Gündem
  • 21.4.2004 09:37

BİR BAKAN İŞTE BÖYLE AKLANDI...

BÜLENT Ecevit başkanlığındaki 57. Hükümet’in Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Osman Durmuş, hakkında sürdürülen bir Başbakanlık, dört de bakanlık soruşturmasından aklandı. Kendisine yönelik suçlamalarda bulunanlar hakkında ‘suç duyurusu’nda bulunmaya hazırlanan Durmuş, “Bana en çok dokunan, adımı Yüce Divan’a gidecek bakanlar arasında gösterilmem” dedi. Durmuş’a ‘sıkıntılı günler’ yaşatan süreç, 3 Kasım 2002’de yapılan seçimlerden sonra Meclis’e girememesiyle başladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki hükümetin kurulmasından sonra, Durmuş hakkında bir kez Başbakanlık, dört kez de Sağlık Bakanlığı tarafından soruşturma açıldı. Başbakanlık Teftiş Kurulu, Sağlık Bakanlığı’nın yazılı isteği üzerine Durmuş ve bakanlık personelinin 2002 yılında anahtar teslimi yapılan bazı sağlık tesislerinin ihalesinde usulsüzlük yapılıp yapılmadığını mercek altına aldı. Bu çerçevede, bütçe dışı kaynak oluşturulmasını sağlayan 3418 sayılı Yasa gelirleriyle finanse edilen 14 ihale en ince ayrıntısına kadar incelendi. Müfettişler tarafından hazırlanan raporda, İstanbul Bağcılar Devlet Hastanesi inşaatında yapılan inceleme sonuçlarına da yer verildi. Arsa probleminin çözümlenmeden ihalesinin yapıldığı yönündeki iddialara karşın bu konuda herhangi bir pürüz veya ihtilaf bulunmadığı belirtildi. Raporda, “Sağlık Eski Bakanı Osman Durmuş’un sorumluluk üstlenerek ikmalini sağladığı mezkur ihalelerden dolayı herhangi bir kurum zararının bulunmadığı kanaatine varılmıştır” denildi. İhale komisyonlarının belirlenmesinde ve sözleşmelerin imzalanmasında da herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmadığının altı çizildi. Raporda, arsaların mülkiyet sorunlarının giderilmesi, Başbakanlık ve DPT’ye bilgi verilmesi ve uygun görüş alınması gibi zaman alıcı formalitelerin ihale öncesi yapılmaması konusunda da, “Durmuş’un sorumluluğu üstüne aldığı” hatırlatıldı. Bu konulardaki yönlendirme ve müdahalelerin de projelerin bir an önce bitmesine yönelik olduğu, şahsi çıkar sağlamadığı kaydedildi. Raporun sonuç bölümünde, “hukuki ve cezai takibat gerektirecek, yasaların açıkça suç saydığı herhangi bir işleme rastlanılamadığı” vurgulandı. Raporda, söz konusu projelerin genel bütçe uygulamasındaki disiplin hükümlerinden muaf olduğunun tespit edildiği belirtilirken, finansmanın da, alkol, alkollü ve alkolsüz içecekler, tütün ve tütün mamüllerinin teslim ve ithalatından alınan ek vergilerden sağlandığı kaydedildi. Başmüfettişlerin bu raporu üzerine, Erdoğan’a yazı gönderen Teftiş Kurulu Başkanı Osman Nuri Oduncu, ilgililer hakkında bir işlem yapılmamasının uygun olacağını bildirdi. Bu yazıyı Erdoğan da onayladı. Takdir, Türk milletinin SORUŞTURMALARDAN aklanarak çıkan ve suç duyurusunda bulunmaya hazırlanan Durmuş, “Bana en çok dokunan, kamuoyu önünde namus ve dürüst bir kişiyle ilgili ‘Yüce Divan’a gidecek denmesi. Teşekkür beklerken