Gündem
  • 16.8.2010 00:40

BARDAKOĞLU: BIRAKALIM HER DİN MENSUBU KENDİ İNANCINA GÖRE YAŞASIN

İSTANBUL - Diyanet İşleri Başkanlığınca İstanbul The President Hotel'de verilen iftar yemeğinde, dini cemaat liderleri bir araya geldi.
İftarın ardından konuşma yapan Bardakoğlu, Hazreti Muhammed'in Ramazanla ilgili olarak ''her Ramazan bir sonraki Ramazanın kefareti ve örtüsüdür'' dediğini belirterek, ''Biz bunu şöyle anlamalıyız; Ramazanda kazandığımız sevapları, diğer 11 ayda depolamak ve kullanmak, yani tükenen manevi enerjimizi bir sonraki Ramazanda tekrar kazanmaktır'' şeklinde konuştu.
Günümüz dünyasının, insanları bölüm bölüm ayırdığını, oysaki dinin belli zaman ve şekille sınırlı bir olay olmadığını ifade eden Bardakoğlu, dini ve dindarlığı belli şekle bağlamanın yanlış olduğunu vurguladı.
Bardakoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İnsanları, inanışları, mezhepleri ve kökenleri itibariyle derecelendirmeden ve ayrım yapmadan herkesi Allah'ın yarattığı, değer verdiği bir müstesna şahıs olarak görerek ve yaratılanı yaratandan ötürü severek yaşadık. Böyle olduğu içindir ki bizim aramızda herkes kendi özgürlüğünü yaşadı. Bugün Sümela Manastırı'nda ayin yapıldı. Akdamar kilisesi ibadete açıldı. Bırakalım her din mensubu kendi inancına göre yaşasın. Geçtiğimiz hafta Rusya müftüsünü ağırladık. Rusya'da 25 bin kişilik bir cami yapılıyor ve bu camiyi yapan Rus yetkilileri. Elbette caminin yapılmasına oradaki Müslümanlar da destek veriyor. Rusya'nın bir çok yerinde bu durum mevcuttur. Avrupa'da birçok cami var. Biz de buralara hizmet için görevli gönderdik.''
Din ve inanç özgürlüğüne de değinen Bardakoğlu, özgürlüğü kısıtlamanın ''ikiyüzlülük'' olacağını, dinde buna yer olmadığını dile getirdi.
Bardakoğlu, diğer insanların hayat tarzlarına, inanışlarına saygı duymanın onay vermek manasına gelmediğini, ancak insanların inançlarına, düşüncelerine saygı duymanın insani bir görev olduğunu belirtti.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da konuşmasında, oruç ibadetinin özellikle nefsin kendisiyle mücadelesi amacını taşıdığını, insanların inançlarını en iyi şekilde yaşayabilmesi için insanlara bir görev olarak verildiğini vurguladı.
Orucun sadece bedensel değil aynı zamanda ruhsal bir ibadet olduğunu ifade eden Mutlu, ''Kendimizle birlikte insanlığa dua ediyoruz. Çünkü bu din, yardımlaşma, kardeşlik, paylaşma ve insanlık dinidir. İnsan, yaratılmış olan her şeye sahip çıkmak ve Allah'ın emirlerini yerine getirmekle mükelleftir. Bu mübarek ayın, ülkemize, dünyaya, insanlığa huzur, barış, güzellik, iyilik ve saadet getirmesini diliyorum'' diye konuştu.
İftar yemeğine, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Türkiye Musevileri Hahambaşı İshak Haleva, Süryani Kadim Ortodoks Cemaati Ruhani Lideri Yusuf Çetin, bazı ilçe belediye başkanları ile müftülerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 04:27

İLGİLİ HABERLER