KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/LDP Genel Başkanı Besim Tibuk, yıllardır sıkı bır başkanlık sistemi savunucu.Her fırsatta bu konudaki özlemini dile getiren Tibuk, Demirel'in başkanlık sistemini savunan sözlerinden sonra bir yazılı açıklama yaparak,"Türkiye'de yönetim sorunlarının tek çözümü "Başkanlık Sistemi" iken bu sistemi tek bilen ve savunan siyasi parti Liberal Demokrat Parti'dir" dedi.
TİBUK'UN YAZILI AÇIKLAMASI ŞÖYLE;
Başkanlık Sistemi şart!!!
Liberal Demokrat Parti olarak 8 yıldır Türkiye için "Başkanlık Sistemi" nin şart olduğunu söylüyor, "Başkanlık sisteminin" detaylarına varıncaya kadar tüm özelliklerini ve avantajlarını belirtiyoruz. Türkiye'nin demokrasiye geçtiği 1950 yılından itibaren de yaşananlar Türkiye'nin artık parlamenter sistem ile devam edemeyeceğini açıkça ortaya koyuyor.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'İn "Başbakanı halk seçsin" sözlerinden sonra kamuoyunda oluşan tartışmaya katkı sağlamak amacıyla, Liberal Demokrat Parti'nin "Başkanlık Sistemi" önerisini tekrar kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.
Demokrasilerde pek çok farklı fikir, pek çok farklı siyasi parti şemsiyesi altında iktidara talip olabilirler. Fakat seçim ve yönetim sistemleri doğru şekillendirilmemiş ise parti sayısındaki fazlalık, istikrarsızlığa ve partiler için siyasi sorumluluktan kaçmaya neden olmaktadır.
Parlamenter sisten zaten tarihi itibariyle, Monarşi (krallık) ile demokrasiyi uzlaştırmaya çalışmanın bir sonucu ortaya çıkmış, melez bir sistemdir. Parlamenter sistemin ilk uygulandığı ülkenin hala bir monarşi olan İngiltere olması anlamlıdır. İngiltere'nin izinden giden ama CUmhuriyet olan ülkeler de melez ve sorunlarla dolu bu sistemi, Cumhurbaşkanlığı adında bir makam ile doldurmaya çalışmış ama başarılı olamamışlardır.
Sonuç koalisyonlar ve istikrarsızlıktır.
Halbuki demokrasi tarihinde bir sistem 200 küsur yıldır uygulanmakta ve hiçbir soruna sebep olmamakla birlikte, eskiden sömürge olan bir ülkenin şu anda Dünyanın tek süper gücü olmasında katkı sağlamıştır. Hem de geçirilen iç savaş, dünya krizleri gibi bir çok badireye rağmen, demokrasisi kesintiye uğramadan.
Bu sistem başkanlık sistemidir.
ABD'de 200 küsur yıldır uygulanan bu sisteme göre, başkan adayları yardımcıları ile birlikte hükümete talip olmakta ve kazanan aday direk halk oyu ile seçilmektedir.
Dolayısı ile meclisten güven oyu alma diye bir şey söz konusu değildir. Koalisyonlar da.
Meclisin görevi yasa yapmak ve hükümeti denetlemek iken, başkanın ve başkanın oluşturacağı kabinenin görevi eksik buldupu yasaları meclise teklif etmek ve var olan yasalar çerçevesinde yürütme görevini yapmaktır. Başkanın, yardımcısının, bakanlarının veya hiçbir meclis üyesinin dokunulmazlığı yoktur. Yargının tepesinde adalet bakanlığı değil "Yüksek Mahkeme" vardır. Dolayısı ile yargı da bağımsızdır.
Ve başkanlık sistemi demokrasinin olmazsa olmaz bir kuralı olan "Kuvvetler Ayrılığı" prensibinin mümkün olduğu tek sistemdir.
Melez ve sorunlarla dolu Parlamenter sistemde, halk sadece meclisi seçer. Meclis ise içinden başbakanı ve cumhurbaşkanını seçer. Ve meclis, başbakanı salt çoğunlukla düşürebilir. Bu durum "kuvvetler ayrılığını" imkansız kılar.
Milletvekillerin aynı zamanda bakan olduğu, "bakan yapılma vaadi ile" milletvekillerinin baştan çıkarıldığı, hükümetin görevinde kalabilmesi için meclis çoğunluğunun desteğine ihtiyaç duyduğundan siyasetin en büyük ahlaksızlığı olan "milletvekili transferlerine" ortam sağlar. Üstelik koalisyonlara neden olduğu için, hükümet üyelerinin "Biz aslında böyle yapmazdık ama koalisyondayız" şeklinde maazeretlerle siyasi sorumluluktan kaçmasına sebep olur.
Başkanlık sistemi ise, sağladığı kuvvetler ayrılığı ve istikrar sayesinde, koalisyon, erken seçim, milletvekili transferleri, siyasi krizler gibi bir çok olumsuzluğun ortadan kalkmasına vesile olur.
"Başkanlık sistemi diktatörlük getirir" iddiası ise, ya cehaleti ya da bu durumdan beslenen kişilerin kötü niyetini gösterir. Zİra tarihin en kanlı diktatörleri olan Hitler, Mussolini ve Stalin gibi katiller parlamenter sistemler sayesinde diktatör olabilmişken, ABD'de kurulduğundan beri darbe girişimi bile olmamıştır.
Sonuçta Türkiye'de yönetim sorunlarının tek çözümü "Başkanlık Sistemi" iken bu sistemi tek bilen ve savunan siyasi parti Liberal Demokrat Parti'dir.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:30