Gündem
  • 19.9.2008 00:13

ERDOĞAN:"ŞAHSIMA VE PARTİME YÖNELİK SÖZLER İFTİRADIR"

Haberlerin yarısının yalan olduğunun ortaya çıktığına işaret eden Erdoğan, davanın siyasallaştığını söyledi.
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Başbakan Erdoğan başkanlığında dün gece geç saatlere kadar süren bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda Alman mahkemesinin Deniz Feneri davasına ilişkin kararı da değerlendirildi. Başbakan Erdoğan, davayla ilişkin olarak kendisine ve AK Parti'ye yönelik ortaya atılan iddiaların iftira olduğunu belirterek, "Biz yanlışın arkasında durmayız. Haberlerin yarısının yalan olduğu da ortaya çıktı. Bu dava siyasallaşmıştır. Bu dava üzerinden bize iftira atıyorlar. Bizim itiramız bunadır. Soruşturmaya itirazımız yok. Biz Türkiye'deki soruşturmayla ilgili savcılara engel olmayız, yardımcı oluruz" diye konuştu. Erdoğan, toplantıda 'herhangi bir yanlışın arkasında durmayacaklarını'nın da altını çizerek, insanların manevi değerlerini, yardım yapan insanların hayırlarını kendi menfaatlerine çevirenlerin en ağır cezayı almaları gerektiğini söyledi. Erdoğan, "Ancak yargısız infaz da yapılmamalıdır. Bunu AK Parti ile ilişkilendirmeye kimsenin hakkı yok. AK Parti, hesaplarını 3 ayda bir internetten yayınlıyor, bu ayda bir olacak. Herkes hesaplarını şeffaf bir şekilde bizim gibi yayınlasın" dedi.
'DENETİMLERDE SUİSTİMALE RASTLANMADI'
AK Parti MYK toplantısında, İçişleri Bakanlığı ve uluslararası denetim kuruluşlarının Türkiye'deki Deniz Feneri'yle ilgili daha önce inceleme ve denetim yaptıklarına dikkat çekilerek, bu kuruluşla ilgili bir suistimalin bulunmadığı belirtildi. Buna karşın bir soruşturma için bağımsız yargının harekete geçmesi gerektiğine işaret edilerek, bu konuda hükümetin destek olacağı vurgulandı.
CHP'YE ELEŞTİRİ
Kurul toplantısında Almanya'daki davanın Başbakan Erdoğan ve AK Parti ile ilişkilendirilmesinin çirkin bir iftira olduğu belirtilerek, CHP eleştirildi. Toplantıda, "Amaç, Türkiye'deki hayırsever insanların tamamının AK Parti'nin arka bahçesi olduğu düşüncesi üzerinden AK Parti ile hesaplaşmak. Hayırseverliği engellemek ve AK Parti'ye olan desteğin de zedelenerek kesilmesini sağlamak" değerlendirmesi yapıldı. CHP'ye bu kapsamda her türlü cevabın verilmesi kararlaştırılırken, bu konuda parti yöneticilerinin sorumluluk üstleneceği kaydediliyor.
AKMAN İÇİN GEREKÇELİ KARAR BEKLENECEK
AK Parti'de, RTÜK Başkanı Zahit Akman ile ilgili iddialar karşısında da gerekçeli kararın beklenmesi görüşü ağır bastı. "RTÜK Yasası gereği, bir şirket yöneticisi iken istifa etmesi gerekirdi ancak istifa etmemiş, gecikerek istifa etmiş" tespitinin yapıldığı toplantıda, Akman'ın Almanya'daki davayla ilişkisinin netleşmesi ve sağlıklı değerlendirme yapılabilmesi için davanın gerekçeli kararının beklenmesi gereği vurgulandı. AK Parti MYK'da, "Dava gerekçesini görmeden birşey söylemek mümkün değil. Savcı, hislerini söylüyor olabilir. Basında herkes istediği açıklamayı baz alıyor. Bazıları savcının, bazıları polis müdürünün bazıları da hakimin açıklamalarını büyütüyor. Bunların tümünü görmemiz lazım, bunun için de gerekçe önemli olacak. Gerekçe gelsin görelim, belgeler de ortaya çıksın. Türkiye'de adı geçen kişilerle ilgili daha sağlıklı bir yorum getirilebilir" değerlendirmesi yapıldı.
SORUŞTURMA İZNİ VERİLEBİLİR
Partide, Akman hakkında savcıların bir soruşturma izni talep etmesi halinde bu izne Başbakan Erdoğan'ın olumlu cevap vereceğine kesin gözüyle bakılıyor. Erdoğan bu konuyla ilgili, "Önümüze gelirse karar veririz" değerlendirmesi yaparken, MYK üyelerindeki genel izlenim ise iznin verileceği yönünde. Türkiye'deki soruşturmayla ilgili iki yol bulunduğuna dikkat çekilen partide şu görüş ağır basıylor: "Alman Mahkemesi, gerekçeli kararını yazıp Türkiye'ye dosyayı gönderecek ve 'soruşturma yapın' diyecek. Ya da Türkiye'deki savcı yürüttüğü incelemeye göre, soruşturma açacak ve bunun sonucuna göre bir iddianame hazırlayacak. İddianamede, Zahit Akman'la ilgili bir yargılama izni istenirse Başbakan'ın önüne gelecek, o zaman gereken yapılacak."

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 06:08

İLGİLİ HABERLER