Gündem
  • 20.7.2004 12:45

BAŞBAKAN ERDOĞAN, PARİS'TE TÜRK VE FRANSIZ İŞADAMLARINA SESLENDİ...

BAŞBAKAN ERDOĞAN, PARİS'TE TÜRK VE FRANSIZ İŞADAMLARINA SESLENDİ... - BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN: TANSU SARITAYLI-BÜLENT DÖNMEZ PARİS -Fransa temasları çerçevesinde Paris'teki MEDEF'te Türk ve Fransız işadamları tarafından düzenlenen ''Türkiye-Fransa etkili bir ortaklık için yeni perspektifler'' konulu konferansta konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önemli değerlendirmelerde bulundu. ''Türkiye'de, küresel bir pazara dönüşen dünyamızda tarihi, kültürel ve siyasi birikimle ekonomik etkenler ön plana çıkmaktadır'' diyen Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin bölgesel ve küresel bir rol üstlenebileceğinin bilincinde olduğunu kaydetti. Fransa ile ticari ve ekonomik ilişkileri de değerlendiren Erdoğan, 2004 yılının ilk 4 aylık döneminde Fransa'ya ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 42,8 oranında arttığını belirtti. Türkiye'nin AB'ye girmesi tartışmalarını da değinen Erdoğan, ''Her iki ülkede kendi halklarına ve dünyaya daha kapsamlı bir barış ve refah sağlamak için aynı vizyonu amaçlamaktadır. Türkiye'nin AB'ye adaylığının geçmişine baktığımızda 41 yıllık mazisi var. 1999 Aralık Helsinki Zirvesi'nde üyelik yada adaylığının tanınmasında ülkemize verdiğiniz destekten dolayı Fransız halkına Türkiye olarak teşekkür ediyoruz'' dedi. Fransız halkının Türkiye'nin AB üyeliğine destek verdiğini belirten Başbakan Erdoğan, ''Bazı çevrelerde Türkiye'nin hala, AB'ye bırakın tam üyeliğini, hemen hemen tüm reform paketleri bittiği halde müzakere süreciyle ilgili tartışılması bile bizleri üzmektedir. Fransız halkının yüzde 50 ile 60 arasında Türkiye'nin AB müzakere sürecine olumlu baktığını biliyorum. Fransız yatırımcı dostlarımızdan bu konuda özenle bir destek istiyoruz ki Türkiye bu müzakere sürecini Aralık 2004'te almak süreciyle Fransız yatırımcıların Türkiye'deki ivmesi farklı bir noktaya ulaşacaktır'' diye konuştu. ''Artık AB bir Avrupa Ekonomik Topluluğu değildir'' ifadesini kullanan Başbakan Erdoğan, ''AB medeniyetlerin uzlaştığı bir siyasi değerler bütünüdür. Bunu gerçekleştirmek sadece sembolik çalışmalarla olmaz. Bu Türkiye'nin katılımıyla zenginleşecektir. Türkiye'nin katılımıyla anlam kazanacaktır. Bu çerçevede müzakerelere başlamasında ön şartı oluşturan Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni karşılamakta kapsamlı reformlar gerçekleştirdik. Yapmış olduğumuz reformları nasıl gerçekleştirdiniz diyen dostlarımız var. Bu anlayışla Türkiye bu müzakereler başlama kararının alınacağı Aralık ayında en ciddi desteği Fransa'dan beklemektedir. Stratejiye yönelik olarak değerlendirdiğimiz AB üyeliğinde gerçekleştirdiğimiz reformlar, 2004 sonunda bir müzakere tarihi alacağımız yönündeki beklentimizi ortaya koymaktadır. Türkiye'nin AB'ye entegrasyonu, medeniyetler arasında bir soğuk savaş başlatmak isteyenlere karşı en uygun ve etkili cevabı teşkil edecektir'' dedi. Türk halkının da AB'yi istediğini belirten Başbakan Erdoğan, ''Terörizmin başarılı olmasına izin vermemeliyiz. Unutulmamalıyız ki Türk halkının yüzde 75'i AB'yi desteklemektedir. Üyeliğimiz de bu oranda halkımız hasretle beklemektedir'' açıklamasında bulundu. Konferansın ardından çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine, Fransa'nın Helsinki Zirvesi'nden bu yana Türkiye'yi desteklediğini ifade etti. Fransa Cumhurbaşkanı Jacque Chirac'la da devamlı bu yönde olumlu görüşmelerde bulunduklarını dile getiren Erdoğan, ''İnanıyorum ki Fransa bu desteğini sürdürecektir. Çünkü Türkiye artık bu sürecin içerisindedir'' dedi. Başbakan Erdoğan, 'Fransa'dan değişme bekliyor musunuz?' sorusuna ise, ''Fransa halkının ağırlıklı olarak olumlu baktığına inanıyorum. Çünkü bizim Fransa ile olan ilişkilerimiz çok eskiye dayanıyor. İthalat ihracatta bir ortaklığımız söz konusu. Bu kadar içice girmiş iki ülkenin siyasette ayrı yerlere düşmesi söz konusu değil'' yanıtını verdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:36

İLGİLİ HABERLER