
ERDOĞAN: YASİN EL KADI'DAN KENDİM KADAR EMİNİM
NTV Ankara Temsilcisi Murat Akgün'e özel ropörtaj veren Başbakan Erdoğan Türkiye'nin gündemindeki konulara açıklakı getirdi. Erdoğan, Ortadoğu'daki gelişmeler, Meclis'in erken açılmasından, seçme yaşının 25'e indirilmesi ve olası koalisyonla birlikte ülkenin gündemindeki sorunlara değindi.
Medyada yer alan Başbakanlık danışmanı ve AK Parti milletvekili Cünyet Zapsu haberlerine değinen başbakan Erdoğan bu haberlere sert tepki gösterdi. Erdoğan şunları söyledi:
"Cüneyt Bey ile ilgili çok spekülasyonlar yapıldı. Eşi ile ilgili yapıldı, işi ile ilgili yapıldı. Partimdeki yeri ile alakalı yapıldı. Bir defa bu yaklaşım tarzlarını hiç insani bulmuyorum. Cüneyt Bey benim danışmanımdır. Aynı zamanda parti organımda görevi vardır. Kendisi ile işi ve partideki yeri ile ilgili eleştiriler yapıldı. Bunu yapanlar da dost görünerek yaptılar.
Zaman zaman da Cüneyt bey üzerinden partime ve bana vurma gayreti içinde olanlar da bu işi yaptılar. Bunların hepsini biz biliyoruz.
Son zamanlarda bir yayın grubu Cüneyt Bey ve Yasin Bey'e yönelik bir bir kampanya başlattı. Ben Yasin Bey'i tanıyorum. Yasin Bey'den kendim kadar eminim. Yasin Bey'in bir terör örgütüne destek vermesi mümkün değildir. Çünkü çok önceki yıllardan beri tanıyorum. Türkiye'yi seven ve burada yatırımları olan bir insan. Hayırsever olmaktan başka bir özelliği olmayan bir insan.
Cüneyt Bey ile ortaklıkları oldu. Ama Cüneyt Bey, yıllar önce o ortaklıktan ayrıldı. Cüneyt Bey ayrılalı yıllar oldu, ama hala o şirketin ortağı gibi gösteriliyor. Cüneyt Bey'in habluki alakası yok. Böyle yargısız infaz yapılmaz. Yasin Beyle ilgili savcılık takipsizlik kararı vermiş. Bununla ilgili hala yargı süreci başlatılsın deniyor.
Böyle bir anlayış, böyle bir mantık var mı?
Neymiş Amerika'da bu şeyin içerisine alınmış. Bizim dönemimizde böyle birşey yapılmış. Nerede yapılmış?
İlgisi alakası olmayan, sadece gazete haberleri ile bunlar dönüp dönüp yapılıyor. Kafalar bulandırılmak suretiyle, bakıyorsunuz Cüneyt Bey üzerinden Yasin Bey üzerinden, aslında hedef belli, biz yıpratılmak isteniyoruz. Gayretleri bu.
YERLERİNDEN HOPLAYACAKLAR
Boşuna uğraşmasınlar, biz bunların derdini biliyoruz. Geleceği yeri de biliyorum. Bakın ben sabırlı gidiyorum.
Açık ve net söylüyorum... Vakti saati geldiğinde kesinlikle, açıklayacaklarım, milletimi o zaman çok daha rahatlatacak, ama onları da hoplatacaktır.
- El Kadı, Cüneyt Zapsu bağlamında mkı konuşuyorsunuz, yoksa?
- İşte, bu tür bir iftira gayreti ile bu sıkıntılı şeyleri günlerce yazanlar, çizenler bunlarla ilgili söylüyorum. Bu yayın grubu bununla ne yapmak istiyor anlamış değilim. Ne elde etmek istiyor?
Eğer "köşeye sıkmıştırırız da birşeyler elde ederiz" bunun gayerit içinde iseler, bundan hiçbir şey elde edemezler. Bunu böyle bilmeleri lazım.
Cüneyt Bey benim danışmanımdır, partimin de merkez karar organındadır. Beraber çalışıyoruz. Boşuna da herhangi bir şey beklemesinler. Beraber de çalışmaya devam edeceğiz.
