BAYKAL: ''İKTİDARDA TEHLİKELİ BİR ÇÖZÜLME GÖRÜYORUM''

ANKARA - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Bu iktidarın 4. yılında Türkiye'de çok tehlikeli bir çözülmenin şekillenmekte olduğunu görüyorum'' dedi.
     Baykal, NTV'nin canlı yayınında Murat Akgün'ün sorularını yanıtlayarak, gündemdeki çeşitli konularla ilgili açıklamalarda bulundu.
     ''Yeni yasama döneminde önceliğiniz?'' sorusuna Baykal, ''Milli Eğitim Bakanı hakkında bir gensoru önergesi vereceğiz'' yanıtını verdi.
     Milli Eğitim Bakanlığının Türkiye'yi büyük sıkıntıya sokan, çok yanlış bir uygulamanın içinde olduğunu savunan Baykal, ''Türkiye'de bir kutuplaşma, gerginlik Milli Eğitim Bakanlığı uygulamalarından kaynaklanarak ortaya çıkıyor. Son zamanlarda da bunların üzerine hiçbir şekilde kabul edilemez birtakım ters uygulamalar eklendi'' diye konuştu.
     Baykal, diğer önceliklerinin sorulması üzerine, Fatih'teki tabloyu çok dikkatle izlediklerini söyledi. Ortada bir linç olayı olduğunu vurgulayan Baykal, şunları kaydetti:
     ''Bu linç olayıyla ilgili İstanbul Emniyeti adına yapılan ilk resmi açıklamada, 'başını şeye çarpmış ve kendi hatası sonucunda ölmüş' demeye getirildi. Böyle bir şeyi kabul etmek mümkün değil. Olayın bir linç boyutu var. Linç boyutunun aydınlatılması konusu.
     Anlaşılmıştır ki, orada bir ayrı otorite merkezi vardır ve oradaki insanlar kendi içlerinde yargılama yapmaktadırlar. O yargılama sonucunda birileri hakkında, 'katli vaciptir' diye hüküm vermektedirler. O hükmü infaz edecek bir sistemleri vardır.
     Kimlerin bu işin içinde olduğu ifade edilmiştir. İsimler bellidir. Ama o isimlerle ilgili ciddi hiçbir inceleme, araştırma, soruşturma, gözaltı, takibat yapılabilmiş değildir.''
     Baykal, ''Emniyette bir zaaf mı görüyorsunuz?'' sorusuna, ''Hiç kuşku yok'' yanıtını verdi.
     Türkiye'de bu iktidar döneminde çok vahim olaylar yaşandığını ileri süren Baykal, bu olayların bir kısmının hukuk sistemiyle, bir kısmının da güvenlik sistemiyle ilgili olduğunu ifade etti. Baykal, ''Türkiye çok tehlikeli bir parçalanma, dağılma baskısı altına çekiliyor. Bu çok kaygı verici bir olay. Yani bu iktidarın 4. yılında Türkiye'de çok tehlikeli bir çözülmenin şekillenmekte olduğunu görüyorum'' diye konuştu.
     Türkiye'de ''şehitlik kavramının, askerin işlevinin tartışıldığını'' belirten Baykal, şu görüşleri dile getirdi:
     ''Başbakan çıkıyor diyor ki, 'askerlik yan gelip yatma yeri değildir'. Kıyamet kopuyor Türkiye'de. Nasıl kopmasın? Yani insanlar canlarını veriyorlar, seslerini çıkarmıyorlar. Bu konuda toplumda bir tedirginlik ortaya çıkınca, Başbakan 'askerlik yan gelip yatma yeri değildir' deyince müthiş bir infial çıkıyor ve insanların terör, ulusal kimlik, şahadet, askerliğin görevi konularında çok ciddi bir düşünce farklılaşması içine girmekte olduğunu görüyoruz. Bu aşamada şehit ailelerinin tepkilerini doğal karşılamak lazım. Yani canı ciğeri yanmış. Bunu anlamak, çok ciddiye almak, önemsemek, saygıyla karşılamak lazım.''
     Baykal, Söğüt'te yaşanan olayları değerlendirirken, ''Başbakanın korumasının yüzüne 14 dikiş atılmaya başlandıysa Türkiye'de bunun niçin böyle olduğunu, nasıl olup da böyle olduğunu ve bunun Türkiye'yi nereye doğru sürüklediğini herkes sorgulamak zorundadır'' dedi.
     Deniz Baykal, terör örgütü PKK ile mücadelede koordinatör atanması konusunda, bu kişinin kim olduğunun önemli olmadığını, böyle bir temsilci atanması altındaki anlayışın yanlış olduğunu ifade etti.
     Bu durumun Türkiye'yi çıkmaza götürdüğünü öne süren Baykal, şunları kaydetti:
     ''Bu, olayın siyasallaştırılmasına kapıyı açar. Terör örgütüyle müzakereye kapı açar ve daha vahimini söyleyeyim, bu Türkiye'nin kendi sorunu olan terör konusunu uluslararası bir sorumluluk konusu haline dönüştürmeye hazır olduğu izlenimini verir. Terör sorunumu ben Amerika'yla ile Irak'la konuşmaya başlarsam bu çok vahim bir noktaya götürür. Terörle mücadele bizim işimizdir Türkiye'nin işidir.''
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 03:35