Gündem
  • 14.5.2004 09:20

KOMİSYON BAŞKANI MESUT YILMAZ'I AZARLAYINCA GERGİN ANLAR YAŞANDI

Eski Başbakan Mesut Yılmaz, Türkbank Soruşturma Komisyonu'nda verdiği ifadede sırasında çıkan tartışma üzerine, 'Beni Yüce Divan'a sevk edin' dedi. Yılmaz'ın gergin diyaloglara sahne olan İfadesi yaklaşık yarım saat sürdü. Komisyon'dan ayrıldı. Yılmaz, görüşlerini açıklarken Korkmaz Yiğit'le ilgili detaylara girince Komisyon Başkanı Mustafa Demir'in 'Türkbank ihalesini anlatın' diye müdahalesiyle karşılaşan Yılmaz, 'Konuşmamı kesmeyin' dedi. Bunun üzerine Başkan Demir, 'Ya kurallara göre ifade verin ya da buyurun' diyerek Yılmaz'ı salondan çıkmaya davet etti. Yılmaz da bunun üzerine 'Bu komisyon siyasi husumetle kuruldu' dedi ve yazılı savunmasını dağıtarak salondan ayrıldı. BAŞKAN KAPIDA KARŞILADI Mesut Yılmaz'ın, TBMM Türkbank Soruşturma Komisyonu'na gelişi öncesinde komisyonda, Yılmaz'ın nasıl karşılanacağı konuşuldu ve üyeler, Başkan'a, 'Eski bir Başbakan' olarak Yılmaz'ın, kapıda karşılanması gerektiğini belirttiler. Bunun üzerine Başkan Mustafa Demir, Yılmaz'ı kapıda karşıladı. Yılmaz da ANAP eski genel başkan yardımcıları, bakanlar ve avukatları ile birlikte TBMM'ye geldi. Yılmaz'ın yanında avukatları Aydın Metin, Uğur Alacakaptan ve Erden Arısoy da yer aldı. Salona avukatlarıyla giren Yılmaz, 'Oturabilir miyim?' diye sorduktan sonra üyelerin ellerini sıkmadan yerine oturdu. Komisyon Başkanı Mustafa Demir, toplantının başında Yılmaz'a, 'Bu konuda sizin devam eden bir davanız var. İsterseniz ifade vermekten çekilebilirsiniz' dedi. Yılmaz ise konuşacağını söyledi. 'SIRASIYLA ANLATIN BAKALIM' Komisyon üyeleri, Türkbank dosyası ile ilgili kronolojik bir sıra çıkartıldığını ifade ederken, Yılmaz'dan bu sıraya göre olayları anlatmasını istediler. Yılmaz da, devletin Türkbank ihalesiyle devletin 485 milyon dolarını kurtarmaya çalıştığını söyledi. 'Devletin menfaatlerine aykırı olan hiçbir şeye izin vermedim' diyen Yılmaz, Korkmaz Yiğit ile olan bağlantısını anlatmaya başladı. Yiğit ile iki kez görüştüğünü, bunlardan birinin 10 dakika sürdüğünü, diğerinin TBMM Genel Kurulu'na girerken gerçekleştiğini belirten Yılmaz, 'Genel Kurul'a girerken, Türkbank ihalesine girmek istediğini söyledi. Ben de 'Dosyanı ver bakalım' dedim. Ben iki kez gördüğüm bir ile nasıl medya gücü oluşturmak isterim ki. Bu iddialar tamamen asılsızdır. Yiğit, düzenbaz bir adamdır' diye konuştu. 'KONUŞMAMI KESİYORSUNUZ' Elleri sürekli birbirine kenetli olarak oturan ve gergin bir yüz ifadesiyle konuşan Yılmaz'ın bir ara ayağa fırladığı öğrenildi. Çok sigara içmesiyle bilinen Yılmaz'ın, komisyonda bulunduğu süre içinde hiç sigara içmediği belirtildi. Mesut Yılmaz, ihale sürecini anlatmak yerine Yiğit ile ilgili detaylara girince, Komisyon Başkanı müdahale ederek, 'Lütfen, Türkbank ihalesi hakkında bilgi verin' dedi. Yılmaz da, 'Konuşmamı kesiyorsunuz' diyerek Başkan'a müdahale etti. Başkan Demir bunun üzerine sert bir çıkış yaparak, 'Burada başkan benim. Kuralları uygulamak benim görevim. Ya kurallara uygun ifade verirseniz ya da buyurun' diyerek Yılmaz'ı bir anlamda dışarı davet etti. BAŞKANLA TARTIŞIP ÇIKTI Yılmaz da Başkan'ın bu tavrı karşısında, 'Türkbank ile ilgili yeni bir delil yok. Bu komisyon siyasi husumetler ile kuruldu. Ben bu konuda mahkemede ifade verdim, komisyonlara geldim, basına açıklama yaptım. Bu sözlerime ekleyecek bir şeyim yok. Burası siyasi bir komisyondur. Beni bağımsız yargıya, Yüce Divan'a gönderin' diyerek yanıt verdi ve yazılı savunmasını dağıttıktan sonra da komisyondan ayrıldı. 