Zaten yargıda da haklarını arıyor, aramaya devam edecek. İftira atanlar da hesabını faturasını ödeyecektir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Yasin El Kadı'nın bir terör örgütüyle münasebet kurmasının ya da destek vermesinin mümmün olmadığını söyledi.
Erdoğan, NTV'de katıldığı programda, danışmanı Cüneyd Zapsu'nun ticari bağlantıları konusundaki bir soruyu yanıtlarken, Zapsu'nun partide danışmanı ve aynı zamanda Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi olduğunu anımsatarak, Zapsu'ya yönelik iddiaların ''çok çirkin'' olduğunu ifade etti.
Erdoğan, ''zaman zaman Cüneyd Zapsu üzerinden partisine ve kendisine vurma gayretine girildiğini, son dönemde de bunun bir yayın grubunca özellikle Zapsu ve Yasin El Kadı üzerinden yapılmak istendiğini'' söyledi.
''Yasin Bey'in bir terör örgütüyle münasebet kurması, destek vermesi mümkün değil'' diye konuşan Erdoğan, El Kadı'yı belediye başkanlığı döneminden tanıdığını, kendisinin hayırsever birisi olduğunu ifade etti.
Erdoğan, Zapsu'nun da söz konusu şirketten yıllar önce ayrıldığını, ancak hala o şirketin ortağı gibi gösterildiğini, yargısız infaz yapıldığını kaydetti.
Erdoğan, sağlık alanında hastanelerin istediği farklar konusunda tasarruf tedbirlerinin doğru anlaşılıp anlaşılmadığının sorulması üzerine, işin doğru anlaşılamamış ya da doğru anlatılamamasının söz konusu olduğunu belirtti.
Erdoğan, özel hastane ile devlet hastaneleri arasındaki fark konusunda endişe edilecek bazı sonuçların doğması halinde ilgili kurumlarla görüşerek bunu yeniden düzenleyerek sıkıntıları giderebileceklerini ifade etti.
Erdoğan, erken seçim konusunun gündemlerinde bulunmadığını yineleyerek, seçim ittifakına da kişisel olarak sıcak bakmadığını söyledi. Erdoğan, ''Onun doğurduğu birçok adaletsizlikler var, yanlışlar var'' dedi.
Erdoğan, ''Önümüzdeki yılın sonbaharında, zamanında, seçimi yapacağız, cumhurbaşkanlığı seçimi de ülkemizde inşallah zamanında yapılacaktır. Anayasa'nın koyduğu ilkeler neyse bu ilkeler çerçevesinde de herkes kanaatlerini ortaya koyacak, ona göre de Türkiye'nin cumhurbaşkanı belli olacaktır. Şu anda halkın seçtikleri seçiyor. O da yine Anayasa ile belirlenmiş. Halkın seçtikleri milletvekilleri... Bizden önce Sayın Sezer'i, Sayın Demirel'i, Sayın Özal'ı, ondan öncekileri kim seçti?'' diye konuştu.
Erdoğan, seçilme yaşının 25'e düşürülmesi ile ilgili olarak CHP ile ortak bir çalışma yapabileceklerini, böyle bir yasal düzenlemenin Kasım ayından önce çıkarılması gerektiğine işaret etti.
İsrail ile Filistin arasında yaşanan gerginliğin giderilmesine ilişkin Erdoğan, ''Bu işin çözümü Filistin'de hükümette yani HAMAS'da. Görünen o ki, son açıklamalar ve Meşal'in yaptığı açıklama gösteriyor ki asker şu anda HAMAS'ın elinde. Ama karşılığını almaları gerekiyor. Tabii şu anda biz bu süreci takip ediyoruz'' şeklinde konuştu.
Hükümet olarak süreci ciddi manada takip ettiklerinin anlatan Başbakan Erdoğan, gerekirse bölgeye gidebileceğini veya liderleri Türkiye'de toplayabileceğini de ifade etti.
Erdoğan, Kıbrıs sorunuyla ilgili son gelinen noktanın olumlu bir süreç olduğunu, sorunun çözümü için çalışmalarına devam edeceklerini kaydetti.