Gündem
  • 31.1.2003 10:12

İŞTE, BAHÇELİ'NİN TILSIMLI SAYILARI...

Devlet Bey'in tılsımlı sayıları Devlet Bahçeli 28 Şubat'ta ''araziye'' çıkacak. ''İl il, ilçe ilçe'' dolaşacak. ''Muhalefete'' başlayacak. Soru - Neden bir başka tarih değil de 28 Şubat? Osman Durmuş bu soru üzerine gülmeye başladı - Sayın Bahçeli özel sayıları çok sever. - Mesela? - 1999 seçimleri için kampanyaya başlayacaktık... Sayın Bahçeli ne dedi, biliyor musunuz? - Ne dedi? - Dokuzuncu ayın dokuzunda, dokuz kurban, dokuz davul, dokuz zurna ile, dokuz ışığı iktidara taşıyacak kampanyayı başlatıyorum. - Bunun gibi başka özel sayı, özel tarih var mı? - Çook. - Mesela? - 3 Kasım seçimlerinden önce bizlere dedi ki Üç ayların içinde, 3 Kasım'da, üç hilali inşallah iktidara taşıyacağız... Ama kısmet olmadı, barajı aşamadık. - Son bir örnek daha rica etsek. - 2003 tarihini siz nasıl okursunuz? - 2003 diye okuruz. - Sayın Bahçeli ise tersinden okurdu... 3002 diye... Ve 3002'yi de şöyle okurdu 3002, üç hilalin ikinci zaferi demektir... Fakat, kısmet değilmiş... Zaferi kazanamadık. - Osman Bey... 28 Şubat'ta araziye çıkıyorsunuz... 28 Şubat'ın özelliği nedir? - Bir hükümet kurulunca, onun hakkında söz söylemek için, üç ay bekleyeceksin... Üç hilal, üç ay bekliyor... Üç ay, 28 Şubat'ta doluyor... İşte 28 Şubat tarihinin tılsımı. Dizginli strateji AKP tek başına iktidara gelince...''MHP'nin kurmayları'' toplandılar. ''İzlenecek stratejiyi'' konuştular. Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş'a sorduk - Stratejiniz? Dr. Durmuş da bize sordu - Sayın Donat... Ata binince ne yaparsınız? - Düşmekten korkup, binmeyiz. - Diyelim ki bindiniz. - Ne yapmamız gerekiyor? - Atın gemini gevşek bırakacaksınız. - Neden? - Serbest bırak ki, at gönlünce koşsun... Hız artırsın... Dört nala gitsin... Doludizgin... Ama baktın ki at ölçüyü kaçırdı... Senin düşme riskin var... İşte o zaman dizgini çekeceksin. - Osman Bey... Bizim ata binmemiz ile sizin hükümete karşı izlediğiniz strateji arasında ne ilgi var? - Hükümet kuruldu... Biz de dizgini gevşettik... Hızını alsın diye... Ne kadar ve nasıl koşacağını görelim diye... Ve gördük ki, tehlikeli koşmaya başladı... Yavaş yavaş dizgini çekeceğiz... 28 Şubat'tan itibaren. MHP'DE SON DURUM Devlet Bahçeli yerinde kalıyor 28 Şubat'ta muhalefeti başlatıyor MHP kurmayları ''Kıbrıs konusunu'' konuşuyorlardı. Osman Durmuş, Devlet Bahçeli'ye döndü - Son 28 yılda 15 hükümet gelip geçti... 15 hükümetin, 28 yılda çözemediği Kıbrıs sorununu, Tayyip Bey 28 günde çözmek istiyor... Bu mümkün mü? Bahçeli'nin tepkisi - Çözemez... Bu konuda tavrımız kesin... Rauf Denktaş'ın yanındayız... Zaten 28 Şubat'tan itibaren her konuda konuşmaya başlayacağım... Meydanlara çıkmaya hazır olun. Kurmaylar topluca tekmil verdiler - Hazırız. **** Devlet Bey son üç hafta içinde üç yere gitti. Kırıkkale'ye. Aksaray'a. Kırşehir'e. Orada ''halka'' sordu. ''Örgütüne'' sordu. ''Beklentileriniz nedir'' diye. Alınan yanıt - Partiliyi kucaklayan bir örgüt yapısı... Milleti kucaklayan bir genel merkez. Bahçeli de dedi ki - Taşları tek tek yerine oturtuyorum... Taşların yerine oturtulma işi 28 Şubat'ta tamamlanıyor... Bizi bekleyiniz. **** Devlet Bahçeli bu arada partinin ''AR-GE''sine talimat verdi - 28 Şubat'tan itibaren muhalefete geçiyoruz... Kuru muhalefet değil, yıkıcı muhalefet değil, muhalefet gibi muhalefet yapacağız... Bunun için bilimsel çalışmalara girişilsin. AR-GE çalışmaları sürüyor. **** MHP'de Genel Başkan değişikliği olacak mı? Soru daha ağzımızdan çıkarken, Osman Durmuş sesini yükseltti - Hayır. Ve devam etti - Genel Başkan değişikliği kesinlikle sözkonusu değil... Sayın