
BAYKAL: SORUN, HÜKÜMETİN ANAYASAL DÜZENLE KAVGALI OLMASIDIR
DEVLET ARIK-ZAFER ÇAKMAK-MUAMMER TAN
ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, gelinen noktada ekonominin en önemli probleminin "cari açık", "işsizlik" ve "siyasi istikrarsızlık" olduğuna işaret ederek, "Böyle iyi niyetli bir ortamda Türkiye istikrar problemiyle karşı karşıya gelmişse bunu sorgulamak lazım. Sorunun temelinde işbaşında bulunan hükümetin Türkiye'nin Anayasal düzeniyle ilişkilerini olması gerektiği gibi kurmaması geliyor. Bir 23 Nisan günü Cumhuriyet'e muhtıra verir gibi konuşursanız, tabii ki istikrarsızlık olur" dedi. Baykal, kayıtdışı ekonominin en önemli nedeninin de istihdam üzerindeki vergi yükü olduğunu söyledi.
TOBB 61. Genel Kurulu'nda konuşan CHP Lideri Baykal, hükümetin ekonomi politikasını sert bir dille eleştirdi. Uygulanan kur politikasının değişmesi gerektiğini belirten Baykal, Türkiye'de büyüme ve işsizliğin elele gittiğini söyledi.
Büyümenin işsizliği ortadan kaldırmadığını aksine beslediğini dile getiren Baykal, dış ticaret açığının çok ciddi şekilde kendini gösterdiğini, borçların kaygı verici biçimde arttığını ifade etti. Uygulanan ekonomik program dolayısıyla cari açığın çok tehlikeli bir biçimde yükseldiğini belirten CHP Lideri, Türkiye'de geriye dönüp bakıldığında iç ve dış borçların da çok tehlikeli bir şekilde arttığını kaydetti. Ekonominin toplam borcunun AK Parti iktidarında 200 milyar dolardan 337 milyar dolara çıktığını anlatan Baykal, 1970 ve 2000 yılları arasındaki 30 yıllık dönemde toplam borcun AK Parti iktidarı döneminde gerçekleştiğini ifade etti. 2003-2005 yılları arasında kamu toplam borcunun 100 milyar dolar kadar artarak 250 milyar dolara ulaştığını anımsatan CHP Lideri, Başbakan Erdoğan'ın borçlanma oranına ilişkin değerlendirmelerinin hükümetin içinde bulunduğu yanlışı gözler önüne serdiğini kaydetti.
"ASIL RİSK, ÖZEL SEKTÖR BORÇLARININ OLAĞANÜSTÜ ARTIŞIDIR"
"Türkiye büyüyor ama borçla büyüyor" diyen Baykal, belli bir büyüme için gereken borçlanma miktarının her yıl arttığını söyledi. Türkiye'nin borçlanma konusunda giderek dışa bağımlı hale geldiğinin altını çizen Baykal, bunun Türkiye'yi nereye taşıyacağının bilinmesini istedi. "Hükümet öyle bir politika izliyor ki cari açık arttıkça artıyor" diyen Baykal, borçlanmanın beraberinde işsizliği de getirdiğini belirtti. Hükümetin izlediği ekonomi politikasının ciddi şekilde sorgulanması gerektiğinin altını çizen Baykal, "Ortaya çıkan tablo Türkiye'de izlenen politikanın çok ciddi sıkıntı yarattığını göstermektedir. Son dönemde asıl risk Türkiye'nin dış borçlarının artışı içinde özel sektörün borçlarının olağanüstü artış göstermesidir. Türkiye'de bu yüksek borçluluk oranı çok ciddi riski de beraberinde getirmektedir. Türkiye'de kalkınma dış borçlarla finanse ediliyor. Devlet, iç ve dış borcunu borç yükünü finanse etmek için seferber ediyor. Türkiye daha da kuşatma altına alınıyor" şeklinde konuştu. Baykal, Türkiye'nin 2002 yılından bu yana tek iktidar şansını kullandığını ancak bu şansın AK Parti tarafından iyi kullanılmadığına işaret ederek, sürdürülen ekonomi politikalarının ülkeyi çıkmaza doğru götürdüğünü belirtti.
