BAYKAL: ''CHP'NİN 40 YIL ÖNCE VERDİĞİNİ AK PARTİ BUGÜN ALMAK İSTİYOR''

ALİ ULURASBA ANKARA- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP'nin 40 yıl önce verdiğini AK Parti'nin bugün almak istediğini söyledi. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı 'Biz DP'nin devamıyız' sözlerinden dolayı eleştirdi ve ''DP çok partiye geçiş döneminin, tek parti dönemi sonrasının ortaya çıkardığı önemli bir toplumsal siyasi partisidir, hareketidir. O parti içerisinde sorumluluk üstlenmiş olan insanlar Kurtuluş savaşında Atatürk ile omuz omuza bulunmuş insanlardır. Türkiye'nin temellerine harç koymaya çalışan insanlardır. Türkiye'nin temelleriyle kavga etmeye çalışan insanlar değillerdi. Kendi geçmişinden şikayatçi olmasını anlıyorum. Kendi geçmişini unutturmak istemesinin, kendi siyasi çizgisinin dışında bir kimlik arayışına yönelme ihtiyacına girmiş olmasını anlıyorum. Ama bu konuda daha inandırıcı bir açıklama içinde bulunmalarına ihtiyaç olduğunu da söylememiz gerekir'' dedi. Baykal, TBMM gündeminde bulunan İş Kanunu tasarısıyla ilgili olarak da, işleyen çarkı hiçbir yerden kırmak istemediklerini ifade ederek, ''İktidar yaklaşımı maalesef çeşitli sorunlara güncel, ani, acil çözüm arama yaklaşımından kaynaklanıyor.. Sakıncalı temel noktası işçiyi sıkıntıya sokarak işvereni kurtarmak'' dedi. İşverenin önemli sorunları olduğunu bunların başında vergi borcu olduğunu ve bu çeşit sorunların işvereni sıktığını belirten Baykal, ''Öncelikle yapmanız gereken şey Türkiye'de vergi yükünü azaltmaktır, adaletli dağıtmaktır. Türkiye'de üreticilerin yarını kayıt dışı ekonomidedir. Öncelikle çözülmesi gereken mesele budur'' diye konuştu. Baykal, ''Kayıt dışı ekonomiye el atmayacaksınız, olağanüstü ağır hiçbir ülkede görülmeyen vergi yüküne el atmayacaksınız, prim vergi yüklerini azaltmaya çalışmayacaksınız, Türkiye'de ekonomiyi canlandırmak için birşey yapmayacaksınız, doğalaza, vergiye, elektriğe zam yapacaksınız. Sonra diyeceksiniz ki 'işveren bunalımda şu işçileri biraz daha sıkıntıya sokarak onları kurtaralım'. Bu yanlıştır. Çünkü çalışanların da bıçağı kemiğe dayanmıştır. Onların yaralarını işçiden alacağınız merhemden yapamazsınız. İş yaşamının güvencelerini ortadan kaldırmayın. Bırakın onlar dursun. Biz işverenle işçi arasında bir gerginlik ortaya çıksın istemiyoruz. İşçiden alarak işvereni kurtarma anlayışı doğru değlidir'' ifadelerine yer verdi. Bunu hükümete anlatamadıklarını söyleyen Baykal, bu konuda Başbakan'ın da yanlış açıklamalarda bulunduğunu ifade ederek, kendilerini eleştirdiğini söyledi. Başbakan'ın CHP'ye 'Nerden işçi dostu oluyormuş' dediğini hatırlatan Baykal, ''Sayın Başbakan'ın işçi tarihini en iyi bilen Başbakan olduğunu sanmıyorum. CHP'nin çalışanlara ne kazandırdığı konusunu açmaya gerek yok. 1963'te 64'te çalışma hayatıyla ilgili düzenlemeleri bizlerin gerçekleştirdiğini düşürse, Başbakan bunu anlama fırsatı bulur. Sayın Tayyip Erdoğan'ın almaya çalıştıklarını biz 40 yıl önce vermiştik. Sayın Tayyip Erdoğan, CHP'nin 40 yıl önce verdiğini alıyor alırken de CHP'ye ne yaptın diye soruyor. Sayın Başbakan'ın CHP'ye bakışı da sağlıklı değil. Muhalefetin iktidara gösterdiği anlayışı saygıyı, parlamentoda üçte ikilik çoğunluğu olan iktidar muhalefete göstermiyor. Bunu anlamak mümkün değil. Bizim ikitdara yönelik anlayış hoşgörü anlayışımızın altında müthiş bir özgüven var. Ne yaptığımız biliyoruz. İktidara yardımcı olmak istiyoruz. Çünkü Türkiye bizim. Sayın Başbakan CHP ile çatışmayı bütün bunların önüne getiriyor. Yanlış yapıyor. Doğru yapmıyor'' ifadelerine yer verdi. CHP'nin parlamentoyu tıkamak gibi bir niyete olmadığını, içtüzükten gelen hakkını kullandığını kaydeden Baykal, kendilerinin görüşlerini söylemek istediklerini, görevlerini yapmaya çalıştıklarını ve bunu da yapacaklarını ifade ederek, iktidarın bundan bu kadar tedirgin olmasını anlamanın makul görmenin mümkün olmadığını belirtti. Baykal, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan'ın AK Parti'yi DP çizgisine oturtmak istemesini de eleştirdi ve ''Çıktı dedi ki, 'Biz dini görünümle ilgili değiliz biz Pemokrat Partinin devamıyız'. Neyse ki bu açıklama yapıldığı zaman DP'nin kurucularından hiçbiri yaşamıyordu. DP'yi gerçekleştiren insanlar yaşasaydı Tayyip Bey bu söylediğine söyleyeceğine pişman olurdu. DP çok partiye geçiş döneminin, tek parti dönemi sonrasının ortaya çıkardığı önemli bir toplumsal siyasi partisidir, hareketidir. O parti içerisinde sorumluluk üstlenmiş olan insanlar Kurtuluş Savaşı'nda Atatürk ile omuz omuza bulunmuş insanlardır. Türkiye'nin temellerine harç koymaya çalışan insanlardır. Türkiye'nin temelleriyle kavga etmeye çalışan insanlar değillerdi. Kendi geçmişinden şikayatçi olmasını anlıyorum. Kendi geçmişini unutturmak istemesinin, kendi siyasi çizgisinin dışında bir kimlik arayışına yönelme ihtiyacına girmiş olmasını anlıyorum. Ama bu konuda daha inandırıcı bir açıklama içinde bulunmalarına ihtiyaç olduğunu da söylememiz gerekir'' ifadelerini kullandı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:01