Gündem
  • 22.6.2003 14:10

ERDOĞAN: RAKAMLARI AÇIKLADIĞIMIZDA, NASIL SOYULDUĞUNU GÖRECEKSİNİZ

VEHBİ BAŞ İSTANBUL - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Şekilci ve kalıpçı değiliz, AK Parti'nin kimliği, muhafazakar ve demokrat bir kimliktir, biz din eksenli bir parti değiliz'' dedi. Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İstanbul İl Kongresi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla Abdi İpekçi Spor Salonu'nda gerçekleştiriliyor. Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Devlet Bakanı Güldal Akşit, milletvekilleri ile sanatçı Adnan Şenses'in de hazır bulunduğu kongrede konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''AK Parti, Ahmet veya Mehmet'in canı arzu etti diye kurulmuş bir parti değil, birileri emretti diye kurulmuş bir parti değil. AK Parti, millet emrettiği için kurulmuş bir partidir'' dedi. Erdoğan, AK Parti'nin Türkiye tarihinde ilk defa TBMM'de yüzde 66 temsil yetkisi alan tek parti olduğunu ifade ederek, ''Kolay değil, son 50 yılda ilk defa böyle bir olay gerçekleşmiştir. Bunu hazmedenler var, hazmedemeyenler var ama ben şunu açıkça ifade ediyorum; duygusallıklara dayalı olarak kurulmuş bir parti değiliz, milletimiz emretti diye kurulan bir partiyiz. Partimizi kurmadan önce Türkiye'de 42 bin vatandaşımıza ulaştık. Kamuoyu araştırmalarımızı yaptırdık. 'Türkiye'de bir siyasi partinin kurulmasına ihtiyaç var mı?' diye sorduk. Yapılan araştırmalarda, halkımız 81 vilayette bize 'Türkiye'de bir siyasi partinin muhakkak kurulması gerekiyor' denildi. 'Milletin derdiyle ilgilenen bir parti istiyoruz' dediler'' diye konuştu. ''AK PARTİ'Yİ HAZMEDEMEYENLER VAR'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin isminin anlamını şu şekilde açıkladı: ''Halkımız adalet istiyordu, milletimiz, ekonomide bir sıçrama, kalkınma istiyordu. Onun için partimizin adını Adalet ve Kalkınma Partisi koyduk. Halk, temiz siyaset, dürüst siyaset istiyordu. Bunun için partimizin kısaltılmış adını AK Parti koyduk. Türkiye'de AK Parti'yi hazmedemeyenler var ve bunlar, yazılı ve görsel medyasıyla AK Parti diyemiyor, hep AKP diyorlar. Tescilli olan bu ismi söyleyemiyor çünkü bunların midesine oturduk da onun için. AK Parti, partimizin tescil ediliş olan kısa adıdır. Oy pusulalarında bile AK Parti diye yazılıdır. Buna rağmen AK Parti diyemediler, diyemiyorlar ve bunun da halli gerekecek. Bunu da halledeceğiz. Zor değil, onun da zamanı kısa. Sizler tek tek, kapı kapı, bu çalışmaları sürdürdüğümüz sürece, millet olarak AK Parti markasını sadece Türkiye'de değil, dünyaya taşıdığınız zaman bunun önünde kimse duramayacaktır.'' Türkiye'nin önünün açık olduğunu belirten Erdoğan, görevi devraldıklarında Türkiye'nin durumunun içler acısı olduğunu ifade etti. Erdoğan, ''3 Kasım'da nasıl bir Türkiye devraldığımızı herkes biliyor. Ekonomi çökmüş, dış politika çökmüş, artık milletin yönetenlerine itimadı kalmamış bir Türkiye devraldık. Artık kimsenin Türkiye'ye borç vermediği bir zamandı. Eğer şöyle hafıza kayıtlarımızı yoklarsak, bir gecede yüzde 7 bin faizin uygulandığı Türkiye'yi gördük. Yüzde 5 bin faizin ödendiği Türkiye'yi gördük. Yüzde bin 500 faizin ödendiği Türkiye'yi gördük. Bugün neredeyiz? Hamdolsun yüzde 50'nin altına düştük bileşik faizde. Nerelere geldik ve bir önceki koalisyon hükümetinden bizim devraldığımız borçları söylemeyeceğim, sadece bu yıl ödenmesi gereken borç 73.5 milyar dolar. 6 aydır bu borçları en ufak bir sekteye uğratmadan ödüyoruz. Kısmen borçlanarak ödüyoruz, kısmen kazandıklarımızla ödüyoruz. Artık hortumlar kesilmeye başladı'' şeklinde konuştu. YOLSUZLUKLA MÜCADELE Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yolsuzlukların damarına girdiklerini söyledi. Bu yönde yaptığı bir açıklamanın ardından bazı haberler yazıldığını belirten Erdoğan, ''Hemen ertesi gün yazıldı, 'hani girdiysen açıkla' dediler. Sabır. Bu adresler kolay değil. Bunu açıkladığın zaman, ondan sonra adres değiştirirler. Merak etmeyin, daha hala açıklanmaması gereken noktadayız. Daha rakamları açıklayacağız, hesapları açıklayacağız, Bunları duyduğunuz zaman, bu ülkeyi nasıl soydular bunu göreceksiniz'' dedi. Erdoğan, bu yıl 8 yıllık eğitim öğretimde bütün kitapların bedava olduğunu hatırlatarak, ''İmkanları olmayan bir hükümet olsak bunu yapamazdık. Anadolu'daki, İstanbul'daki fakir fukara ailelerin yavruları maalesef özel eğitim alamadıkları için, özel okullarda okuyamadıkları için hep dertlenirlerdi, biz de dertlendik. Şimdi yeni bir adım atıyoruz. 