
FIRAT YENİDEN CANLI YAYINDA... 'HAYALİ İHRACAT VE EROİN' AÇIKLAMASI
İşte konuşmasından kesitler:
"Sayın Kılıçdaroğlu’nun benimle ilgili iddiası iki konu üzerinde idi. Bunu gerek televizyonlarında gerek meclis’te dile getirdi. Benim bu iki konuda konuşacağımızı söylememize rağmen olay böyle gelişmedi. Temel konular o tarihte ortağı olduğum ama yönetiminde yer almadığım Menas şirketinin yaptığı ihracat nedeniyle, Bayram Çolak tarafından düzenlenen soruşturma raporuyla benimde sanık olarak gösterildiğim olaydı. Birinci konu buydu. TBMM’de de bu konu tartışılmıştır.
Mersin Cumhuriyet Savcılığı’nın kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ile Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi’nin incelemesi sonucunda bu karar kesinleşmiştir.
Şimdi bu kesin karar gösterilince o ana kadar hep Ukrayna Ukrayna diye başlayan kılıçdaroğlu bu kez, daha evvel hiç dile getirilmeyen bir Danıştay kararından bahsedilmiş, bu bu belge tarafımdan istenmiş ve basın mensuplarına benim tarafımdan dağıtılmıştır. Bu dosya incelendiğinde, konuyla ilgili olmadığı tarafımca iddia edilmiş, bu belgeyi CHP’de milletvekili aday adayı olan biri tarafından hazırlanmıştır.
Daha evvel dile getirilmeyen ve 14 sene öncesine ait bir iddia hakkında o anda bir şey söylemem beklenemez.
İhracat 1994’te olmasına rağmen inceleme 2000 yılında başlatılmıştır. İktisat Bankası’nın hesaplarının incelenmesi sonucu ortaya çıktığı görülmektedir. Zaten şirketin kusuru bulunmadığı için herhangi bir cezai işlem yapılmamıştır. Hayali ihracat olması için belirtilen malın ihrac edilmemiş olması gerekir. Hayali ihracat ile ilgili tahkikat gümrük müsteşarlığı tarafından yapılır ve bu dosya müsteşarlığa gönderilerek inceleme konusu yapılmıştır.
Dün bu belgeye ulaştım. Bu olayla ilgilenen müfettiş beni arayarak kendisinin bağımsız bir devlet memuru olduğunu ancak ondan bir gün önceki tartışmayı izlediğinde vicdan azabı çektiğini ve bu yüzden beni aradığını söyledi. Kendisinden bu dosyayı istediğinde bayram tatili nedeniyle ailesiyle bir ilde bulunduğunu, bayramdan sonra bu raporuda göndereceğini beyan etti.
İkinci iddia, uyuşturucu madde ile ilgili iddiadır.
Adı geçen şirketten hisselerimi devrederek ve bana ödenen bedelin büyük bir kısmını hesabıma yatırarak ortaklığım sona ermiştir. Bu işlemin karar defterine tescil edilmesini ben istedim. Şirketin noterlikte tasdikli olan karar defterine 01,09,2007 tarihinde bu devir işlemi yönetim kurulu kararıyla işklenmiştyir. Ancak yapılan iddialardan birisi de bu belgenin noter tasdikinin çok snra yapılmış olması ile ilgilidir.
Bir şirketin defterleri noterce tasdik edilir. Kararlar buraya işlenir ve bir sıraya göre gider. Ancak ben yurt dışında bulunduğum sırada, Türkiye’de bir televizyonunda bu uyuşturucu ile ilgili bir konunun görüşüldüğünü, olayın bir süre sonra Vatan Gazetesi Ankara temsilcisi beni arayarak sordu. Ben o sırada yurt dışındaydım. Ben aynı şeyi söyledim. 01,09,2007 tarihinde ilişkimin kesildiğini söyledim ve şirket yetkililerini arayarak rica da bulundum. Karar defterinin o sayfasını notere götürülüp tasdik edilerek, Ankara temsilcisine fakslanmasını rica ettim. Noterin sonardan gözükmesinin sebebi budur.
Biraz sonra sizlere dağıtılacak olan belge var. Bu belgede, benim hissemi satmış olduğum kişinin, bankaya verdiği bir talimat var. Benim hesabıma gelen 300 bin dolarında dekontu bundan önceki toplantıda sizlere dağıtılmıştır. Dolayısıyla bu şirketle Ortak olan ortaklık ilişkilerim o tarih itibarı ile bitmiştir.
Ama ben hiçbir şekilde bu iddianın geçerli olduğu kanısında değilim. Bir kere basını takip ettiğimde bir temel yanlşın olduğunu görüyorum.
Bu yakalanan TIR’ın MEnas’a ait bir araçmış gibi görüyorum. Bu araç Turgut Nakliyat adlı bir şirkete aittir. Menas nakliyat yapmamaktadır, yakalanan şoförde bu firmanın şoförüdür. Bu olayla ilgili olarak Menas hiçbir şekilde suçlanmamış ve sorgulanmamıştır.