Baykal, Başbakan Erdoğan'ın kayıtdışı ekonominin önüne geçilmesi için işadamlarından yardım istemesini de eleştirerek, "Sayın Başbakan iş dünyasına sık sık böyle görevler veriyor. Kayıt dışı ekonominin önüne geçmek için tabi3 ki iş dünyasına da sorumluluklar düşüyor. Ancak Türkiye, istihdam üzerindeki vergi bakımından dünyada rekor kırmaktadır. Bu da ekonomiyi kayıt dışına iten önemli bir faktördür. Bu çok üzüntü verici bir tablodur" dedi. Konuşmasında ekonomi politikalarına ilişkin bazı önerilerde de bulunan CHP Lideri Baykal, öncelikle ulusal sermayenin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Türk ekonomisinin rekabet gücünün arttırılmasını, yatırımın, istihdamın ve üretimin teşvik edilmesini isteyen Baykal, önerilerini şöyle sıraladı:
"Bürokrasi kaldırılmalıdır. İktisat politikaları mutlaka tarafsız bir şekilde yürütülmeli. Finans sektörünü, reel sektör üzerinde bir sahiplenme içinde olunmamalı. Tarafsız olacaksınız. Finansçının gözüyle ekonomiye bakmayacaksınız. İstihdam yaratan insanların gözüyle ekonomiye bakacaksınız. İstihdamın üzerindeki vergi yükü indirilmelidir."
"EKONOMİDE KIRILGANLIK ARTTI"
Ekonominin kırılganlığının arttığına dikkati çeken Baykal, gelinen noktada ekonominin en önemli probleminin "cari açık", "işsizlik" ve "siyasi istikrarsızlık" olduğunu ifade etti. Siyasi istikrarın bu noktada çok önemli olduğunu ifade eden Baykal, Türkiye'nin bu süreçte istikrar telaşına girmesinin anlaşılır gibi olmadığını vurguladı. Şu an parlamentoda üçte iki çoğunluğu olan bir hükümetin işbaşında olduğunu hatırlatan CHP Lideri, "Sorun, böyle iyi niyetli bir ortamda Türkiye istikrar problemi ile karşı karşıya gelmişse bunu sorgulamak lazım. Sorunun temelinde işbaşında bulunan hükümetin Türkiye'nin Anayasal düzeniyle ilişkilerini olması gerektiği gibi kurmaması geliyor" değerlendirmesini yaptı. Devletin tüm kurumlarıyla kavga eden, üniversiteleriyle tartışan, Anayasa Mahkemesi'ni kaldırma niyetinde olan bir hükümetin işbaşında olduğunu belirten Baykal, siyasi istikrarsızlığın iktidarın tutumundan kaynaklandığını vurguladı. Hükümetin "Türkiye laik demokratik sosyal bir hukuk devletidir" hükmünü içeren Anayasa'nın 2. maddesini de tartışmaya açtığını anlatan Baykal, hükümete 'Sizin sıkıntınız ne?' diye sordu.
TBMM Başkanı Arınç'ın 23 Nisan'da yaptığı konuşmaya da atıfta bulunan Baykal, "Bir 23 Nisan günü cumhuriyete muhtıra verir gibi konuşursanız tabii ki istikrarsızlık olur. Başbakan da katıldığını söylerse tabi istikrarsızlık olur. Türkiye'yi kimler hangi anlayışla yönetiyor ortadadır" şeklinde konuştu.
AK Partili bir belediyenin "Başı açık gezmek günahtır" diye açıklama yaptığını, Başbakan Erdoğan'ın da "haremlik-selamlık" uygulamasını "demokrasinin gereği" diyerek savunduğunu hatırlatan CHP Lideri Baykal, Türkiye'nin tehlikeli bir sürece girdiğini söyledi.
Baykal konuşmasında, Danıştay'a yönelik düzenlenen saldırının ardından yaşanan süreci de değerlendirdi. Danıştay'dan önce bir gazeteye 3 kez saldırı düzenlendiğini, ancak Başbakan'ın bunu ciddiye almadığını belirten Baykal, Erdoğan'ın bir özür bile dilemediğini söyledi. Başbakan'ın "Saldırının ardında bir ihanet çetesi var" sözlerine atıfta bulunan Baykal, şunları söyledi:
"Susurluk, Türk İntikam Tugayı, Küre, emekli asker var denildi. Hükümet ısrarla 'Danıştay'a laiklik tepkisinden dolayı saldırılmadı' diyor. Oyun içinde oyun var. Ama ne çıktı. Hiçbir şey çıkmadı. Hükümet neden telaşlanıyor? Saldırının arkasında çete olduğunu söylüyorlar. Varsa çıkar, getir, göster. Bu durum iktidarın zihin karışıklığı içinde olduğunu gösteriyor."