Gündem
  • 8.6.2005 10:40

ERDOĞAN FATURAYI CHP''YE KESTİ...

HASAN CEMAL''İN MİLLİYET''TEKİ YAZISI: Başbakan, Washington yolunda Milliyet''e açıkladı Irak vizyonumuz ABD ile örtüşüyor WASHINGTON Başbakan Erdoğan, Ankara''dan Washington''a birlikte uçarken, Türk-Amerikan ilişkileri ve bazı iç politika konularında Milliyet''e açıklamalar yaptı. İki ülke arasında herhangi bir sıkıntı olmadığını belirtti ve Türk-Amerikan dostluğunu ''çok önemli'' diye niteledi. Ve bir noktayı özellikle vurguladı: ''''Türkiye ile Amerika birbirlerine ihtiyacı olan iki ülkedir.'''' Bu noktayı belirttikten sonra şunu ekledi: ''''Biz Türkiye olarak Amerika''yla dostluğumuzun gereğini hep yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz.'''' Erdoğan''ın, Washington ziyaretinden, öncelikli olarak iki konuda beklentisi olduğu anlaşılıyor: (1) Kıbrıs''ta izolasyonlar... (2) Kuzey Irak''tan PKK sızması... TCK aynen iade İç politika konusunda Başbakan Erdoğan özetle şu açıklamaları yaptı: ''''Erken seçim yok!'''' ''''Erken seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimi gibi konular sanal gündemdir. Bizim gündemimizde yer almıyor. Biz 5 yıllık bir program yaptık, iyi gidiyor. İstikrar var. Bundan sapmayız.'''' ''''Devrim yasaları yazboz tahtası değildir.'''' ''''Çankaya Köşkü''nde Cumhurbaşkanı Sezer''in ilk üç yılında (türban yasağı konusunda - HC) böyle katı kurallar yoktu. Ne oldu da sonra değişti bu?..'''' ''''Ben Cumhurbaşkanı ile çatışma içinde değilim. Buna taraftar değilim. Ama cevap gerektiğinde veririm. Vermezsem, bulunduğum makama saygısızlık olur.'''' ''''TCK''yı Cumhurbaşkanı''na aynen geri göndereceğiz.'''' Haberler üretiliyor Erdoğan, bugün yapacağı Bush görüşmesi öncesinde rahat ve iyimser gözüküyordu. Türk-Amerikan ilişkilerini rayına oturtacak bir ziyaret yapacağı izlenimini veriyordu dün Ankara''dan Washington''a uçarken... Başbakan Erdoğan, Türk-Amerikan ilişkilerinin bugünkü durumuyla ilgili olarak da şunları söyledi: ''''İddia edildiğinin aksine, Türk-Amerikan ilişkilerinde bugün herhangi bir sıkıntı yok. Irak''la ilgili olarak da, Kıbrıs''la ilgili olarak da bir pürüz yok. Ama nedense bizim Sayın Başkan''la her görüşmemiz öncesinde sanki sıkıntı varmış gibi haberler çıkıyor. Haberler üretiliyor. Randevu verilmeyecek dendi. Kızımın mezuniyet töreni yok zaten dendi. Hiçbirinin aslı astarı yok. Bilemiyorum, bu bir taktik mi, strateji mi? Sayın Başkan''la biz her seferinde son derece samimi, sempatik görüşmeler yaptık. Antipatiyle geçen bir toplantımız hiç olmadı. Brüksel''de de, Moskova''da da...'''' Bir no''lu gündem Kıbrıs Başbakan Erdoğan''a bugün Başkan Bush''la yapacağı görüşmede gündemin en başına hangi konuyu koyduğunu sorduk. Hiç duraksamadan yanıtladı: ''''Kıbrıs Beyaz Saray''da benim için bir numaralı gündem maddesi...'''' Beklentilerini de şöyle özetledi: ''''Kuzey Kıbrıs''a yönelik izolasyonların kaldırılması en önemli konu. Bu bakımdan Amerika tarafından bazı adımlar atıldı. Amerikan Kongresi''nden bir heyetin bu yakınlarda Kuzey Kıbrıs''a doğrudan gelmesi, Ercan Havaalanı''nı kullanması bunlardan biri. Şimdi Ercan''dan kalkacak bir uçağın doğrudan New York''a inmesi ya da tersinin gerçekleşmesi çok önemli. Bunu da isteyeceğim Sayın Başkan''dan. Kuzey Kıbrıs''a yatırım yapılması konusunda, Avrupa Birliği''ne baskı yapılması konusunu da getireceğim.'''' İngiltere etkin olabilir Bu baskı konusunun AB''de geri tepmesi ihtimalini Erdoğan''a sorunca, daha farklı bir üslupla, bu kez baskı sözcüğünü kullanmaksızın şöyle dedi: ''''İngiltere gelecek ay başında dönem başkanlığını üstleniyor AB''de. İzolasyonların kaldırılması konusunda bir şeyler yapabilir. Bu bakımdan Başkan Bush da etkili olabilir Blair üzerinde...'''' New York''ta BM Genel Sekreteri Kofi Annan''la Kıbrıs''ı görüşecek olan Başbakan Erdoğan bu konuda şunları söyledi: ''''Kıbrıs''ta referandumun yapılmasından bu yana bir yıl geçti. Annan''ın raporu da hazır. Ama hâlâ bu raporu Güvenlik Konseyi görüşmedi. Bunu da Annan''ın dikkatine getireceğim. Genel Sekreter''in bir raporunun bu kadar uzun süre beklemesi galiba ilk kez oluyor.'''' Rusya engelleme yapıyor olabilir mi sorusuna Erdoğan şu yanıtı verdi: ''''Öyleyse, Sayın Putin''le görüşürüm.'''' Kâbil''i isteyeceğim Başbakan Erdoğan''ın bugünkü Beyaz Saray gündeminin ikinci sırasına gelince... Şöyle dedi: ''''İkinci sıraya Afganistan''ı koyuyorum. Şu anda Afganistan tam bir mahrumiyet bölgesi. Gidip gördük. İnsanın içi acıyor. Sayın Başkan''dan Kâbil''in bize verilmesini isteyeceğim. Altyapısını, üstyapısını bırakın biz yapalım diyeceğim. Türk askeri, Mehmetçik çok tutuluyor. Merkezi toparlayabiliriz.'''' Bunu söylerken İngilizce bir deyim kullandı Erdoğan: ''''PRT olarak Kâbil''i bize verin!'''' PRT''nin açılımı ''''Provisional Reconstruction Teams''''. Türkçesi, ''Geçici Yeniden İmar Ekipleri'''' anlamına geliyor... PKK''yı hatırlatacağım Gündemin üçüncü maddesi neydi? Başbakan Erdoğan''ın yanıtı: ''''Kuzey Irak''tan Güneydoğu''ya PKK sızmalarını hatırlatacağım. Kuzey Irak''taki PKK kamplarından kaynaklanan bu sızmalara karşı Amerika''yla ortak bir çalışma yapabiliriz. Güneydoğu''daki olayların çoğu bu sızmalar sonucu oluyor.'''' Kendisine şu soruyu sordum: ''''Amerika, Kuzey Irak''ta PKK ile ilgili olarak Türkiye''nin beklentilerini karşıladı mı?'''' Şöyle yanıtladı Erdoğan: ''''Henüz karşılamadı. Amerika, beklentilerimize henüz cevap vermedi. Ama vereceğiz diyor.'''' Geleceğe bakıyoruz Bir başka sorum şu oldu: ''''Türkiye''yle Amerika''nın bugün Irak''a dönük vizyonları örtüşüyor mu?'''' Başbakan Erdoğan: ''''Evet örtüşüyor. Irak''la ilgili olarak geçmişi bırakıyoruz, geleceğe bakıyoruz birlikte... Bu arada Irak Başbakanı Caferi''nin ilk yurtdışı gezisini altı bakanıyla birlikte Türkiye''ye yapmış olmasının önemi gözden kaçmasın.'''' Irak''ta geçmiş deyince, elbette 1 Mart tezkeresi akla geliyor. Başbakan Erdoğan''ın Felluce''yle ilgili şehitler açıklaması ile TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı AKP''li Mehmet Elkatmış''ın soykırım çıkışı geliyor. 30 Ocak seçimleriyle ilgili olumsuz değerlendirmeler geliyor. Bütün bunların Washington''da yarattığı rahatsızlık ve tepkiler geliyor. Erdoğan bu konu açılınca savunmaya geçiyor: ''''Felluce''de savunmasız halkın, günahsız insanların ölümüne tepki gösterdim. Şehit sözcüğünü onlar için kullandım. Ama biz dinci terörü, din adına terörü hep lanetledik.'''' Türkiye''deki Amerikan karşıtlığı, anti Amerikanizm sohbetimizin bir başka konu başlığıydı. CHP anti Amerikancı Özetle şunları söyledi: ''''Elkatmış''ın sözleri... 