
ERTUĞRUL ÖZKÖK: "YA MIAMI'DE EV ALAN TÜRKLER..."
Ertuğrul ÖZKÖK'ün Hürriyet'teki yazısı:
Ya Miami'de ev alan Türkler
CHP muhalefetinin zihniyeti hakkında fikir sahibi olmak istiyor musunuz?
Buyurun size bir örnek.
CHP İstanbul Milletvekili Onur Öymen, Bayındırlık ve İskán Bakanı’nın cevaplandırması için şu soru önergesini vermiş:
‘Türkiye’de 13 Temmuz 2003’ten bu yana kaç yabancı, ne kadar arazi aldı?’
PARANOYA MUHALEFETİ
Bir siyasetçi böyle bir şeyi neden merak eder?
Ben söyleyeyim.
Çünkü son zamanlarda kendine ‘ulusalcı’ adı takan bir çevre, durmadan ‘Türk topraklarının yabancılara peşkeş çekildiği’ tezini işliyor.
Demek ki CHP’nin elinde muhalefet yapmak için bu malum çevrenin ‘komplo teorileri’ ile ‘paranoyalarından’ başka malzeme kalmamış.
Üç gündür aynı konuyu işliyorum; çünkü Türk sosyal demokrasisi inanılmaz bir ‘paranoya muhalefetine’ doğru hızla gidiyor.
Biri ‘Din elden gidiyor’, öteki de ‘Vatan elden gidiyor’ tezine sarılmış.
Bayındırlık ve İskán Bakanı’nın verdiği rakamlara baktım.
Türkiye’de 19 Temmuz 2003’ten bu yana yabancılara satılan arazi miktarı
2 bin 8 dönümmüş.
Yani sıradan bir Türk zengininin rahatlıkla sahip olabileceği bir arazi.
Bunların başında 166 kişiyle Almanlar geliyormuş.
Onu 107 İngiliz, 26 Hollandalı,
23 Avusturyalı, 12 Türk asıllı Yunanlı, 9 Belçikalı izliyor.
Arazi alan Amerikalı sayısı ise sadece 6.
Gelelim asıl anlamlı rakama.
Sadece 3 İsrailli arazi satın almış.
Malum komplo teorisyenleri, aylardır şu tezi işliyor:
İsrailliler bütün Güneydoğu Anadolu’yu ‘kapatıyor’.
Onlara bakarsanız, neredeyse bütün Türkiye elden gitmiş.
BÜYÜKELÇİ BİLİYOR
Şimdi bu paranoyayı yaymaya çalışan, bu saçma sapan dedikodular üzerine muhalefet inşa etmeye çalışanlara bir şey sormak istiyorum.
Özellikle de, Almanya’nın başkentinde yıllarca Türkiye’nin büyükelçiliğini yapan Sayın Onur Öymen’e.
Acaba Almanya’da ev ve arazi sahibi kaç Türk vardır?
Ben bilmiyorum. Ama sadece Miami’de evi, arazisi olan Türklerin sayısının, Türkiye’deki bütün yabancıların toplamından az olduğunu sanmıyorum.
YENİ DÜNYA
Bir bayram günü Cannes sokaklarında dolaşın, bakın orada ev sahibi kaç Türk’le karşılaşacaksınız.
Gidip İspanya’da kaç Alman’ın ev sahibi olduğuna bakın. Fas’ın sadece Marakeş’inde kaç Fransız’ın evi var bir sorun.
Ben, Öymen’in Türkiye sevgisinden ve samimiyetinden zerre kadar şüphe duymuyorum.
Zaten o nedenle bu hezeyanları soru önergesi haline getirmesini yadırgıyorum.
Türkiye’nin bir bölümü hálá 17 Aralık’ta alınan kararın ne anlama geldiğinin farkında değil.
Küreselleşmenin ne anlama geldiği hakkında ya hiç fikri yok, ya da biliyor ama ideolojisine uygun olmadığı için bu tür paranoyalara prim veriyor.
Dünyanın gidişi artık böyle.
Türkler dışarıda ev ve arazi alacak, iş kuracak.
Yabancılar da Türkiye’de...
Başka şeyler de olacak.
Türk gençleri yabancılarla evlenecek.
Yabancılar da Türk gençleriyle.
Karma evlilikler her geçen yıl biraz daha artacak.
Türkler dışarıda çalışacak, yabancılar Türkiye’de çalışacak.
Bazılarımızın özlemle hatırladığı ‘yerli malları haftaları’ bir daha geri gelmeyecek.
Yeni dünyanın kişiliği, bu kozmopolitizmden doğacak.
Bugün Türkiye, 65 milyar dolar ihracat yapan bir ülke.
Bundan fazlasını da ithal ediyor.
Türkiye’nin büyüklüğü, sadece dışarıya sattığıyla değil, dışarıdan aldığıyla da belirleniyor.
ASIL SORU
İşte bu nedenle CHP’nin, Türkiye’de ev ve arazi alan yabancılara takmasını hayretle karşılıyorum.
Çünkü yeni dünyanın ışığında onların sorması gereken asıl soru şu olmalıydı:
Yabancılar burada niye bu kadar az ev alıyor?