Bahçeli bir hareketi bölen değil, birleştirmek isteyen kişidir... MHP'de Genel Başkan değişmez.. Bunu talep etmek ayıptır... Her şeyden önce seçimi çok iyi yorumlamak lazımdır. - Siz çok iyi yorumladınız mı? - Oturduk, konuştuk, yorumladık. - Nedir yorum? - Yorum şu... **** Sayın Donat. Türkiye iki deprem geçirdi. İki kriz oldu. Buna bir de medyanın gücü eklendi. Rüzgar, fırtınaya döndü. Tepkinin ölçüsü kaçtı. Kantarın da topuzu. Sonuç böyle oldu. Biz bu sonucu haketmedik. Ama milletin kararıdır. Saygı gösteriyoruz. Ve 28 Şubat itibariyle de muhalefete başlıyoruz. **** MHP'nin, muhalefete başlarken, ana sloganı ne olacak? Osman Durmuş - Al sana slogan... Ey hükümet... Hükümet gibi hükümet et... Nasıl ama? Eşeğini dövemeyen semerini dövdü MHP neden baraj altında kaldı? Seçimden sonra MHP yönetimi kendi içinde bir özeleştiri yaptı mı? Suç kimde, günah kimde? Devlet Bahçeli'nin kurmaylarından Osman Durmuş dedi ki - Elbette yaptık. Ve başladı anlatmaya ŞARTLI REFLEKS Sayın Donat. Seçimden önce bir hava doğdu, bir kampanya başlatıldı. Gitsin de gitsin, bu hükümet gitsin. Gitsin de gitsin, bu muhalefet de gitsin. Ya yerine kim gelsin? Medya onun da çaresini buldu. AKP gelsin. Sonra, AKP'nin karşısına CHP oturtuldu. Tahterevallide iki parti. Medya bunlara seçimden önce oy yüzdesi bile biçti. Gitsin de, gitsin... Bunlar gitsin. İşte bu şartlı reflekstir. Bir adama bayrağın kırmızısını göster. On defa sor, bu hangi renk diye. Kırmızı diyecek. Ardından hemen hangi ışıkta geçersin diye sor. Yeşil demez, anında kırmızı cevabını verir. Yani şartlı refleks. Biz de bu şartlı refleks sonunda, kaybettik. SAAT, SAAT ''Sayın Durmuş'' dedik - Başınıza taş düşse medyadan bileceksiniz. Osman Bey ''elbette'' diye konuştu - Seçimden önceki altı ay süresince, TV'lerde hangi partinin haberleri, hangi sürede verilmiş diye tek tek araştırdık... Çıkan sonucu bilseniz, bana hak verirsiniz. - Ne sonuç çıktı? - AKP onaltıbin saat... MHP ise ikibin saat. KÜME DÜŞÜNCE... - Sayın Durmuş... Seçimi kaybetmenizin başka nedenleri yok mu? - Var. - Nedir? - Eşeğini dövemeyen semerini döver... Seçimde de öyle oldu. - Seçmen, seçimden önce ne diyordu, şimdi ne diyor? - Seçmen, seçimden önce bize ilgi gösteriyordu... Şimdi de gösteriyor... Ve kendi kendine soruyor Biz ne ettik? - Siz de sormuyor musunuz?... Ey MHP'li... Neden oy vermediniz diye. - Soruyoruz. - Sonuç? - Oy vermedik, diyor... Burnunuzu sürttük, diyor... Ama küme düşeceğinizi beklemiyorduk, diyor... Biz kümeden düşünce de... Biz ne yaptık böyle, diye üzülüyor. MHP şizofrenleri sorguluyor Recep Tayyip Erdoğan, bazı eleştirilere kızıp, eleştiri sahiplerine ''şizofren'' deyince... MHP hemen bir ''arayışa'' geçti. ''Şizofren'' arayışına. Sahi, MHP böyle bir arayışa neden girdi? Yanıt, MHP'nin doktorundan geldi. Osman Durmuş'tan. Doktor dedi ki **** Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın şu anda bir devlet sorumluluğu yok. Ancak, birinci partinin lideridir. O nedenle sosyal sorumluluğu var. Ayrıca potansiyel Başbakan adayıdır. Sanal Başbakan adayıdır. Söylediklerinin üzerinde durmak lazımdır. Şimdi hazımsız şizofrenlerden bahsediyor. Toplum bunların kimler olduğunu bilmelidir. Nedenine gelince... Şizofrenin, cezai ehliyeti yoktur. Ve öldürme riski de yüksektir. Ya kendisine şizofren denilenler ortaya çıkıp, sağlık durumları ile ilgili olarak toplumu aydınlatsınlar. Ya da Tayyip Bey bunların ismini versin. Sayın Donat. Medya nerede, medya? Medya bir şey demese de, 28 Şubat'tan itibaren Devlet Bahçeli çok şey söyleyecek. Bizi izlemeye devam ediniz. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:15

İLGİLİ HABERLER