1 Mart tezkeresi... Bütün bunlar demokrasilerde olabiliyor. Bizimki demokratik parlamenter sistem. Herkes aynı sesi vermiyor bu sistemde. Amerikan Kongresi de öyle değil mi? Nitelikli sanayi bölgeleri konusunu Başkan istedi ama Kongre reddetmişti. Şimdi yeniden gündeme getireceğim. Aramızda bazı arkadaşlarımızın olumsuz tavrı oldu. Ama bu ülkede anti Amerikanizm ilk defa çıkmıyor. Talihsiz durum, Türkiye''nin ana muhalefetinin de anti Amerikancı çizgide olması... Demokratik ülkelerde bazı şeyleri dayatamıyorsunuz. Ama biz dostluğumuzun gereğini yaptık, yapıyoruz. İşte İncirlik''i birer yıllık aralarla uzatıyoruz.'''' Esad açılım yapabilir Suriye''ye gelince... Ankara''nın Suriye politikasının Washington''da yarattığı tepkiler malum. Başbakan Erdoğan bunu görmezlikten gelmiyor. Ama fazla da abartmıyor. Başkan Bush''a Türkiye''nin bu konudaki tutumunu açıklayabileceğini ve kendisini ikna edebileceğini söylüyor. Şöyle dedi: ''''Bizim Suriye konusundaki haklılığımızı görecekler. Bush''la görüştüğümüzde bunu anlatacağım. Kendisini ikna edeceğimi sanıyorum. Ben Şam ziyaretinde tohumlar attım. Sayın Cumhurbaşkanı da hasadını topladı. Esad Lübnan''dan çekileceğini o zaman söyledi. Daha önce de çekilmeyi düşündüğünü belirtti, ancak İsrail''den Golan konusunda anlayış görmediğinden şikâyet etti.'''' Erdoğan''a şunu sordum: ''''Şam''daki Baasçı rejim kendi kendini reforme edebilir mi? Siyasal açıdan zamanla liberal açılımlar yapabilir mi?'''' Erdoğan buna ihtimal veriyor. ''''Demokrasiye açılım yapabilir, Esad''dan bunu bekliyorum. İlk gidişimde de bunu Başkan Bush''a anlatmıştım. Şimdi de anlatabileceğimi sanıyorum. Şam''la diyaloğu kesmenin yanlış olacağına inanıyorum.'''' İyimser görünüyor Amerika, Ortadoğu''yu teşhiste zorlanıyor mu? Özellikle demokrasi ve reform konusunda... Erdoğan bu konuda çok açık konuşmuyor. Ya da açık konuşmak istemiyor. Ama edindiğim izlenim öyle ki, Amerika''nın Ortadoğu''yu teşhiste zorlandığı kanısında Erdoğan... Başbakan Erdoğan, Türkiye''yle Amerika arasındaki 9.5 milyar dolarlık ticaret hacmini de kendi deyişiyle komik bulduğuna da işaret etti, artırılması gerektiğini Beyaz Saray''da bugün Başkan Bush''a söyleyeceğini belirtti. Başbakan Erdoğan''ın havasına gelince... Rahat, iyimser gözüküyor. Ziyaretiyle, Türk-Amerikan ilişkilerini rayına oturtacağına inandığı anlaşılıyor. Özellikle iki konuda beklentisi var. Biri, Kuzey Kıbrıs''a dönük izolasyonların kaldırılmasına ilişkin Amerikan desteği ve somut adımları... İkincisi, Kuzey Irak''tan PKK sızmalarına karşı Türk-Amerikan işbirliği... Bu iki konu, yani Kıbrıs''la PKK, Erdoğan açısından çok önemli. Amerika''dan bu iki konuda alacağı desteğin içeride elini güçlendireceğini, muhalefeti de bu açılardan zayıflatacağını görüyor. Washington''dan ilk yazı böyle. Uçaktan notlar Kimse içki istemedi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni uçak ANA ile ilk uluslararası yolculuğa çıktı. Uçak, Ankara Esenboğa Havaalanı''ndan havalandıktan 6 saat sonra yakıt ikmali için İzlanda''nın başkenti Reykjavik''e indi. 1.5 saat sonra yeniden havalanan ANA, TSİ 14.30''da Washington St. Andrew Havaalanı''na ulaştı. Kokpitin arkasındaki bölümde Başbakan Erdoğan, eşi Emine ve oğlu Bilal, Devlet Bakanı Ali Babacan ve danışmanı Ömer Çelik''le eşleri seyahat etti. Yeni Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki de bu kısımda ABD''ye uçtu. Uçağın çalışma için ayrılan bölümünde Erdoğan gazetecilerle görüştü. Gazeteciler, arka kısımda milletvekilleriyle seyahat etti. ANA''yı beğenen Erdoğan, koltuk aralarının biraz açılması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan''ın Milliyet, Radikal, Sabah, Vatan, Yeni Şafak, Zaman, Dünden Bugüne Tercüman ve Türkiye gazetelerinin yönetici ve yazarlarıyla ikili gruplar halinde görüşmeleri sırasında Babacan, Çelik ve Beki de hazır bulundu. First class ikram yapıldı. Mönüde alkollü içkiler vardı, ancak tercih eden olmadı. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:18

İLGİLİ HABERLER