ismimiz karalanmaya çalışıldı. Bu hoş değil. Türk Milleti takdir edecektir” dedi. Müteahhitlerle anahtar teslimi olarak sözleşme yaptığını ve gecikilen her gün için 16 milyar lira tazminat ödenmesi hükmünü koydurduğunu kaydeden Durmuş şöyle konuştu: “Oysa Ankara’daki hastane gecikmeli olarak tamamlandı. İstanbul’dakinin ise temeli bile atılmadı. Müteahhitlere 7 aydır ödeme yapılmadı. Gecikmenin nedeni müteahhit değil kamu. Eğer benim kabul ettirdiğim sözleşme uygulansaydı gecikilen her gün için 16 milyar liratazminat alınacaktı. Şimdi ise müteahhit gecikme tazminatı almak için dava açacak.” Bakanlık yaptığı dönemde anahtar teslimi inşaatlar için kasalarında 129 trilyon lira bulunduğu, borçlarının ise 62 trilyon lira olduğunu kaydeden Durmuş, bürokratların yaptığı atamalar yüzünden bazı sıkıntılarla karşılaştığını da belirterek şunları söyledi: “Bu ülkede yanlışı yapanlara değil de, makamda oturan siyasiye yükleniyorlar. Bu sistemin yanlışı. Bakanlar da yürekli işler yapmaktan kaçınıyor. Biz yürekli işler yaptığımız için sıkıntı çektik.” Hakkında açılan bazı davalarla ilgili 50-55 milyar lira tazminat ödediğini hatırlatan Durmuş, “Maaşımızı, eşimizle birlikte neyimiz varsa verdik. Önemli değil. Sonra da bana yalan haberlerle iftira atanlardan tazminat aldım” dedi. Yaptıkları tesislerin açılış törenlerine bile davet edilmediklerini belirten Durmuş, “Bir şeref madalyası niteliğindeki bu hizmetlerden dolayı hükümetten teşekkür beklemiyoruz ama en azından açtıkları yerlerdeki çalışmaları kimlerin yaptığını söylemelerini istiyoruz” dedi. Teftiş Kurulu üzerinde baskı kurulmaya çalışıldığını savunan Durmuş, DPT’nin icraatlarının incelenmesini istedi. Bürokratların keyfi davrandığını öne süren Durmuş trilyonlarca liranın heba edildiğini kaydetti. Durmuş, kendisi hakkında şüphe uyandıracak ifadeler kullanan ve haber yayınlayan gazeteleri de mahkemeye vereceğini açıkladı. İncelenen bazı projeler Kırkkale Yüksek İhtisas Hastanesi, Ankara Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesi, Kırıkkale Balışeyh İlçesi Sağlık Merkezi, Elice İlçesi Çerikli Kasabası Sağlık Meslek Lisesi, Merkez Selim Özer Sağlık Ocağı, Afyon İl Sağlık Müdürlüğü Hizmet Binası ile Şuhut İlçesi Sağlık Meslek Lisesi inşaatı paket ihalesi, Kahramanmaraş Kadın Doğum Hastanesi, Ankara Keçiören Devlet Hastanesi, Kırıkkale Klinik Otel ve lojman inşaatı, Osmaniye Klinik Otel ve lojman inşaatı, Çankırı Devlet Hastanesi, Ağrı Diyadin İlçesi-Iğdır Aralık İlçesi-Sivas Kangal İlçesi-Şanlıurfa Bozova İlçesi Sağlık Merkezi paket ihalesi, Adana Devlet Hastanesi, Osmaniye Hasanbeyli Sağlık Ocağı-Çardak Sağlık Ocağı-Bahçeli Sağlık Ocağı-Gebeli Sağlık Ocağı-Sanayi Sağlık Ocağı ve Zorkun Sağlık Ocağı inşaatları paket ihalesi, Gaziantep Araban ve Nurdağı Sağlık Merkezi inşaatları paket ihalesi, İstanbul Bağcılar Devlet Hastanesi ve Yalova Termal Otel inşaatı ihalesi. (H.O. TERCÜMAN) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:03

İLGİLİ HABERLER