23 Ağustos'ta Türkiye genelinde bir imtihan yapılacak. Bu imtihanda ilk 10 bin sırada yer alan öğrencileri, özel okullarda devlet olarak ücretsiz okutacağız. Eğer bu hortumlar devam etmiş olsaydı okutamazdık, hortumları kestiğimiz için okutuyoruz. İlk yıl bizden bir şey beklemeyin demiştik ama buna rağmen başlıyoruz. Çünkü insanımızın halini görüyoruz'' diye konuştu. Nema konusuna da değinen Erdoğan, geçmiş dönem hükümetlerini eleştirdi. Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bunların, işçisinin, memurunun maaşında 13 yıl boyunca gözü vardı. Biz, bu zorunlu tasarrufun ana parasını ödedik. Şimdi de 3 taksitle nemalarını ödeyeceğiz, Böylece bu işi bitireceğiz. Hesabımız ve derdimiz, artık devlet kalkıp da dar gelirli işçisinin, memurunun maaşına göz dikmesin. Biz bunu yapıyoruz. Bu ancak adil bir yönetimin işidir. Bu, ülkesinin kalkınmasında kararlı bir yönetimin işidir. Bu adımlar heyecanla atılıyor, hırsla atılıyor. İç politikada bununla yetinmiyoruz. Şu anda sadece 4-5 ay içerisinde açacağımız barajların sayısı 20'yi aşıyor. Türkiye'yi, doğalgazla bu ülkeye elektrik getirmek suretiyle soydular. Sularımız Karadeniz'e, Akdeniz'e, Marmara ve Ege'ye boşuna akıp gidiyor ama hiçbir zaman 'biz bu suları değerlendirelim' demediler. Siz bizi tanıyorsunuz. Siz bizi biliyorsunuz. Biz ne yaptık, Karadeniz'e akıp giden Istranca Dağları'nın sularını Istranca Dağları'nda yaptığımız barajlarla topladık ve onları İstanbul'a naklettik. Susuz İstanbul, artık susuzluğunu kaldırdı ve 2040 yılına kadar İstanbul'da artık su sorunu yok. Sudan sadece içme ve kullanma olarak değil, aynı zamanda elektrik üretiminde de azami ölçüde istifade edeceğiz. Ucuz enerjiyle vatandaşlarımıza ucuz elektrik vereceğiz.'' SENDİKALARA SERZENİŞ Türkiye'nin rahata kavuşması için AK Parti olarak ellerinden geleni yaptıklarını belirten Erdoğan, bazı şeylerin zamanla yerine oturacağını söyledi. Erdoğan, ''Bir çocuk 9 ay 10 günde doğuyor. Nasıl bir ülke aldığımız ortada, hemen her şeyi bir anda bizden çözmemizi beklerseniz, bu biraz insaf dışı olur. Ekonomi bir yere oturacak, biz hesaplı konuştuk. 1 yıl bir şey beklemeyin üçüncü yılın sonunda cebinizde bir şeylerin olmaya başlayacağını göreceksiniz. Bunu meydanlarda söyledim. Kusura bakmayın ben bir şeyi çok açık ve net söylüyorum. Buradan sendikalara da sesleniyorum. Lütfen bizi fazla yormayın, biz inşallah ekonomimizi oturttuğumuz andan itibaren enflasyona işçi ve memuru ezdirmeyeceğiz, Bu ülkeyi bugünlere getiren yönetimlere karşı takınmadığınız tavrı, bu iktidara takınamazsınız'' dedi. ''Biz, elimizde olmayan imkanları veremeyiz'' diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, işsizlik konusunda şunları söyledi: ''Bu gemide hep beraber yaşıyoruz. Gönlümüz, enflasyon canavarına işçi ve memurları ezdirmek değil, 5 milyon resmi işsiz var. Bunları ne yapacağız? Şu anda bizim öncelikle derdimiz, bir an önce işsiz kardeşlerimizi de iş sahibi yapabilmek. Üniversite mezunu insanlar iş için yalvarıyor. Benim milletvekili arkadaşlarım da 'bize zam demiyor' çünkü, böyle bir ortamda biz zam talep edemeyiz anlayışındalar. Şu andaki parlamento, feragat üzerine, fedakarlık üzerine kurulmuş bir parlamentodur.'' Başbakan Erdoğan, hükümet ve AK Parti'ye yönelik eleştirilere karşı kabinede görevli bakanları savundu. Recep Tayyip Erdoğan, ''Azami tasarruflar her an yapılmaktadır. Ellerinden gelen tasarrufu yapıyorlar. Tabi ki hata ve yanlışlar olacaktır. Ben de insanım, bakan arkadaşlarım da insan. Biz düzgün işleyen bir