Yüksek mahkeme, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava ile İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davadaki iddiaların farklı olduğuna işaret etti.
Balkaner ve Ekiz hakkında dolandırıcılıktan açılan davada, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin davanın mükerrer olduğu gerekçesiyle verdiği ret kararının temyiz istemi sonuçlandı.
Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin kararında, davaya konu iddianame ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen Yurtbank A.Ş'nin yöneticisi ve sahibi sanık Balkaner ile Yönetim Kurulu Murahhas üyeliğinde bulunan Ekiz'in, Bankalar Kanunu'ndaki sınırları aşarak, Hazine Müsteşarlığı'nca konulan yasakları ''dolandıkları'' kaydedildi. Sanıkların, kendi şirketlerine kredi temin edebilmek amacıyla İnterbank A.Ş, Bank Ekspres A.Ş. ve İhlas Finans Kurumu A.Ş. ile ''back to back'' diye tabir edilen karşılıklı kredi işlemleri yaptıkları ifade edilen kararda, bunun sonucunda Yurtbank A.Ş. tarafından Cavit Çağlar, Korkmaz Yiğit ve İhlas gruplarına ait çeşitli firmalara kredi açıldığı ve karşılığında ise İnterbank A.Ş, Bank Ekspres A.Ş. ve İhlas Finans Kurumu A.Ş'den aynı tarihlerde ve tutarlarda Balkaner Grubu'na ait AK İhracat A.Ş, Anadolu İhracat ve İthalat A.Ş. ile Tepe İnşaat A.Ş'ye kredi temini suretiyle ''nitelikli dolandırıcılık'' suçunu işlediklerinden bahisle kamu davası açıldığına işaret edildi.
DİĞER DAVA
Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin kararında, İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın iddianamesinde ise sanık Balkaner'in değişik tarihlerde banka yönetim kurulu üyeliği ve genel müdürlüğü görevlerini yürüten sanık Ekiz ve diğer sanıklarla birlikte ana hissedarı kendisi olan Üçem A.Ş. tarafından inşa edilen konutlardan satın almak istedikleri görüntüsü verilen, bir kısmı Balkaner firmaları ile ilişkili, bir kısmı ise tanıdığı olan ve mali güçleri itibariyle bu kadar pahalı konutları alabilecek durumda bulunmayan kişilere Yurtbank'tan ''yuva kredisi'' verilmesini sağladıkları belirtildi.
Bu davanın iddianamesinde, kredinin Üçem A.Ş'ye aktarılması sonucu bu şirkete kaynak temin ettirildiği, yine Balkaner tarafından sermayesi karşılanarak, yüzde 99.99 hissedarı ve direktörler kurulu başkanı sanık Ekiz olan, yanında çalışan kişilere kurdurduğu Yurt Security Of Shore Ltd. şirketine Yurtbank şubeleri kanalıyla mevduat toplattırdıkları ifade edildi.
Kararda, bu davadaki sanıkların, toplattırdıkları mevduatları geri ödememek amacıyla grup firmalarına kredi olarak aktardıkları, bu şekilde dolandırıcılık suçunu işledikleri iddiasının yer aldığı kaydedildi.
Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin kararında, bu nedenle davaların mükerrer olmadığına işaret edildi ve İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, ''davanın mükerrer olduğu'' gerekçesiyle verdiği ret kararı oybirliği ile bozuldu.
Yargıtay'ın bu kararından sonra, Ali Avni Balkaner ve Süleyman Ekiz, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ''nitelikli dolandırıcılık'' suçundan yeniden yargılanacaklar.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:19
