KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA - TBMM Başkanı Ömer İzgi, siyaseti bırakmaya kararlı olduğunu söyledi. İzgi, Parlamento muhabirlerini kabulünde, soruları da cevaplandırdı.
İzgi, siyaseti bırakacağı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Uzun süredir siyasetin içinde olmaya gayret gösterdik. Bir siyasi parti içinde de muhtelif görevler yaptık. Allah nasip etti, TBMM Başkanı da olduk. Her şey tadında bırakılması gerekir diye bir düşünceyi her zaman taşımışımdır. O itibarla dünkü görüşmelerde arkadaşlarımıza 'Milletvekili adayı olarak adaylığımı koymayacağım yönünde düşüncem var' dedim. Böyle düşünüyorum" dedi.
İzgi, "Bir bıkkınlık mı?" sorusu üzerine, "Hayır. Bir bıkkınlık değil. TBMM Başkanı olduğum sürece milletvekili arkadaşlarımdan son derece yardım gördüm. Dönemimi tetkik ediniz. Bir, iki kişi dışında tek kişiyi Meclise almadım. Boşalan bir kadroya alınmış kişi başka şey. Çünkü o kadro boş. Onu yapacak burada ehil bir arkadaş bulamıyorsan onu doldurmam gerekir. Bunun dışında milletvekillerimize şu işsizlik döneminde mutlaka çok sayıda işsiz vatandaşımız 'Beni Meclise aldırınız' diyordur. Çünkü bana gelen fazla. Bir tane almadım. Ama milletvekili arkadaşlarımdan bana 'Sen geldin bir kişiyi Meclise sokamadım' diyen olmadı. Bu uygulamamı saygıyla karşıladıklarını gördüm. O hade bir bıkkınlık söz konusu değil. Belki adaylığımızı koymazsak yine siyasi bakımdan faydalı olacağım alanlar vardır. Bulunabilir" ifadelerine yer verdi.
'Cumhurbaşkanlığı yapmış, sonra görevini tamamlamış ama hala siyasete dönmek isteyenlerin olduğu bir ülkede neden böyle bir karar aldığının sorulması ve bu kararının bir mesaj olup olmadığı' sorusu üzerine İzgi, "Onlara bir mesajım olamaz. Onlar kendi mesajlarını kendisi veriyor. En iyi mesajı halktan almaları gerekir. O yönde daha enerji bakımından kendilerini yeterli görüp de hizmet görebileceğine inananlar elbetteki siyasette devam edebilirler" karşılığını verdi.
İzgi, siyaseti bırakacağı yönündeki düşüncesini MHP lideri Devlet Bahçeli ile paylaşıp paylaşmadığı sorusuna, "Hayır. Kimseyle görüşmedim. Sayın Bahçeli'nin böyle bir düşüncede nasıl bir tavır takınacağını da düşünmedim. Aramız çok iyidir. Ama Sayın Bahçeli benden daha titiz bir devlet adamı niteliği sergilediği için Meclis Başkanı olduktan sonra tarafsızlığım bozulmasın diye bizimle çok az görüşür. O tavrını gerçekten takdirle karşılıyorum" karşılığını verdi.
İzgi, bir gazetecinin, "Sayın Bahçeli, 'Bizi bırakıp nereye gidiyorsunuz?' diye sitem etmez mi?" sorusuna, "Etmez. Bizden çok iyi görev yapacaklar çok. Bu görevler bir kişi tarafından yapılabilmiş olsa ondan sonra bu görevleri yapacak adam bulamazsınız. Bunlar geldikleri zaman çok daha iyi iş yapacaklarını ortaya koyuyorlar" dedi.
TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ
İzgi, Türkiye-AB ilişkileri konusundaki bir soruya, bu konunun yüzeysel düşünülmemesi gerektiği yönünde cevap verdi. İzgi, "Bana göre AB'de, Türkiye'nin AB üyesi olması için en fazla çaba göstermesi gereken iki devlet var. Üç de olabilir. O iki devletten ilk iki sırayı alabilecek olanlar İngiltere ve Fransa olmalıdır. Belki ileride İspanya da buna katılabilir. Onlar bugün 50 yıl sonrasını görebiliyorlarsa ilk AB'ye alınacak ülke Türkiye olmalıdır. Türkiye olmazsa biz de bu konuyu düşünmek durumundayız demeliler. Türkiye onlar için olmazsa olmaz olmalıdır. Ama onlardan böyle bir ses göremiyoruz" diye konuştu.
Türkiye'nin AB'de bir denge ülke olacağını kaydeden İzgi, "Türkiye girerse, oraya yalnız da girmemiş olacak. Balkan ülkeleriyle girmiş bir ülke olacak. O zaman AB hayat bulacaktır. O zaman AB belki dediğimiz esintilerden uzak bugünkü ideallerine uygun bir yaşantıya kavuşmuş olabilir" ifadelerini kullandı.
İzgi, "Türkiye için bir alternatif var mı?" sorusuna şu karşılığı verdi: "AB'de Türkiye'siz tek başına olamayacak. Türkiye için seçenek her zaman olur. AB'nin seçeneği Türkiye. Ama Türkiye'nin seçeneği yalnız AB değil. Kendi ekseni etrefanda da seçenekleri bol. Başka kurulacak olan yeni bir dünyada da Türkiye için yeni kurulacak çok çeşitli seçenekler olur" dedi.
