkiye'nin lehine midir aleyhine midir, girelim mi girmeyelim mi tartışmalarına girmeyeceğim. O zaman tartışmaların anlamı olmayacak. Bu Meclis görüşmesini istememizden sebep, çok kritik bir döneme gelmiş olmamızdır. Hükümet olarak bunun farkına varmamızdır. Önümüzdeki ayların ve 1.5 seninin çok önemli olduğunu gördüğümüzden dolayı, iktidar muhalefet siyasi idare olduğuna göre bu fırsatı kaçırmamaya dönüktür'' dedi.
Türkiye'nin adaylığının Helsinki Zirvesi'nde daha da kesinleştiğini ifade eden Gül, ''2002 yılı 3 Kasım seçimlerinden sonra Türkiye'de yeni bir dönem başlamıştır. 2002 yılının Aralık ayında Kopenhag'da önemli bir zirve toplantısı yapılmıştır. Hükümetimiz büyük bir gayret içinde olmuştur'' diye konuştu.
Irak Savaşı'nın ortaya koyduğu bir gerçeğin AB'ye üye olmuş bir Türkiye'nin nasıl bir şekillenmeyi ortaya koyacağının olması gerekliliğine işaret eden Gül, ''AB Türkiye gibi bir ülke ile Avrupa'da ve dünyada önemli rol oynayacaktır. Türkiye AB'ye ayrı bir zenginlik katacaktır. Son yıllardaki medeniyetler çatışması fikrinin çok desteklendiği veya çok büyük bir ilgiyle takip edildiğini dikkate alırsanız medeniyetlerin çatışması değil medeniyetlerin harmonizasyonu olacaktır. Türkiye AB'ye çok şey katacaktır dünya barışına çok şey katacaktır'' ifadelerini kullandı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:02
