Gündem
  • 22.9.2008 15:47

ERDOĞAN, YOLSUZLUKLARIN ARTTIĞINI SÖYLEYEN GAZETECİYE KIZDI

DEVLET ARIK
ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Almanya'daki Deniz Feneri Derneği'ne yönelik yolsuzluk iddialarına atıfta bulunarak, "Böyle arizi olayları, ülkemle alakası olmayan olayları kalkıp da getirip önümüze lütfen koymayınız. Bunların ülkemle alakası yok. Ülkemdeki spesifik olayları sanki ülkeyi elden götürüyorlarmış havasında ortaya koymanız da çok çirkin. Lütfen bu konularda da ciddi olalım, insaf sahibi olalım" dedi. Erdoğan, yolsuzlukların arttığı yönündeki bir yakıştırmayı kabul etmesinin kesinlikle mümkün olmadığına da vurgu yaparak, "Bunu siyasiler tartışıyor. Halkımız önümüzdeki yerel seçimlerde en güzel tartışmayı yaparak, gereken cevabı gerekenlere verecek" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, ekonomideki son gelişmeleri değerlendirmek üzere düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını da cevapladı. Başbakan Erdoğan, Deniz Feneri ile ilgili soruları "Gündemimiz ekonomi" diyerek cevapsız bıraktı. Erdoğan, 'Konuşmanızda özellikle güven ve istikrara vurgu yaptınız. Bu çerçevede Deniz Feneri olayı ile ilgili olarak Zahid Akman'ın ismi sıkça geçiyor. Sayın Meclis Başkanı'nın Akman ile ilgili açıklamaları oldu. Görüşünüzü alabilir miyim?' yönündeki bir soruyu, 'Bu
gündemle alakalı değildir' diyerek cevaplamadı.
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin 'Son birkaç haftadır yaşanan iç gerilimde vatandaşın moralinin bozulmasında hiç payınız olmadığını söyleyebilir misiniz?' yönündeki sorusu üzerine de, sorunun yaptığı konuşma gündeminin dışında olduğunu söyledi. Tartışmaların tarafı olduğu yönündeki iddialara değinen Erdoğan, "Ben sadece bir şey söylerim. Yalan yanlışla bize yaklaşanlara doğrusunu söylemek benim ve arkadaşlarımın görevidir. Bu yalan yanlışı bize yakıştıranlar hangi tonda bize yaklaşıyorlarsa, aynı tonda
cevaplarını alırlar" diye konuştu.

YOLSUZLUK SORUSUNA KIZDI
Başbakan Erdoğan, 'Son günlerde yolsuzluk tartışmaları ayyuka çıktı. Yolsuzlukların önlenmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?' diye soran gazeteciye de kızdı. Bu dönemin ekonomik noktada sıkıntılı geçmeyişinin en önemli sebebinin yolsuzlukların olmaması olduğunu belirten Erdoğan, siyasi polemiğe girmek istemediğini ancak göreve geldiklerinde ülke ekonomisinin ne durumda olduğunun, bugün ne duruma geldiğinin ortada olduğunu kaydetti. Bunların açık ve net ortada olduğunu ifade eden Erdoğan, soruyu yönelten
gazeteciye, "Böyle kalkıp siyasi polemiklerle bir netice alma adına bu tür sorular sorulursa bunlar bizi üzer" diye karşılık verdi.
GSMH 2002'de 230 milyar dolar iken şimdi 657 milyar dolara çıktığını anlatan Erdoğan, Deniz Feneri iddialarına atıfta bulunarak, şunları söyledi:
"Eğer yolsuzlukların egemen olduğu bir dönem olmuş olsa bu dönem, bu rakamları yakalamak mümkün değil. Buralarda insaf sahibi olalım. Böyle arizi olayları, ülkemle alakası olmayan olayları kalkıp da getirip önümüze lütfen koymayınız. Bunların ülkemle alakası yok. Ülkemdeki spesifik olayları da sanki ülkeyi elden götürüyormuş havasında ortaya koymanız, bu da çok çirkin bir olay. Lütfen bu konularda da ciddi olalım, insaf sahibi olalım. Rakamlar ortada. Duran bir yatırım söz konusu değil. Sadece THY ile
yolculuk eden insan sayısı nereden nereye geldi? Otomobil satış sayısı nereden nereye geldi? Lütfen bunlara bakalım. Bütün bunlara baktığımız zaman Türkiye'nin nasıl kalkınmakta olduğunu görüyorsunuz. Bu hükümet, hiçbir zaman karşılıksız para basmamıştır. Ama önceki dönemlerde yolsuzlukların örtülmesi için sürekli karşılıksız para basılmıştır. Bunlar bu hükümetin karakterinin içerisinde, kimliğinin içerisinde yer almamıştır. Onun için kalkıp da yolsuzlukların hakim olduğu bir süreç diye bir yakıştırmayı
kabul etmemiz mümkün olamaz. Tartışılabilir ama tartışanlar kimler? Ona bakacaksın. Halk mı tartışıyor, yoksa siyasiler mi tartışıyor? Siyasiler tartışıyor. O siyasetçilere değer verenler bu işi tartışıyor olabilir. Biz onları sadece dinleriz. En güzel tartışmayı önümüzde Mart 2009 seçimleri var. Seçimlerde halkım yapacak. Halkım gereken cevabı gerekenlere verecek."

BULGUR İZDİHAMI
Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz günlerde bir ilde 10 kiloluk bulgur dağıtımı sırasında yaşanan izdihamın hatırlatılması üzerine de, şöyle konuştu:
"Türkiye'yi devraldığımızda yoksulluğun ne noktada olduğu belliydi. Hiç kimse güllük gülistanlık bir ortam devrettik diyemez. Hiçbir zaman ne işçimizi ne memurumuzu enflasyona ezdirmedik. 10 kilo bulgur için 10 kilo pirinç için kuyruğa girmek vesaire dediğiniz zaman. Bunlar vatandaşımızın oradaki haleti ruhiyesinin, atmosferinin bir gereğidir. Ama bunu şu andaki hükümet, belediyeler yapıyorsa onların takdir edilmesi lazım. Ülkemizin belli bölgelerinde yaşanan durum belli. Kömür dağıtımı yapıldığı zaman
saldırdılar deniyor. Olabilir. Beklese evine gidecek. Bunları yapan, sosyal devlet olmanın gereğini yerine getiren bir anlayıştır. Türkiye'de A'dan Z'ye bu işler çözülmüş, kimse ihtiyaç sahibi değil bu konuda diyemeyiz. Bunlar Türkiye'nin gerçeği."
Erdoğan, İzmir'deki bebek ölümleriyle ilgili bir soru üzerine de, Sağlık Bakanı'ndan konuyla ilgili bilgi aldığını, bakanlığın olayda ihmal olup olmadığını araştırdığını söyledi. Erdoğan, prematüre doğumların her zaman risk taşıdığını belirterek, "İhmal olabilir. Hijyenik koşullar olabilir. Maalesef bunlar üzücü konular. Bakanım nihai neticeyi bildirecek. Konu araştırılıyor" dedi.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 06:02

İLGİLİ HABERLER