'ERKEN SEÇİM OLMAMALI'
İzgi, erken seçim ile ilgili bir soruyu cevaplandırırken, "Türkiye'de erken seçimler hiçbir zaman 4 ay önce görülen seçimler olmamıştır. Erken seçim her zaman Meclis gündeminde olabilir. Ama bugünler için bir erken seçim görünmüyor. Belki de erken seçimin bu günler için gündeme gelmemesinin ülke bakımından ben de inanıyorum yararı var" diye konuştu.
MECLİS'TE EYLEM
İzgi, Mecliste eylem yayap bir milletvekili olduğunun hatırlatılmasına, "Dışarıda eylem yapanları hoş görürken Meclis'te bir milletvekilimizin kendi yöresiyle ilgili öyle bir eyleme geçmesini yadırgamıyoruz" karşılığını verdi.
TBMM'DEKİ GEÇİCİ İŞÇİLER MEMUR OLACAK
İzgi, Meclis'te geçici personelle ilgili bazı problemlerin yaşandığının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu: "Meclis'te geçici işçi alımını önlemezsen, örneğin yarın ben 500 kişi alsam, pek çok tenkide uğrayabilirim. Onu önleyen bir durumu önce yasal olarak getirelim. Geçici işçi alamayalım. Mevcut 1000 üzerindeki geçici işçiye de bir defaya mahsus olmak üzere memur statüsü verelim. O statüye geçmiş olan arkadaşlarımızla kendileri Meclis'ten ayrıldıkları zaman ya da emekli oldukları zaman onların kadroları kişiye ait olarak verildiği için ortadan kalkmış olsun. Yakın gelecekte 1000 kişilik bir tasarruf sağlanmış olur. Ondan sonra da yerine yenisi alınmayacağı için 1000 kişi eksilmiş olacak. Ben o yasa taslağını hazırladım. Önce norm kadro teklifi olarak hazırladım. Onu çıkarmakta güçlük çekecek olursam, 2 maddelik bir yasa teklifi de hazırladım".
'BAŞBAKANLIK VE CUMHURBAŞKANLIĞI İSTEMEM'
İzgi, bir soru üzerine, "Ben önümüzdeki dönem adaylığımı koymayı düşünmüyorum dedim. Başbakanlık da istemiyorum. Ben o görevi yürütemem" karşılığını verdi.
İzgi, Cumhurbaşkanılğı düşünüp düşünmediği yönündeki bir soruya ise "Aman onu da koymayın. Sayın Sezer'le aramız çok iyi. Bir de Anayasa değişikliği filan var. Öyle düşüncelerle gelmiş bir karar değil" dedi.
'SADECE BALDIZIMI MECLİSE ALDIM'
İzgi, Meclis Başkanı olarak gönlünün rahat olduğunu ve her akşam Meclis Başkanı olarak muhasebe yaptığını belirterek, vicdanının rahat olduğunu kaydetti. İzgi, "Bakınız bir tane baldızımı buraya aldım. Kadroya almadım. Onun yaptığı görev yerine hep emekliler sözleşmeyle alınmış. Alınmış olan iki kişi öldüler. Orası boş kaldı. Benim için en önemlisi, baldızım, erkek kardeşi trafik kazası geçirdi, felç oldu. Bir oğlu var. Oğlunu bakımını üzerine aldı, evliliğini bıraktı. Öğretmendir. En iyi attığım imzalardan biri odur. Böyle bir durum olsa gene ona imza atarım" diye konuştu.
CUMHURBAŞKANINA SORU ÖNERGESİ
Cumhurbaşkanı'na bir milletvekilinin önergeyle soru soramayacağı, ancak böyle bir önergenin Meclis Bşakanlığı'na verildiği, bu konuda kendisinin nasıl bir işlem uygulayacağı yönündeki soruya İzgi, "Başbakana ya da bakana yazılan sorular içtüzüğümüze uygun ise Meclis Başkanlığımız o soru önergesini milletvekiline iade ediyor. Cumhurbaşkanı'na yapılan sorular şimdiye kadar başbakan aracılığıyla yapılmış. Bu itibarle bizim o soruyu sorana vereceğimiz yanıt TBMM Başkanlığı bu konuda görevli değlidir. Bu yöndeki sorular bugüne kadar başbakan aracılığıyla yapılmıştır. Bugün veriyorum onu" diye konuştu.
'KIBRIS'I BÖLERLER'
İzgi, bir soru üzerine de Türkiye'nin Kıbrıs konusunda tavrının net ve kararlılık içinde olduğunu vurgulayarak, "Türkiye'nin Kıbrıs'taki politikası değişmez. Onlar bu kafayla giderlerse adayı bölerler. Biz bölmüyoruz adayı. Kıbrıs'lı Türkler de bölmüyor. Ama onlar bu düşünceyle giderlerse ada bölünsün istiyorlar demektir" dedi.
İzgi, seçim ve siyasi partiler yasası ile ilgili bir soruyu cevaplandırırken, milletvekilinin parti değiştirmesi konusunda milletvekilliğinni düşmesi konusunda daha önce bir yasa bulunduğunu ancak sonradan bunun kaldırıldığını ifade etti. Bu konudaki düşüncelerini daha önce açıkladığını ve fikirlerinin değişmediğini kaydeden İzgi, tercih sisteminin yuygun olmadığını, bağımsız adayların seçim bölgelerinde yüzde 50 ve üzerinde oy almaları halinde milletvekili sıralamasında yer almasınının uygun olacağını söylediğini belirtti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:59