'YİĞİT PROFESYONEL YALANCI' Yılmaz, komisyon toplantısından sonra da gazetecilere bir açıklama yaparak, Türkbank olayının 6 yıldır kamuoyunu meşgul ettiğini söyledi. Yılmaz, 'Olayın bu safhaya gelmesinin tek nedeni bu olayda konu olan şahsın çeşitli yerlerde yalan beyanıdır. Bana yalan söylemiştir, benden sonra gittiği mahkemelerde, komisyonlarda farklı şeyler söylemiştir. Profesyonel bir yalancıdır. Yalancı olduğu Yargıtay kararı ile sabittir' dedi. ÇİLLER'İ ÖRNEK VERDİ Mesut Yılmaz yazılı ifadede, 'Genel Kurul'un onayına sunulan Yüce Divan'a sevk etmeme kararı önerisinin Genel Kurul tarafından kabul edilmesi ve başbakan ya da bakan hakkında Yüce Divan'da kamu davası açılmasına yer olmadığına karar verilmesi halinde konu artık kesinlik kazanır' dedi. Eski Başbakan Tansu Çiller hakkında 1996'da verilen soruşturma önergesi sonunda Çiller'in Yüce Divan'a sevkine gerek olmadığına karar verildiğini kaydeden Yılmaz, bundan bir yıl sonra TBMM'de Tansu Çiller hakkında aynı iddiaları içeren yeni bir önerge verildiğini, ancak Meclis'in soruşturma açılmamasına karar verdiğini vurguladı. 'NE KADAR ÇIKAR SAĞLAMIŞIZ' Mesut Yılmaz, 10 sayfalık yazılı ifadesinde, dosyada yer alan yeni delillerin aralarında Korkmaz Yiğit'in de bulunduğu bazı kişilerin beyanlarına dayandırıldığını, Yüce Divan'a sevk etmeme kararına muhalif kalan komisyon üyelerinin karşı oy yazılarının da gerekçeler arasına konulduğunu belirterek, 'Hayatımda ilk defa bir muhalefet şerhinin yeni bir delil gibi telakki edildiğini görüyorum' dedi. 'Müzayedeye fesat karıştırma suçunun işlenebilmesi için haksız çıkarın sağlanması gerekir' diyen Yılmaz, suçun sübutu halinde faile ödetilmesi gereken zararın belirtilmediğini, olayın kimin yararına bir çıkar sağlama amacıyla gerçekleştirilmek istendiğinin de ortaya konulmadığını belirterek, Soruşturma Komisyonu kurulmasının Anayasa'ya göre hukuki dayanağı bulunmadığını ileri sürdü. Yılmaz'ın, yazılı ifadesinde şunlar yer alıyor: CİNDORUK RİCA ETTİ '30 Haziran 1998'e kadar Korkmaz Yiğit isimli şahsı hiç tanımazdım. Bana Emniyet'ten Alaattin Çakıcı'nın bu şahıs lehine bazı telefon görüşmeleri yaptığına ilişkin bilgi notu gelmişti. Güneş Taner'den bu kişinin ihaleden uzak tutulması için tedbir alınmasını istedim. Yiğit bir çok kez arayarak randevu talep etti. 30 Haziran'da DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk beni telefonla aradı. Bu şahsın anlatacaklarını bilmemde yarar olduğunu söyledi ve görüşmemi rica etti. 10 dakika görüştüm. Görüşmede Cefi Kamhi de vardı. Yiğit bana Çakıcı'nın temaslarının kendisini safdışı bırakmak için yapılan bir tertip olduğunu, en yüksek fiyatı vereceğini, benden başbakan olarak hakkının korunmasını beklediğini söyledi. Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Güven Erkaya'nın kendisini çok iyi tanıdığını, ondan da tahkik edebileceğimi söyledi. ECEVİT KARŞI ÇIKIYOR Milliyet'in satışından rahatsız olan Bülent Ecevit'in kendisiyle görüşerek hem TTB hem de Milliyet'in alımından vazgeçmesini sağlamak için Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'ı görevlendirdiğini öğrendim. 5 Ekim'de Bülent Ecevit, Kutlu Aktaş, Hüsamettin Özkan ve Zekeriya Temizel'le bir toplantı yaptık ve ihaleyle ilgili işlemlerin durdurulmasının uygun olacağı konusunda fikir birliğine vardık. -------------------------------------------------------------------------------- Kemal Uzan hakkında arama ve tutuklama kararı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Uzanlar'ın Ankara'da devlet görevlilerine rüşvet dağıttığı yönündeki bilgiler ışığında ifadelerine başvurmak amacıyla Kemal ve Hakan Uzan hakkında arama kararı çıkarttı. BDDK üyesi Prof. Dr. Kemal Çevik hakkında Ankara Başsavcılığı'yla birlikte soruşturma yürüten Emniyet Genel Müdürlüğü, 'Uzanlar'ın Ankara'da devlet görevlilerine rüşvet dağıttığı' yönünde bilgilere ulaşmıştı. Soruşturma kapsamında mal bildiriminde bulunması istenen Çevik'in, malvarlığına ilişkin bilgileri içeren dosyayı savcılığa gönderdiği bildirildi. Öte yandan hakkında ''6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkındaki Kanun'a muhalefet'' gerekçesiyle dava açılan Kemal Uzan için, Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesi de gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı. AKSAM Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:12

İLGİLİ HABERLER