BAKAN MUMCU: ''KRALIN ÇIPLAK OLDUĞUNU HERKES GÖRÜYOR AMA HERKES 'HAŞMETMEAP NE KADAR DA ŞIK GÖRÜNÜYORSUNUZ' DİYOR''
FUNDA KESKİN
İSTANBUL - Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, ''İmam hatip liseleri ile ilgili tartışmalarda, kuru, anlamsız, sonuçsuz, ideolojik çatışma ortamı yaratmaktan, benim anlayamadığım bir yarar görüyorlar'' dedi.
Bir bölümü basına kapalı olarak Hilton Otel'de gerçekleştirilen Türk ve Rus işadamlarının katıldığı Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) toplantısının çıkışında basın mensuplarının imam hatip liseleri ve YÖK ile Hükümet arasındaki tartışmalarla ilgili sorularını yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, Türkiye'de meseleye taraf olan herkesin en azından çözüm odaklı olarak bir katkı koymasının gerektiğini söyledi. Herhangi bir katkıda bulunmaktan kaçınarak her şeyin karşısında durmanın demokratik bir yanı olmadığını da kaydeden Mumcu, ''Ben daha sağduyulu, daha demokrat, daha bilimsel, bilim adamlığına yakışır bir tutum sergileneceğini umuyorum. Bu umudu hala koruyorum. Tarsus Endüstri Meslek Lisesi mezunu bir öğrenci, girdiği sınavda alanında Türkiye birincisi oldu. Fakat İTÜ Elektrik Fakültesi'ne kaydı yaptırılamadı. Çünkü yaklaşık 30 puana tekabül eden bir dezavantajı nedeniyle kayıt yaptıramadı. Aynı olayı yaşayan milyonlar var. Bu sorunun bir imam hatip sorunu olarak görülmesi de çok yanlış'' dedi.
Meslek liseleri içinde imam hatip okullarının toplam ağırlığının yüzde 8 olduğundan da bahseden Mumcu, ''İmam hatip liselerinin meslek liseleri arasında toplam öğrenci ağırlığı içindeki ağırlığı çok daha düşüktür. Meseleye bu perspektiften bakmak doğru değildir. Meslekli bir toplum olmak zorundayız. Meslek eğitimi özendirmenin yolu çocukların önündeki kariyer imkanlarını kapatmak değildir. Burada iki bakımdan boşuna tartışıyoruz. Biri Bolovne Deklarasyonu ve Roma Sözleşmesi'nden oluşan Avrupa Yüksek Öğrenim alanı. Bundan sonra yüksek öğrenimden edinilen diploma ve sertifikaların mesleki geçerliliğine standartlar getirecektir. İş gücü piyasasında bu diplomaların, lisansların geçerli olabilmesi için üniversitelerin yüksek öğrenim kurumlarının uymak zorunda olduğu standartlar vardır. Bu standartları biz Türkiye için bugünden gerçekleştirmeliyiz. Bugün gerçekleştiremezsek yarın zorla yaptırırlar. Ama ne acıdır ki, Türkiye'deki bilim adamları burunlarının dibindeki gerçeği görmezden geliyorlar. İmam hatip liseleri ile ilgili tartışmalarda, kuru, anlamsız, sonuçsuz, ideolojik çatışma ortamı yaratmaktan, benim anlayamadığım bir yarar görüyorlar. Bu da tabii toplum adına siyaset yapan bir siyasetçi olarak kendi çapında fevkalade üzüyor'' şeklinde konuştu.
Bin gazetecinin, ''YÖK ile çatışmaya girmemek için ne yapılmalı?'' şeklindeki bir sorusuna ise Erkan Mumcu şu yanıtı verdi:
''Çatışma kurgusunu anlamlı ve sağlıklı bulmuyorum. Sonuç itibariyle eğitim alanı toplumun tüm kesimlerinin ilgili bulunduğu bir alandır. Mümkün olan en geniş mutabakatla bu alandaki sorunlar çözülmelidir. Öğretimde çocuğu olan veliler, öğrenciler ve istihdam yaratan işverenler arasında son derece geniş bir uzlaşma ortamının yaratılması lazım. Bu uzlaşmaya açık tutumun hükümet kanadında varolduğunu, ama özellikle YÖK çevresinde varolmadığını görüyoruz. Bunu aslında benim ile beraber herkes görüyor. Üzücü olan budur. Kralın çıplak olduğunu herkes görüyor, ama herkes 'Haşmetmeap ne kadar da şık görünüyorsunuz' diyor. Ben buna ancak aklı rafa kaldırmak derim.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:51