Menderes, DYP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında,
Yargıtay ile ilgili kamuoyundaki tereddütlerin bir an önce giderilmesi
gerektiğini belirterek, bunun için ilgili kurumlara ve devletin üst
düzey makamlarına görevler düştüğünü söyledi.
''MİT-Yargıtay-Çakıcı ilişkisi''nde Yargıtay Başkanı Eraslan
Özkaya'nın yasalara uymadığı anlaşılırsa bunun Yargıtay içinde
çözüleceğine inandığını söyleyen Menderes, ''Bu konu Yargıtay içinde
çözülmelidir. Yargıtay Başkanı'nın oturduğu makamın ağırlığını
kaldıramadığı ortadadır. Başkan, adli yılın başlangıç tarihine kadar
istifa etmelidir. Ancak MİT'in üst düzeydeki görevlisi hakkında bir
işlem yapılmaması kabul edilebilir değil'' diye konuştu.
Yargıtay Başkanı Özkaya ve Neşter Operasyonu kapsamında bazı
Yargıtay üyeleri hakkındaki iddiaların Yargıtay'ı yıprattığını ifade
eden Menderes, Yargıtay'ın kendini denetleyebileceğini, kendi
üyelerini bile yargılayabileceğini, hiç kimseyi kayırmayacağını tekrar
kanıtlaması gerektiğini belirtti.
Sorunun aşılması için Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve hükümete
görevler düştüğüne işaret eden Menderes, Cumhurbaşkanı Sezer'in
Yargıtay Başkanı Özkaya'nın görevi bırakması ve Neşter Operasyonu'nda
dosyanın Yargıtay tarafından tekrar ele alınması yolunda sonuç alıcı
girişimlerde bulunması gerektiğini söyledi.
-''YARGITAY VE MİT'İN ORTAK NOKTASI YOKTUR''-
Menderes, MİT'in büyük bir disiplinsizlik içinde olduğunu
savunarak, şöyle devam etti:
''MİT'in üst düzeydeki görevlisi hakkında bir işlem yapılmaması
kabul edilebilir değil. Bu olay MİT Başkanı'nın görev süresinin
dolduğunu göstermektedir. Bu MİT Başkanı'nı hükümet değiştirmek
istemektedir. Ancak hükümet ne hikmetse MİT konusunda, Milli Güvenlik
Kurulu konusunda gösterdiği kararlılığı gösterememiştir. Yargıtay ve
MİT'in; MİT ve tüm yargının ortak hiçbir noktası yoktur. Birbirleriyle
ortak mesai içinde bulunmaları söz konusu dahi olamaz. İki kurumunda
birbirinden resmi veya gayri resmi bir talebi olamaz.''
Menderes, hükümetin ekonomi politikalarını da eleştirerek, cari
işlemler açığındaki artışın IMF'nin dayattığı programın hatalı
olduğunu ortaya çıkardığını, büyük borçlanmaları gidildiği takdirde
cari işlemlerdeki açıkla baş edilemeyeceğini söyledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:49
