COŞKUN KIRCA, ECEVİT'İN DOKTOR HEYETİNDEN GEÇMESİNİ İSTEDİ
KAYNAK : Haber Vitrini
Başbakan Ecevit'in son zamanlardaki sıkça yaptığı "dil sürçmelerini" gündeme getiren Akşam yazarı Coşkun Kırca,Türkiye'nin bu yüzden zor durumda kaldığını ileri sürdü.
Kırca'nın bu duruma karşı çözüm önerisini de açıkladığı yazısı şöyle:
Başbakanın sağlığı
Kimsenin sağlık durumundan menfi uslupla bahsetmek hoşuma gitmez. Ancak, bazı ender hallerde toplum ve Devlet'in selameti açısından böyle bir konuya girmek gerekebilir. Sayın Başbakanın demeçlerinde gitgide sıklaşarak gözlenen dil sürçmeleri kendisinin zihin melekelerine ilişkin bazı kuşkulara ciddiyetle eğilmek gerektiğini gösteriyor.
Başbakan geçen hafta içerisinde Afganistan'ın geçici Hükümetinde Başbakanlık görevini üstlenmiş olan zattan 'Afganistan Yönetim Kurulunun Başkanı' veya 'Afganistan Genel Müdürü' diye bahsetmiş ve İsrail Silahlı Kuvvetleri'nin Batı Şeria ve Gazze'de giriştikleri tedhişçi temizliği harekatını son derecede yanlış ve yersiz biçimde 'soykırım' diye nitelendirmiştir. Bu son ifadesinin Türkiye'nin dış alemle ilgili yüksek çıkarlarını en ağır şekilde zedeleyebileceğini ya kendisi sonradan fark etmiş ya da etrafındaki bazı hayır sahipleri kendisini uyarmış olmalı ki bu sefer bizzat kendisi, İsrail'den özür dilercesine bu yanlışını düzeltmeye çalışmıştır. Bu gibi hallerde hep görüldüğü gibi sonuç daha da kötü olmuştur.
Açıkça söylemeye mecburuz ki Başbakanın bu tarz dil sürçmeleri, kendisinin içeride ve dışarıda Devlet siyasetini belirleme ve uygulama ehliyetine hala sahip olup olmadığına dair kuşkuların gerek içeride, gerek dışarıda pek yoğun biçimde konuşulmasına yol açmaktadır.
Parlamenter demokrasiyle yönetilen cumhuriyet rejimlerinde sağlık sebeplerinden ötürü görevden uzaklaştırılmaları için özel bir usule başvurulması gereken iki yüksek makam sahibi vardır. Bunlardan biri Cumhurbaşkanı; diğeri de Başbakandır. Cumhurbaşkanını görevinden alabilecek hiçbir siyasi merci yoktur. Öte yandan, her ne kadar Başbakanın Meclis'te gensoru yoluyla güvensizlikle karşılaşırsa görevinden alınması Cumhurbaşkanına ait bir işlemse de, DSP Grubu'nun bu dil sürçmelerini adet haline getirmiş Sayın Ecevit'i nasıl bir hayranlıkla seyrettiğini görenler için bugünkü Meclisimizden böyle bir kararın çıkamayacağı meydandadır. Aynı hayranlığın koalisyonun diğer ortaklarının gruplarında mevcut olmayışına rağmen, bu grupların bu konuda DSP Grubu'yla önceden anlaşmadan böyle bir yola gitmeleri mümkün değildir, şık da olmaz. Böyle bir anlaşmanın mümkün olmadığı ise apaçıktır. Bu konu ancak bir Anayasa reformuyla halledilebilir.
Çare şudur: Cumhurbaşkanının veya Başbakanın sağlık durumu görevlerini yerine getiremeyecek kadar bozulmuşsa, ilk şıkta Bakanlar Kurulu'nun; ikinci şıkta ise Cumhurbaşkanının resmi başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi, kanun gereğince önceden belirlenmiş olacak bir hekimler heyetinin görüşünü aldıktan sonra durumu tespit edebilmelidir.
Türkiye'nin şartları Anayasa'da böyle bir düzenlemeye ihtiyaç gösteriyor, ama böyle bir adımı atabilecek kimsecikler yok!
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:26