yapıyı teslim almadık, her yanı çökmüş, delik deşik bir yapıyı teslim aldık. Bir taraftan bunu düzenleyeceğiz, bir taraftan ayağa kaldıracağız, ondan sonra millet onunla beraber ayağa kalkacak. Bu millet, tarihteki asil ve onurlu yerini yeniden alacaktır'' diye konuştu. ''BİZ, DİN EKSENLİ BİR PARTİ DEĞİLİZ'' Konuşması sırasında AB konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, Türkiye'de halkın yüzde 70'inin AB'ye 'Evet' dediğini söyledi. Erdoğan, ''Kopenhag Kriterleri'ni, ülke insanımız için istiyoruz. Düşünce özgürlüğü noktasında istiyoruz. Bu ülkede herkesin söyleyecek neyi varsa, bunu rahatlıkla söyleyebilsin, bunu istiyoruz. Bu ülkede vakıf, dernek, bunlar arasında herhangi bir ayırım olmasın istiyoruz. Bu ülkede gençlerimiz birbirleriyle herhangi bir fikir dalaşında bulunmasın, fikri müzakerede bulunsun. Bunu yaparken de birbirini güçlendirsin istiyoruz. Şekilci ve kalıpçı değiliz, AK Parti'nin kimliği, muhafazakar ve demokrat bir kimliktir, biz din eksenli bir parti değiliz'' şeklinde konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dinin istismar edilmesine karşı olduklarını belirterek, ''Türkiye'de dinin istismar edilmesine hangi taraftan olursa olsun müsaade edilmesine asla taraftar değiliz, bunun yanında cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de istismar edilmesinin yanında değiliz. Her şey yerli yerinde yapılmalı, her şey tam manasıyla objektif kriterler içinde yapılmalı. Hanım kardeşlerimin arasında asla herhangi bir ayırıma gidilemez. Onlar; örtülüyse, açık olanıyla el ele omuz omuza bu partinin çatısında yerlerini almışlardır. Geçmişte şu partiliydi, bu partiliydi, böyle bir ayırım olamaz. Çünkü AK Parti çatısı, bir defa bir siyasi milattır'' ifadelerini kullandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 ay sonra gerçekleştirilecek olan yerel seçimler konusunda iddialı olduklarını söyledi. Türkiye'de, siyasi bir değişim yaşanırken, aynı zamanda fiziki bir değişim de yaşanması gerektiğini belirten Erdoğan, ''Nasıl 3 Kasım öncesi çalıştıysak, şimdi daha fazla çalışacağız. Adam adama markaj yapacağız, kapı kapı dolaşacağız, bütün bu güzelliklere her yere ulaştıracağız. Yerel yönetimler seçiminde silip süpürmemiz lazım. Türkiye siyasi değişimini yaşarken, bunun yanında bir de fiziki değişimini yaşasın. Artık caddelerinde atık suların aktığı bir Türkiye aramak, görmek ve bulmak istemiyoruz. Biz paraşütle inmedik, basamakları tek tek çıkarak, halkın arasından geldik'' ifadelerini kullandı'' dedi. ''TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI YEMEYECEĞİZ VE YEDİRTMEYECEĞİZ'' Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: ''Halkın o gecekondular arasında çektiklerini bilerek geldik. Benim insanım insanca yaşama hakkına sahip, bunu vermeye biz görevliyiz. Çok çalışmalıyız, durmak yok. Türkiye, dış politikasında bugün yakaladığı heyecanı, hiçbir dönemde yakalamadı. Türkiye'de güven dönemi başladı, istikrara doğru yürümemiz gerekiyor. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemeyecek ve yedirtmeyeceğiz dedik, biz bu sözümüzdeyiz. Birçok şeyler söyleyecekler, kim ne derse desin biz emin adımlarla yolumuza devam edeceğiz. Ben teşkilatımdan şunu istiyorum, kimsenin çirkin yaklaşımlarına asla mukabele etmeyin.'' Başbakan Erdoğan'ın sözleri, salonda bulunan partililer tarafından sık sık alkışlar ve ''Kıskananlar Çatlasın'' sloganlarıyla kesildi. Başbakan'ın açıklamaları, kürsünün hemen yanında bulunan bir çevirmen tarafından, işitme engellilere aktarıldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un ardından Çorlu'ya geçerek, TEM Kavşağı-Çevre Yolu Kavşağı duble yol açılışını gerçekleştirecek. Erdoğan daha sonra partisinin Tekirdağ ve Kırklareli il kongrelerinde bulunacak. Öte yandan, ANAP'tan istifa eden Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut, AK Parti'ye geçti. Bulut'un rozetini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan taktı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:12

İLGİLİ HABERLER